MİLLİ Eğitim Bakanlığı’nın, borsanın bağışladığı 450 trilyon ile açtığı 62 paketlik 135 okul ihalesiyle ilgili olarak CHP’nin Bakan Hüseyin Çelik hakkında verdiği soruşturma önergesi, önceki gün AKP’lilerin oylarıyla reddedildi.
Bilindiği gibi bu konuyu köşemizdeki yazılar gündeme taşımıştı.
Dikkati çeker şekilde AKP’lilerden 50’ye yakını ‘evet’ demedi. Daha doğrusu oylamada bulunmadı. Bazı üyelerin oylama sırasında genel kurulu terk ettikleri görüldü.
AKP’nin, Meclis’e kadar gelen yolsuzluk iddiası karşısında sarsıldığı söylenebilir.
Meclis toplanmadan önce Bakan Çelik, grupta konuşarak AKP’lilere, okul ihalelerindeki uygulamaları uzun uzun savunarak usulsüzlük yapıldığına ilişkin iddialara yanıt vermiş kendince. Bakana göre, kendi istemiyle ve Başbakan Erdoğan’ın talimatıyla inceleme de yapılmış ve işlemler hukuka uygun bulunmuştu.
ERDOĞAN SONUNA KADAR İZLEDİ
Başbakan Erdoğan oylamada bulunmasaydı, acaba soruşturma önergesinin akıbeti ne olabilirdi?
Soruşturma önergelerini izlemiş olduğu pek ádetten sayılmaz Erdoğan’ın... Ancak önceki gün Meclis’teki görüşmeleri sonuna kadar takip etti; CHP sözcüsü Algan Hacaloğlu’nun ortaya koyduğu rakamlar karşısında bazen de zoraki gülümsediği görüldü. CHP’liler, Başbakan’ın oturumu sonuna kadar izlemesine biraz da hayret ettiler.
Bir AKP’li milletvekili telefonda, ‘Bu ihalenin sonuçları parti yöneticilerini tedirgin etmedi değil... Bazılarımızın vicdanları rahatsız oldu!’ diye konuştu bize.
CHP’li bir üyenin söyledikleri de şöyle:
‘Soruşturma önergesi reddedilse de AKP’de ciddi bir gedik açıldı; çünkü deşifre oldular.’
Meclis’te CHP Grubu’nun görüşlerini açıklayan CHP’li Algan Hacaloğlu, lisansüstü eğitimini Amerika’da yapmış inşaat yüksek mühendisi... Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ise ‘eğitimci’...
Bakan Çelik’in, ihalelerin usulsüz yapıldığını bildiren Kamu İhale Kurumu’nu eleştirmesi dikkat çekti. Aynı şekilde önceki ağır ve sert konuşmalarının aksine sakin bir üslup kullanması da...
VİCDANLAR RAHATSIZ
AKP hükümeti, bağımsız kurullardan hoşlanmıyor: ‘Bizim yeteri kadar milletvekilimiz var, biz istediğimize ihale veremeyecek miyiz, memur atamayacak mıyız’ anlayışını sergiliyor ne yazık ki... Kural da tanımak istemiyorlar. Bunun karşısında kanun, mevzuat var dendiğinde de, bu anlayış ‘bürokratik oligarşi’ diye suçlanıyor. İhale sonuçları ve bakanın savunduğu görüşler çelişkilerle doludur.
Bugüne kadar hangi ihalede, okul ihalelerindeki gibi standart dışı bir uygulama tercih nedeni olmuştur?
TOKİ FİYATLARI
İklim koşulları birbirlerine yakın olan (Örneğin Rize-Trabzon veya Van-Diyarbakır)okul ihaleleri arasında 1.4 trilyon bedel farkı olması normal midir?
Milli Eğitim’in ihaleleri, TOKİ ihalelerinden en az metrekare başına yaklaşık 100 milyon daha fazla olabilir mi? Bakanın savunduğu gibi onlar depreme dayanıksız bina mı yapıyorlar?
Bu önergenin reddedilmesi, başta müteahhitler olmak üzere kamuoyunun vicdanlarını sızlatıyor.
Hacaloğlu’nun rüşvet imasına ses çıkmadı
CHP İstanbul Milletvekili Algan Hacaloğlu, önceki günkü görüşmelerde ihalelerde ‘rüşvet’ döndüğünü kapalı olarak ifade etti.
Belki de ilk kez bir Meclis’te, bir Başbakan’a isim verilmesi önerilmiştir.
Hacaloğlu’nun konuşmasındaki bu bölüm şöyle:
‘Sayın Başbakanım, bizzat incelemenizi istirham ediyorum. Bu konuda bakanlık içinden gelen bilgilerde ortada komisyon döndüğüne ilişkin çok ciddi iddialar vardır, isimler verilmiştir. Burada açıklamak durumunda değilim. Benden talep ederseniz size veririm. Çok açık söylüyorum, yüzde 2.5, yüzde 7.5 senetle komisyon alındığına ilişkin. (...) Ben, Sayın Bakan’ın da bildiği iddiasında değilim bu konuyu... Ama bakanlıktan pis dumanlar, kokular çıkmaktadır.’
Algan Hacaloğlu’na, ‘Konuşmanızdan sonra size Başbakan veya ilgili bakan, sizden isimlerle ilgili isimleri istediler mi?’ diye sorduk; ‘Hayır’ dedi...
Hacaloğlu’nun, Prokon müşavirlik firması, Malatyalı işadamı Cüneyt Aslan, Celal Poyraz isimleri ile YDH ve Aksa müteahhitlik firmalarının isimlerini ortaya atması ilginçti.
Ne yazık ki bunun gibi birçok sorunun yanıtı alınamadı Meclis’te...
AKP çalışmaya devam ediyor.
Polonez: Nişasta oranını yazacağız
POLONEZ Salam ve Sucukları’ndan yapılan açıklama şöyle: ‘Patates nişastası, tüm dünyada salam, sosis, jambon gibi ürünlere stabilizör olarak konmaktadır. Yani ürünün yapısını sağlamlaştırmak, sertleştirmek, kolay dilimlenmesini sağlamak amacıyla kullanılmaktadır. Türk Gıda Kodeksi, patates nişastasının Türkiye’de bu ürünler için kullanım oranını en fazla % 5 olarak belirlemiştir. Polonez markalı salam, sosis ve jambon çeşitlerinde bu oran % 4 ile 4.5 arasındadır. Kullanılan patates nişastası tamamen doğal yollardan elde edilmiştir ve özellikle bu E kodlu katkı maddeleriyle karıştırılmaması gerekmektedir. Okuyucunuz A. Soyuer’inpatates nişastasıyla ilgili endişelerini umarım bu bilgilerle giderebiliriz. Oranların, paketlerin üstüne yazılmasıyla ilgili olarak Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’nın kesin bir talimatı bulunmadığı için patates nişastasının oranı ülkemizde paketlerin üstüne yazılmıyor. Polonez markalı ürünlerin üreticisi olarak, okuyucunuzun bu dileğini gerçekleştirmek ve tüketicilerimizin güvenlerine sonuna kadar layık olmak amacıyla, bu oranı da yakın gelecekte paketlerimizin üstüne yazacağız.’