Yalçın Bayer

Seçimler için bir Atatürk dersi

29 Mart 2019
ATATÜRK, 1920’li yıllarda ‘ülke ve millet’ gerçekten hayat memat, yani beka tehlikesiyle karşı karşıyayken bir taraftan TBMM’yi kurmak için yoğun çalışmalarını sürdürüyor, diğer taraftan da Meclis’e halk tarafından seçilerek gönderilecek temsilcilerde aradığı özellikleri, halka ulaştırıyordu.

Temsilcilerde aradığı ilkesel özellikler şuydu:

“Bu Meclis’e göndereceğiniz kimseleri bağımsızca seçeceksiniz. Ancak gönderilecek temsilcilerde şu üç özelliğin/ilkenin bulunmasına dikkat etmek gerekir:

1) Cesaret-i medeniyye (medeni cesaret)                        

2) Salâbet-i milliye (sağlam ulusal bilinç)

3) İstiklâl-i efkâr ve kaabiliyet-i fikriyye (özgür fikir sahibi olmak ve bunu özgürce ifade etme yeteneği)”

Dursun ATILGAN

 

SEÇİM YARIŞINDA SON ATAKLAR

Yazının Devamını Oku

‘Oy ve Ötesi’nden çağrı

28 Mart 2019
ŞEFFAF ve denetlenebilir seçim hedefi doğrultusunda bir araya gelen gönüllülerden oluşan ‘Oy ve Ötesi’, gönüllü sandık gözlemcisi olmak isteyenleri oyveotesi.org adresine bekliyor. Kayıtlar 29 Mart Cuma 23.59’da kapanıyor.

2014’ten beri 8 seçimde, toplamda 250 bini aşkın gönüllüsüyle tamamen tarafsız ve bağımsız şekilde sandık güvenliği için çalışan ‘Oy ve Ötesi’, yerel seçimler için hâlâ çok sayıda gönüllüye ihtiyaç olduğunu vurgulayarak tüm seçmenlere gönüllü sandık gözlemcisi olma çağrısı yaptı. Gözlemci (müşahit) olarak oylara sahip çıkmak isteyen herkes gönüllü olabiliyor.

Yerel seçimlerin, seçmenlerin gündelik yaşamına doğrudan etki ettiğini ve bu nedenle her seçim gibi bu seçimlerin de son derece önemli ve sahip çıkılmaya değer olduğunu ifade eden ‘Oy ve Ötesi’, herkesi sorumluluk alarak oyların takipçisi olmaya; kayıtsız kalmamaya davet ediyor. Önceki seçimlerde olduğu gibi, herkese açık olan ücretsiz mobil uygulama ‘T3 Tutanak Gönder’ sayesinde tüm vatandaşlar sandık sonuç tutanağı fotoğraflarını seçim günü Oy ve Ötesi’ne iletebilecek. Oy ve Ötesi, kendisine ulaşan tutanaklardaki sayısal verilerle açıklanan sonuçları “Türkiye Tutanak Teyit (T3)” sistemi aracılığıyla karşılaştırarak kontrol edecek.

 

‘HERKESİN BELEDİYESİYİZ’

KADIKÖY Belediyesi CHP adayı Şerdil Dara Odabaşı’nın ailesinin geçmişi milletvekili ve belediye başkanlıkları ile dolu... Bir Cumhuriyet kültürünün içinde büyümüş, avukat olmuş, Ankara’dan sonra İstanbul’a yerleşmiş. Odabaşı, ‘10 Aralık’ hareketinde İstanbul il yönetimine girmiş. Geçen hafta sonu sanatçı ve gazetecilerle bir araya geldi.

Davete katılanlar kendisini çok sempatik bulduklarını söylediler. Yaşamının anlatıldığı renkli ve esprili barkovizyon konuşmasında, Kadıköy’ü nasıl yöneteceğini anlattı. Kapı kapı dolaşırken “Bilin ki insana dokunacağız, parti farkı da gözetmiyoruz, herkesin belediyesiyiz, sözümüz söz” diyor. Son 1 ayda 100 binin üstünde hanenin kapısını tıklatmış, çayını içmiş. Seçim otobüsünden çok, el sıkarak siyaset yapıyor.

Odabaşı, Kadıköy’ü iyi bilen güçlü bir ekip kurmuş: Fahrettin Kayhan, Ülkü Özer, Mesut Kösedağı, Nevzat Gül, Ediz Zeyrek, Mustafa Oltulu ve meclis üyesi adaylarından biri de Cumhuriyet Gazetesi Spor Müdürü Arif Kızılyalın... Kızılyalın’ın birçok spor örgütünde yer almasından Odabaşı’nın spor ve sağlık konusunda ve organizasyonlarda en büyük yardımcısı olacağı anlaşılıyor. 

Odabaşı

Yazının Devamını Oku

Başka bir Beşiktaş

27 Mart 2019
“BAŞKA Beşiktaş yok, sahip çık” broşürünün ön yüzünde İBB adayı Ekrem İmamoğlu ile Beşiktaş adayı Rıza Akpolat’ın birlikte çekilen ‘bebek yüzlü’ fotoğrafları CHP adına ışık saçıyor.

37 yaşındaki Akpolat, Bahçelievlerde doğmuş, siyaset bilimi, kamu yönetimi, küresel siyaset ve uluslararası ilişkiler konusunda yüksek lisans eğitimine başlamış şimdi de. AB uzmanı olarak da yurtiçi ve yurtdışında konferanslara katılmış. “Ulus Ambarlıdere damadıyım” diyor. İki kız çocuğu babası. Aktif yaşamında turizm, eğitim, danışmanlık ve yapı sektöründe faaliyet gösteren şirketi olduğunu söylüyor. Beşiktaş’ın nüfusunun resmi olarak 179 bin olduğunu, ancak ‘sınırsız’ bir büyüme ile karşı karşıya olduğunu, bunun antropoloji ve sosyolojik açıdan masaya yatırılması gerektiğini anlatıyor. Bölgedeki 9 üniversiteden hangisi böyle bir araştırmaya talip olur? Günlük insan trafiği 2 milyonu geçiyorsa böyle bir çalışma yapılması gerekmiyor mu? Beyoğlu’nun eski sosyal yapısının değişmesi nedeniyle Beşiktaş ‘nefes alınmaz’ olmuş... Ortaköy, Sinanpaşa, Köyiçi, Arnavutköy ve Bebek’ten sonra Zorlu AVM’nin getirdiği yeni yükü de anlatmaya gerek yok. Nispetiye, Ihlamurdere ve Dereboyu’nu ‘prestijli’ caddeler haline getireceklerini söylüyor. Nusret’in, Hatay Sofrası’nın, balık lokantalarının, gece eğlence mekânları ve kafelerin otopark-vale sorunu inanılmaz sıkışıklık yaratıyor. Rıza Akpolat’ın esas 45 projesi var. Bunlar içinde Beşiktaş’ı ‘şenlendirmek’ için esnafa işyerini 24 saat açık tutma izni, yılda 52 adet non-stop festival, ulaşımda ring seferleri, kreşler, modern yurtlar, gastronomi merkezi oluşturulması var. Akpolat’ın, Neşet Ertaş anıtı sözü de var.

Akpolat, kimse kızmasın ama eski başkan Ayfer Atay’dan sonra Beşiktaş’ın iyi yönetilmediğini söylüyor. Onun için mahalle ve esnaf gezilerini Atay’la yapıyor.

 

MERSİN’DE ADAYLAR NE DİYOR?

PARTİLER yoğun etkinlikler yapıyorlar, İstanbul ve Ankara’daki çalışmalar ekranlarda daha ağırlık kazanıyor. Çukurova’da öyle değil, ‘arazideki’ etkinlikler daha önde oluyor. Parası olan adaylar daha avantajlı tabii... Hafta sonu CHP’nin Mersin’deki etkinlikleri daha dikkat çekici idi. İlçeler düzeyinde etkinlikler yapıldı. Buna CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Adana-Şanlıurfa milletvekilleri de katılarak Mersin belediye başkan adaylarına destek verdiler. Mersin Yenişehir Barış Meydanı’nda yapılan mitingde en çok ilgiyi CHP Yenişehir belediye başkan adayı Abdullah Özyiğit gördü. İlgi görmesinin nedeni, aday olduğu günden bugüne kadar, Yenişehir’in sorunlarına yönelik çözüm önerileri ve projelerini birebir Yenişehirli seçmenlere anlatmasından kaynaklanıyor. Bu da Yenişehirliler tarafından kabul görüyor. Özyiğit, gönüllüler tarafından oluşturduğu 14 kişilik telefon ekibiyle 43 bin kişiye ulaşıyor. Projelerini 6 temel başlıkta toplamış. Hareket: Semt olimpiyatları, semt pazarı spor sahaları. Eğitim: Erken çocukluk dönemi eğitimi, inovasyon ve teknoloji merkezleri. Hemşerilik: Mahalle festivalleri, yöresel şenlikler. Dayanışma: Üretici ve tüketici kooperatifleri, aile sigorta kartı. Kentleşme: Kent meydanları, katılımcı planlama, kentsel dönüşüm kooperatifleri. Ekoloji: Semt bostanları, yenilenebilir enerji kooperatifleri.

CHP Mersin büyükşehir başkan adayı Vahap Seçer konuşmasında birlik, bütünlük ve kardeşlikten bahsediyor. Her kesimin belediye başkanı olacağını ve sandığa gidilerek CHP’ye oy verilmesi gerektiğini söylüyor. Şu sözleri de ilginç: “Mersin varlık içinde yokluk yaşayan bir kent... Şehre gelecek yatırımcıyı havaalanında ceketimi ilikleyerek karşılayacağım. Hangi partiden, hangi dünya görüşünden olursa olsun kapım herkese açık olacak.”

 

‘İSMAİL’İ  ÖRNEK ALIN’

Yazının Devamını Oku

Kadir Has’ın iki ödülü bilim kadınlarımıza

22 Mart 2019
Kadir Has Üniversitesi tarafından, merhum Kadir Has’ın ismini yaşatmak üzere verilen ödüllerin sahipleri bugün açıklanacak. Kadir Has’ın vefatının 12. yıldönümünde Nuri Has, Can Has ve Rektör Prof. Dr. Sondan Durukanoğlu Feyiz’in vereceği ödüller ‘Üstün Başarı Ödülü’ ve ‘Gelecek Vadeden Bilim İnsanı Ödülü’ adlarını taşıyor.

Biyoloji bilimine katkı: Prof. Dr. İvet Bahar, Boğaziçi Üniversitesi’ni bitirdikten sonra 16 yıl burada görev yaptı. 1975-2001 arasına İTÜ’de çalıştı. Daha sonra ABD’ye giderek Pittsburgh Üniversitesi Tıp Fakültesi Bilgisayar ve Sistem Biyolojisi bölümünde kurucu başkanı ve seçkin profesör olarak çalışıyor. Projelerinde düzinelerce doktora sonrası araştırmacı, doktora ve lisans öğrencisi ile birebir ilgilenerek, çalıştığı bu önemli alanda bilim insanı yetiştirilmesine verdiği katkılardan dolayı Prof. Dr. İvet Bahar bu ödüle layık görüldü.

Gelecek vaat eden: Dr. Öğretim Üyesi Canan Dağdeviren, insan organları üzerine giydirilebilecek kadar esnek, bükülebilen, katlanabilen, çekip uzatılabilen ve organların ritmik hareketlerini elektrik enerjisine çevirebilen piezoelektrik aygıtlar yapması, doğası gereği rijit olan elektronik ile yumuşak ve kıvrımlı olan biyoloji arasında köprü kurması, genç kariyerinin başından beri onlarca doktora ve lisans öğrencisinin özgün araştırma projelerini yöneterek, bu alanda bilim insanı yetiştirilmesine verdiği katkılardan dolayı ‘Gelecek Vadeden Bilim İnsanı Ödülü’ne layık görüldü. Hacettepe Üniversitesi Fizik Mühendisliği mezunu. Türkiye’den genç akademi ödülü alan ilk kişi oldu. 2014 yılında Harvard Üniversitesi’nin ‘Genç Akademi Üyesi’ seçildi. ‘MIT Media Lab’de kendi araştırma grubunu kurdu, araştırmalarını sürdürüyor. Türkiye’de ilk kez ödül alan Dağdeviren, Sivas İmranlılı. Ailesi daha sonra İzmit Körfez’e gelmiş. Babası CHP Körfez İlçe Başkanlığı’nda bulunuyor. Gülerek, “Babam siyaseti bilmiyor” diyor. Bilim insanlarımızla sohbet ederken, siroz, kanser, ‘ecel’ ve ‘ölüm’ ilişkileri ve Tokyo’da ne kadar Türk yaşıyor gibi konular üzerine de konuştuk.

AFFAN KEÇECİ ‘SEÇİMİ BEN KAZANIRIM’ DİYOR

2014’te CHP’de Murat Hazinedar’ın listesinden meclis üyesi olan ancak örgütte yaşanan sıkıntılar nedeniyle istifa edip yeni dönemde İYİ Parti’ye geçip belediye başkanı adayı gösterilen Affan Keçeci kimdir ve ne yapacaktır?

Türkiye’de üç ilde, İstanbul’da Beşiktaş dahil üç ilçede emniyet müdürlükleri yapan Keçeci, “Beşiktaş’ıma hizmet için başkan olacağımdan hiçbir kuşkum yok” diyor. Keçeci, Meclis 1. Başkanvekilliğinin dışında Beltaş AŞ’de ve Beltaş Vakfı’nda çeşitli görevlerde bulunduğunu belirtiyor; Murat Hazinedar ile arasında geçen ‘taklit imza’ konusunu anlatırken “Beşiktaş’ı benden daha iyi bilen bir aday yoktur” diye konuşuyor.

Projelerini anlatırken, otopark konusunda hayli iddialı olduğunu, otoparkı olmayan projelere inşaat ruhsatı vermeyeceğini, yaşlanan Beşiktaşlılara gündüz ‘Alzheimer bakımevi’ yapacağını, çöpleri de yeraltına alıp hijyeni sağlayacağını anlattı. Listesinin ilk sıralarında iki ODTÜ’lü Dr. Can Pamir ve Ferit Kalfaoğlu ile genç üniversiteliler bulunuyor.

DEMOKRASİYİ SARSMAK

KAZAKİSTAN

Yazının Devamını Oku

Nazarbayev’in istifası ve ardındakiler

21 Mart 2019
KAZAKİSTAN Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev sürpriz bir kararla istifa etti ve 2020 yılına kadar yerine K. Tokayev’i Cumhurbaşkanı ilan etti.

Konuşmasında nesillerin önünü açmak için bu kararı aldığını ifade etse de gerçekten ülke için şok edici bir durum. Başkente Nursultan adının verilmesi de biraz aceleci bir karar gibi. Bölgeyi ve Kazakistan’ın çok yakından tanıyan Ahi Evran Üniversitesi’den akademisyen Prof. Dr. Kürşad Zorlu ile sıcağı sıcağına konuştuk. Kazakistan-Türkiye Dostluk Madalyası sahibi. Bir kaç kez birlikte Kazakistan’da ziyaretlerimiz olmuştu. Kürşad Zorlu ilginç şekilde bir kaç yıl önce Nazarbayev’in böyle bir karar alacağını iddia etmişti. “Ben Nazarbayev’in kendi isteğiyle, sağlığında görevini devreden lider olarak tarihe geçeceğini anlatıyordum. Bana göre Nazarbayev bu süreci 2017 yılında planlıyordu. Ülkede ekonomik sıkıntılar olduğu doğru ama bu tek sebep olarak değerlendirilmemeli. 2017’de yapılan anayasa değişikliği ile 30’dan fazla yetkisini parlamento ve hükümete devretti. Ülkenin yönetim sitemindeki değişiklik kamuoyunda yeterince irdelenmemişti. Kazakistan ‘güçlü başkanlık modeli’nden ‘başkanlı parlamenter sistem’e giden yolu açmıştı. Yani bir devlet başkanı yanında bakanlar kurulu ve özellikle parlamentonun ağırlığının arttığı denge ve fren mekanizması yeni dönemde işlemesi istenen siyasal yapı. Yeni Cumhurbaşkanı Tokayev halkın güven duyduğu ve uluslararası dengeleri bilen çok tecrübeli bir isim. Ciddi bir hareket alanı bulacaktır. Ancak Nazarbayev siyaset sahnesinden çekilmiyor. Siyasetin fotoğrafı ve sürdürüldüğü şekli evriliyor.”

 

SAHİLLER ARTIK ÇANTADA KEKLİK DEĞİL

MUĞLA’yı ve onların ilçelerinden dün söz ederken Bodrum ve Marmaris’ten söz etmek olmaz.

Bu kez sahiller sürpriz yapabilir mi? CHP her dönem ‘çantada keklik’ olarak gördüğü bu bölgelerde artık ‘emin değil’; çünkü DSP tüm denklemleri alt üst etti. Sahiller CHP’nin kalesi diye biliniyor ya... Kale yıkılmasa da bu kez eski ‘tulum oranları’ tutturmak pek kolay değil. Yani sahillerdeki dalga ‘tsunami’ye dönüşecek gibi görünüyor.

-  Marmaris... CHP’de iki dönem belediye başkanlığı yapan Ali Acar aday gösterilmedi. Yerine ise Mehmet Oktay gösterdildi. Bu duruma kızan Acar da tıpkı diğer adaylar gibi istifa edip soluğu DSP’de aldı. Dolayısı ile oylar şimdiden bölünmüş durumda. Aradan sıyrılan şanslı isim ise Cumhur İttifakı’nın adayı Serkan Yazıcı. Kenttin en büyük otellerinden birini işleten ve saygın bir ailen gelen ‘Ralli Pilotu’ Yazıcı, bu seçimlerde Marmaris’e büyük bir sürpriz yaşatabilir. 15 Temmuz’u otelinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bizzat yaşayan Yazıcı, kentte çok seviliyor. Genç ve vizyonlu oluşu ise CHP’li seçmende sempati uyandırıyor. İstihdam adına ve Marmaris geleceği adına seçmen bu kez Yazıcı diyebilir. Yazıcı’nın 12 ay boyunca yaşanılır kent vaadi, termalle projeler ilgili projeleri seviliyor.

- Turizmin gözbebeği Bodrum’da da işler çok karışık. Kente yıllarını veren İYİ Parti ile yapılan işbirliğinde kapsam dışı bırakılan Bodrum’da Mehmet Kocadon çok kızgın. Partisinden istifa etti ve DP’den aday oldu. Millet İttifakı’nın adayı ise Mehmet Tosun oldu. Şimdi her iki aday da sahada projelerini anlatıyor. Bodrum’un bir kesimi Kocadon’dan ‘yorulmuş’ bir kısmı ise mevcut başkanını seviyor ve “devam etsin” diyor. Oylar her halukârda bölünecek. Bakalım son gülen kim olacak?

(Seçim notlarına devam edeceğiz.)

Yazının Devamını Oku

CHP kalesinde sıkıntı!

20 Mart 2019
DALAMAN Havalimanı’nın büyütme projesi inşaatı hemen hemen bitmiş gibi...

200 milyon Euro’luk bir yatırımı içeriyor. Yani 4.6 milyon yolcuyu ağırlayabilecek kapasiteye ulaşıyor. Kapalı alan bazında Türkiye’nin en büyük 3. havalimanı konumuna geliyor. Yeni açılan 65 dönüm üzerindeki Şehit Fethi Bey Parkı muhteşem olmuş. Halk Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na bağımsız olarak aday olan Behçet Saatcı’nın bir yandan 5. dönemini sürdürmesini isterken, bir yandan da Muğla’da çok haksızlık gördüklerini aklına getiriyor. İddialı çıkışın arka yüzüne bakarsak, Saatcı üç dönem MHP’den, bir dönem de DP’den seçildi, daha sonra İYİ Parti’ye geçti. Ancak Muğla’da yapılan ittifak görüşmelerinde, seçim sürecinde CHP’nin desteklenmesi, ilçelerde her partinin ayrı ayrı aday çıkarması yönünde oluşan irade karşısında tepki göstererek İYİ Parti’den de istifa etti Saatcı...

CHP de tam bir karmaşanın içine düştü. Büyükşehire tekrar atanan Dr. Osman Gürün, parti içerisinde kendisine muhalif gördüğü, Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar, Ortaca Belediye Başkanı Hasan Karaçelik ve Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’u ‘tasfiye’ etti. Ali Acar DSP’ye, Hasan Karaçelik ile Mehmet Kocadan DP’ye geçtiler. CHP karpuz gibi ikiye bölündü. CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, Muğla’da ‘ittifakın’ büyükşehir belediye başkanı ve mevcut CHP milletvekilleri (Mürsel Alban, Suat Özcan, Burak Erbay, Süleyman Girgin) yüzünden tam olarak gerçekleştirilemediğini itiraf etmek zorunda kaldı. Bu durum gazetelerde geniş şekilde yer aldı. CHP’nin bir başarısızlığı halinde faturanın genel merkeze, vekillere ve örgütüne kesileceğini biliriz. Mehmet Kocadon, DP’den büyükşehir adayı oldu, eski milletvekili Prof. Dr. Nurettin Demir köşesine çekildi. Tekirdağ Belediyesi Genel Sekreteri Oral Karakaya görevine geri döndü ancak onunla birlikte aday adaylığı döneminde hareket ettikleri, ekip arkadaşları Behçet Saatcı’yı desteklediklerini açıkladılar. Ali Acar, Hasan Karaçelik de Saatcı ile ortak mitingler düzenleyip desteklerini açıkça ortaya koyuyorlar.

Bağımsız aday Saatcı, Sakaraltı’nda (Seydikemer, Fethiye, Dalaman, Ortaca, Köyceğiz, Marmaris ve Ula) toplumdan büyük destek alırken, son zamanlarda yaptığı çalışmalarla Sakarüstü’nde de (Menteşe, Kavaklıdere, Yatağın, Bodrum, Milas ve Datça) kendisinden söz ettirmeye başladığı dikkat çekiyor.

CHP kendi kalesinde zor anlar yaşıyor. Saatcı’nın adaylığının Muğla’da dengeleri ve hesapları bozması hem CHP, hem de İYİ Parti’nin genel merkezlerine başkaldırı niteliğinde...

FETHİ BEY PARKI

Saatcı’nın Fethiye Ticaret Odası’nı ziyaretinde işadamları tarafından coşkuyla karşılandığını gördük. 65 dönüm üzerinde, Fethiye sahilinde, inşaatı tamamlanan, bölgenin en büyük rekreasyon alanı niteliğindeki ‘Fethi Bey Parkı’ (Fethi Bey Türkiye’nin ilk pilotu, 1914 yılında Şam’da şehit oldu) Türkiye’nin sayılı parkları arasına girdi ve çok sayıda ödüle layık görüldü şimdiden... Park alanını TOKİ’ye kaptırmayan Saatcı daha sonra büyükşehir engeline de takıldığını belirtirken, bir konuya işaret etti. Genel merkezlerin halka rağmen aday belirleyemeyeceğini, böyle yapılması durumunda da halkın kendi adayını kendisinin çıkaracağını belirterek, Muğla’da “bir çoban ateşe yaktığını” ve bu ateşin ilerde Türk siyasetinde önemli yansımaları olacağını söyledi.

Yaptığı parklara Alpaslan Türkeş, Muhsin Yazıcıoğlu, Bahriye Üçok ve Uğur Mumcu isimlerini veren Saatcı, tüm toplum kesimlerini kucaklama iddiasında olan bir siyasetçi... İttifakın adaletli olması gerektiğini anlatırken “Aslında ittifakı herkes benimsemişti, ancak adalet ayağı eksik kaldı, nifak oldu!” diyor.

 

Yazının Devamını Oku

Çanakkale Zaferi’nin bilinmeyeni

15 Mart 2019
PAZARTESİ günü Çanakkale Zaferi’nin 104. yılı... Tarihimizin en önemli zaferlerinden biri olan 18 Mart Çanakkale Zaferi için dönemin İngiltere Savunma Bakanı olan Churchill, “Türkler, Çanakkale’yi zorlayan çağının en ileri tekniğine sahip güçler karşısına adeta bir kale gibi dikilmişlerdir” der...

Çanakkale denilince olumsuz şartlara rağmen Türk askerinin yazdığı zafer destanı ve bu zaferin şahsında sembolize edildiği Anafartalar Kahramanı Mustafa Kemal Paşa akla gelir. Pek az bilinmekle birlikte, Çanakkale Savaşları’ndaki 5. Ordu’nun komutanının Alman Mareşal Liman von Sanders olduğunu da hatırlamak gerekir.

Geçen hafta Almanya’daydık... İki dostumuzla Bursa’nın kardeş şehri olan Darmstadt kentindeki tarihi mezarlıkta paşanın mezarını ziyaret ettik. Mezar taşında ‘Prusya Krallığı Generali, Osmanlı İmparatorluğu Mareşali ve Çanakkale Fatihi’ yazıyor. İlk karısı Amelie’nin mezarına defnedilmiş. 17 Şubat 1855’te doğan Alman paşa, 22 Ağustos 1929’da ölmüş. Aslında Osmanlı ordularında reform için 14 Aralık 1913’te gelen paşa, savaşın patlak vermesiyle 25 Mart 1915’te 5. Ordu Komutanlığı’na getirilmiş. 9 ay bu görevi yapmış. Daha sonra Yıldırım Orduları Grup Komutanlığı da yapan Alman Paşa, bu görevi de Mustafa Kemal’e devretmiş. Savaş sonunda Alman askerlerinin geri dönüşünü sağlamakla görevlendirilmiş. Yaşadıklarını ‘Türkiye’de Beş Sene’ adıyla yayınlamış.

Savaş taktikleri tartışılsa bile Alman paşa, İstanbul’a çektiği telgraf ile Mustafa Kemal’in 19. Tümen Komutanlığı’ndan istifasını engelleyerek bir yerde savaşın gidişatını değiştirmiş. Alman paşa telgrafında “Mustafa Kemal Bey’i vatanın hizmetlerine muhtaç olduğu, çok nadir kabiliyetli ve cesur bir subay olarak tanıyor, takdir ediyorum” diye yazmış. Mustafa Kemal, şarapnelin parçaladığı saatini de Sanders Paşa’ya hediye etmiş. Paşa da karşılığında ona Alman Ordusu’nun kendisine verdiği saati hediye etmiş... Alman paşanın mütevazı mezarını ziyarette dikkatimizi çeken şey, mezarına bırakılan yeni bir ‘Alman-Türk rozeti’ oldu. Bizden pek de fazla olmayan bir süre önce kim veya kimler gelip bu rozeti bırakmış bilinmiyor.

Bu yıl ölümünün 90. yılı. Ruhu şad olsun...

 

GÜNÜN SÖZÜ

“ELLERİYLE çalışan insan işçidir. Elleri ve kafasıyla çalışan insan ustadır.Elleri, kafası ve yüreği ile çalışan insan sanatkârdır.” (Goethe)

 

Yazının Devamını Oku

Bursa’da bir şeyler oluyor

14 Mart 2019
OSMANGAZİ Köprüsü’nden 100 lira vererek geçtik; yolumuz esasında Bursa...

Otobanda da 30 lira daha vererek şehir merkezine ulaşmak için yoğun bir trafiğe girdik. Beş yıldır Bursa’ya gelmemiştik, özellikle Nilüfer ilçesi çok değişmiş. Nilüfer’de, İzmir yolu üzerindeki Odunluk mevkiinde yeni bir ‘Maslak’ kurulmuş. Oteller, bankalar, AVM’ler, ilaç depoları, helikopter alanı, Bursasporluların ‘timsah’ görünümlü stadyumu ve Bursa Akademik Odalar Birliği (BAOB)... AVM’ler ve gökdelenler arasında kurulu tüm akademik odaların ofislerini barındıran 550 kişilik konferans salonu ile karşılaşınca şaşırdık. CHP Adayı Mustafa Bozbey’in yeni dönem projelerini dinliyoruz. TMMOB’ye bağlı 20 meslek odası dışında baro, noter, yeminli mali müşavirler, tabipler, diş hekimleri ve eczacılar gibi meslek odaları aynı çatı altında toplanmış; toplam 26 odanın ahenk içinde çalışma yapmaları, ayrı bir sinerji yaratmış.

Bursa’nın sorunlarıyla her biri kendi alanında çalışıp çözümler üretiyor. Bütün bu meslek odalarının 40 bine yakın üyesi var; sadece makineciler 7 bini buluyor. Türkiye’de böyle bir örnek yokmuş.

Dört dönem Nilüfer İlçesi belediye Başkanlığı yapmış olan inşaat y. mühendisi Bozbey şimdi ‘belediyeciliğin duayeni’ olarak iddialı bir çıkış yapmış... Alinur Aktaş ise AKP adayı, İnegöl’den, Recep Altepe’nin yerine getirilmiş. İttifaklar nedeniyle MHP ve İYİ Parti aday çıkartmadı.

DSP’li Erdoğan Bilenser’den sonra 4 dönemdir Nilüfer’den seçilen Mustafa Bozbey Büyükşehir’de bir sol parti olarak “Tarım, turizm öncelikli hedefimiz, sanayinin yüksek teknolojiye geçmesi, çevreye ve insana duyarlı olmasını hedefliyoruz” diyor.

Kılıçdaroğlu’nun önceki gün “Bursa’yı alacağız” iddiasının yansımalarını proje tanıtım toplantısında gözlemek mümkün. Proje tanıtımlarının sonunda gösterilen videoda gerçek hayattan kadın ve çocuklarla yapılan röportajlar, yoksul kadınların ve çocukların taleplerini anlatıyordu. Salonunda birçok kişinin gözleri yaşarırken, Bozbey’in şu sözleri ilginçti: “Bu projeleri yapmak kolay, aslolan bu çocukların yüzünü gülümsetmek.”

 

TOZ KİRLİLİĞİ CİĞERLERİMİZİ MAHVEDİYOR

ÇEVRE

Yazının Devamını Oku