Paylaş
Başbakan’ın cumartesi günkü gezisinde şu manzaraya ne dersiniz? Belediye Başkanı Farsakoğlu, kürsüde Erdoğan’ın yanına gidiyor, ayakta bir kaç söz söylüyor. Kezban Hatemi, o sırada oturduğu yerden kalkıp Başbakan’ın yanından ayrılıyor. Belki bir şeyler konuşur diye... Erdoğan, Farsakoğlu’nu nezaketen olsa da yanına buyur etmiyor. Davet sahibi Farsakoğlu’na bir teşekkürü esirgiyor. Bir düşmana bakar gibi Farsakoğlu’nu dinliyor, ne ayıp.
Ayrıca Hatemi, komşu kadınlarını bile davet ederken CHP’den pek kimsenin olmaması da dikkat çekiyor.
Adalar’da CHP kazandıktan sonra önceki AKP’li belediye başkanının adamları, seçimlerde AKP’yi destekleyen gazeteci, avukat, bazı yazarlardan oluşan ekip, Ada sorunları üzerine bir çalıştay yapıyorlar. Kararlar alıyorlar. Son gün aralarına Farsakoğlu’nu da katıp toplu fotoğraf çektiriyorlar ve oluşturdukları öneri paketini Başbakan’a veriyorlar.
Adalar, kaynak bakımından zor durumda, çünkü AKP’li eski başkan 20 milyonu aşkın bir borç takıp gitmiş. Büyükşehir, Adalar ile yaptığı bazı protokolleri, yasa dışı davranarak uygulamıyor. Amacı, ‘Adalar’ı parasızlıktan boğmak’... AKP’li ekip, fırsat bu fırsat diyerek ellerini ovuşturuyor ve Adaları nasıl ‘kalkındırırız’ diyerek Adaları iktidara peşkeş çekme operasyonu başlatıyor.
Böyle bir eylem, AKP’li Adalar yönetimi zamanında akıllarına gelmemişti!
Aslında Adalar’a hizmet etmek istiyorlarsa, partidaşları ve fikirdaşları Büyükşehir’in Adalar’a hizmetini ve katkısını sürdürmeyi sağlamak için Kadir Topbaş’a baskı yapmaktır. Hayır! Onlar Adalar yönetimini acaba AKP’ye yamayabiliriz miyiz fırsatını değerlendiriyor!
Adalar için hükümetin bir Kalkınma Ajansı kurmasını istiyorlar! Başbakan, Büyükada’ya geldiğinde yanında kim vardı? Ağaoğlu İnşaat’ın sahibi... Acaba ne işi vardı Adada, Erdoğan’ın yanında?
Kalkınma, AKP için inşaat demektir! Adaların SİT alanı olmasından hoşnut olmayan, Adalı müteahhitler de ‘kalkınma’ yani inşaatçılığın pususuna yatmış...
Adaları kalkındırmak istiyorlar. Sağolsunlar, AKP ve inşaatçılarının, AKP etekleri altında dolaşan bazı dernek ve vakıf yöneticileri vb’nin adaya çivi bile çıkmalarını istemiyoruz.
Teşekkür ederiz Adaları kalkındırma projelerine...
Orhan BURSALI
GÜNÜN SÖZÜ
“Ramazan ayında denize girmek mekruhtur.”
(Balıkesir Müftüsü Necdet Çetin)
Ergene ve Ergenekon
ADD GYK üyesi ve Trakya bölge sorumlusu Hakan Dedeoğlu yazıyor:
Trakya insanımız yıllardır mütevazı bir şekilde yaşadığı bu topraklarda adeta yok ediliyor. Plansız programsız göçlerle azınlık durumuna düşen bölge halkı gelişmeleri sessiz sedasız izliyor. Ergene nehre zehir saçıyor. Ergene Nehri yakınındaki köylerimizin içme suyu sorunu mutlaka çözülmelidir.
Kaçak kuyu açılmasına izin verilmemelidir. Suyun sadece sanayiinin değil, halkımızın da en önemli gıdası olduğu unutulmamalıdır. Bizler, Cumhuriyet Savcılarımızdan Ergenekon davasında gösterdikleri hassasiyetin aynısını Ergene’ye konan, Ergene’yi yok eden ve sonucunda da halkımıza zarar verenler için de göstermelerini bekliyoruz. Toprağına sahip çık!
Telekom’un uyanıklığı
TELEKOM, Kaş’ta her türlü telefon bağlama hizmetini veriyor, ancak telefonumu kapatmak istiyorum dediğiniz zaman 150 km. ilerdeki Kumluca’ya gidin diyor. Bir telefon dilekçesi için bu kadar yol gidemem ki; dünyanın masrafı. İşine geldiğinde özel özel kıvraklığı, işine gelmeyince eski devlet dairesinin hantallığı... Kaş’ta böyleyse, diğer yerlerde de böyledir. Telekom bu sorunu lütfen çözsün!
Nuri KOCAKANAT
(0242-836 17 73)
Afganistan-Kandil
İSTANBUL’daki Ankara’daki, Diyarbakır’daki insanının güvenliği için burnumuzun dibindeki Kandil’e asker gönderemeyenler, Londra ve New York insanının güvenliği için Afganistan’a asker gönderip daha da fazlasını göndermeyi tartışıyorlar.
Buna da başarılı dış politika diyorlar.
Birilerinin Türk halkına “beraber yürüdük biz bu yollarda” şarkısından başka açıklamalarda bulunması lazım.
Cem TOKER
Biliyor musunuz
CHP Fatih İlçe örgütünün, kapatılan Eminönü’den sonra Fatih Belediye’nin karşı çıkılmasına karşın ısrarla açmayı kararlaştırdığı Sultanahmet’deki ‘Ramazan Panayırı’nın, 4 No’lu Koruma Kurulu’ndan izin alınmaması ve alanın tarihi yapılarına zarar verdiği gerekçesiyle İdare Mahkemesi’ne gitme kararı aldığının, aynı şekilde Şehzedabaşı’ndaki ‘Acemoğlu Hamamı’nın (Celal Ağa Konağı) kaçak durumunun Meclis’te gündeme getirileceğinin öğrenildiğini...
MÜNEVVER Karabulut’un, cinayetin 170. gününde, cansız bedeninin bulunduğu Etiler’de konteynırın önünde (Etiler Camii arkası) bugün 13.00’de anılacağını, TBMM İnsan Hakları Komisyonu üyesi CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal’ın, 50 avukat ve STÖ ile bir basın açıklaması yapacağını...
RAMAZAN
HACETTEPE Üniversitesi’nden Prof. Dr. Sevinç Yücesan’dan:
“Ramazan’ı kompostosuz asla geçirmeyin. Sahuru sakın pas geçmeyin.”
MESAJ PANOSU
TÜRK Silahlı Kuvvetleri’nin Marmara Ereğli’deki eğitim kampındaki yüksek direkte son zamanlarda Türk bayrağının asılı olmamasının nedeni sormuştu bir okurumuz... Dün sabahtan itibaren bayrak asılmıştı. Askeri çevrelerden aldığımız bilgiye göre, “Sert rüzgarlardan bayrak dayanmıyor. Sık sık yenilenmesi gerekiyor” dediler. Kurtarma kulesinin çevresinin ‘hacı yeşil’i olduğu iddiasına ‘asker yeşili’ bilgisi verildi.
AÇILIMA mutlaka katkı sağlamak lazım. Bence bu görev sizin gibi değerli yazarlarımıza düşüyor değil mi artık anaların ağlamaması lazım. Çocukların öksüz kalmaması lazım. Artık kaybedecek zaman yok bu işin çözümü şart.
K. KESTENACİ
Paylaş