TURGUT Yılmaz'ın
Habertürk'teki açıklamaları ile başlayan tartışma sürüyor. Bugün
Yılmaz'ın
ANAP kongresi dahil sorularımıza verdiği yanıtların son bölümünü okuyacaksınız.
- Hayali ihracattan tutuklu bulunan Abdurrahman Yakupreisoğlu'
nun, sizin hakkınızda ilgili defterdar, gelirler genel müdürü ve vergi dairesi müdürü gibi bürokratların ‘‘Turgut Yılmaz'la çalışarak iltimas gördüklerine’’ dair iddiası var. Siz hayali ihracatın en büyük babasıymışsınız... Devleti milyonlarca dolar soymuşsunuz. İddialar çok ciddi.
-
Ama bana da bu ifadenin (16.1.2001) tertip olduğuna dair gönderdiği mektup (4.7.2002) da var. Aynı
Beyaz Enerji fezlekesine ismimin monte edilmesi gibi... Adama sen böyle ifade ver diye baskı yapıyorlar. Olayların çıkması tamamen buradan kaynaklanıyor. Bu aynen polisin birinin cebine esrar koyması gibi bir şey... Bu tertibi yapanların hepsi cins adamlar...
TANTAN'I YANILTTILAR
- Kimden söz ediyorsunuz gene...
-
Bir dönem çok önem verdiğim, saygı ve sevgi gösterdiğim
Tantan'dan... Kendisiyle bir TV programında tartışmak istiyorum. Çünkü bu belgelerle
Tantan'ı yanılttılar.
- Tantan hakkınızda dava açacak, ağır sözler sarf ettiniz çünkü.
- Yine söylüyorum; elinde belgesi olup da savcılığa vermeyen suçludur. Elinde belgesi olup da açıklamayan da alçaktır.
- Rize'deki bürokratların daha sonra Kocaeli'ne tayin edilmeleri dikkat çekici bulunuyor.
- Olabilir; benimle ne alakası var.
- Rize'den gelen Emniyet Müdürü Erdinç Sarıalp,
mazot kaçakçılığından tutuklandı.
- Sarıalp, 15 yıl önce Rize'de polislik yapmış; Atatürk Havalimanı'ndan Kocaeli'ne gitmiş; tayinini de
Tantan yapmış.
- Ama yolsuzluğa karıştığını görünce de savcıya verdirtmiş...
- Bakın bu söylentilerle, bu aptallıklarla yaşanmaz. Bunların benimle ne alakası var; adam -Tantan- bakanlık yapmadı mı, bilsin incelesin. Şimdiki hükümet de incelesin. Kim alçak, kim namussuz ortaya çıksın. Bundan herkes sevinmez mi?
- Tantan gidince sizin de bu işleri araştıran polislerin yerine adamlarınızı getirttiğiniz iddiası...
KONUŞMADIM, GÖRMEDİM
- O polisleri bilmem, konuşmadım, görmedim.
- Sizin görmenize gerek yok, talimat verirsiniz.
-
Siz beni çıldırtmak mı istiyorsunuz?
- HABERTÜRK'e neden çıkma ihtiyacı hissettiniz?
-
Talep onlardan geldi, seçimden önce çıksaydım
'son çırpınışları' diyeceklerdi. Verdiğim sözü tuttum.
ANAP KONGRESİ
- ANAP kongresinde Lütfullah Kayalar'ı gizliden gizliye destekliyormuşsunuz.
- Ben hayatımda alçakça iş yapmam. Birini tutacaksam tutarım, ama burada tutmuyorum. Kaldı ki bunu ortaya atanlar benim desteğimi istediler dersem ne diyeceksiniz?
- ANAP'ı kim ayağa kaldırır?
- Buna cevap vermem. Cevap verirsem yön gösterme olur.
- ANAP'ın siyasette yeri kalacak mı?
- Hiçbir soruya cevap vermem, kongreden sonra konuşuruz.
Vali Çakır'a zor sorular
TURGUT Yılmaz'ın söyledikleri sonrası
Saadettin Tantan'ın açıklamalarında
İstanbul Valisi Erol Çakır'ın da adı geçmişti. Ancak Vali'nin olayın doğru olmadığını savunan beyanı üzerine
Tantan'ın avukatı
Turan Karakaş şöyle dedi.
‘‘İstanbul Valisi
Erol Çakır'ın Koruma Müdürü (özel kalemde de görev yapan) Başkomiser
Aydın Elidar'ın, uyuşturucu kaçakçısı
Örfi Çetinkaya'nın (sakat olması nedeniyle fiilen işlerini yürüten)
Cemal Nayır ile telefon görüşmesi yapmasının tespit edilmesi üzerine, İstanbul Emniyet Müdürü
Hasan Özdemir tarafından bizzat bu ilişki İstanbul Valiliği'ne bildirilmiş olmasına rağmen Vali, Başkomiseri orada tutarak korumaya devam etmiştir. Bilahare
DGM Savcılığı tarafından operasyon başlatılınca
Aydın Elidar da diğer görevlilerle beraber açığa alınmıştır. Adli işlem savcılıkça, idari işlem de İçişleri Bakanlığı'nca yürütülmüştür.’’
Açıklamada hakkında soruşturma yapılan koruma müdürünün ifadesinde ‘
Çetinkaya’nın adamı
Nayır ile defalarca görüştüğünü ve uyuşturucu kaçakçısı olduğunu bilmediğini, bunu öğrendikten sonra görüşmeyi kestiğini, telefonda ‘öbür güne program tamam’ demekle vali beyle randevusunu kastettiğini; ancak valinin işlerinin yoğunluğu nedeniyle görüşmenin olmadığını' söylediği belirtiliyor. Ayrıca müfettişlerin, raporu valiye gönderdiği belirtilerek ‘‘Vali raporla ilgili ne işlem yaptığını açıklamalıdır. Disiplin yönünden altı ay uzun süreli durdurma önerisini içeren disiplin raporu da Emniyet Genel Müdürlüğü'ne, daha sonra da gereği için valiliğe gönderilmiştir. Vali raporlardan resmen haberdar olmuştur. Bu konularla ilgili olarak Valilik ve Emniyet Müdürlüğü arasındaki kayıt altına alınan yazışmalar kamuoyuna açıklanmalıdır’’ deniliyor.
Yılmaz doğru söylemiyor
TURGUT Yılmaz'ın yalanlarını yalanlamaktan artık sıkıldım. Size yaptığı açıklamada yine gerçekleri saptırdığı için, son kez yanıt hakkımı kullanıyorum.
Turgut Yılmaz'ın beni Yönetim Kurulu'na aldırmadığı iddiası kocaman bir yalandır.
Turgut Yılmaz'ın gücü buna yetmez. Bu yalan, Başkan
Aziz Yıldırım'ın kulübümüzün resmi sitesi
www.fenerbahce.org'a yaptığı yazılı açıklama ile de apaçık ortaya çıkmıştır. Tekrar ediyorum,
Turgut Yılmaz'ın
Fenerbahçe Genel Kurulu'ndaki gücü iki oyla sınırlıdır. Halk
Turgut Yılmaz'ı ne kadar seviyorsa,
Fenerbahçe camiası da o kadar sever!..
Gelelim ikinci yalana... Başbakan
Mesut Yılmaz, kardeşinin elinde önemli bir haber olduğunu söyledi ve cep telefonunu verdi. Randevulaşıp
Turgut Yılmaz'ın fabrikasına gittim. Bize arsa ihtilafı sırasında alındığı öne sürülen rüşvetle ilgili bir ses kaseti iletildi. Kaset karakolda gizlice kaydedildiği için güçlükle anlaşılıyordu. Ancak kasete konuşan kişi, resmi ifadesinde bu iddialara yer vermemişti. Arkadaşlarım araştırmalarında, bu iddiayı doğrulayan hiçbir tanık, belge ve kanıt bulamadıkları için gazetecilik ilkeleri uyarınca haberi yapmadık. Kaseti çöpe attık. Aksi takdirde kendimizi
Turgut Yılmaz'a kullandırmış olacaktık. Kaldı ki bize Turgut Yılmaz hakkında da bir yığın ihbar geldi. Ancak bunları da belgeleyemediğimiz için aynı işlemi yaptık.
Uğur Dündar-ARENA PROGRAMI YAPIMCISI