362 bin öğrenci, 17 bin öğretmen terör hedefinde

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde Çelebi Ortaokulu’nda karne dağıtımı sırasında terör örgütü PKK yine saldırdı; 5 öğrenci yaralandı.

Türkiye 7 Haziran 2015 seçimlerinin ardından tekrar başlayan ve günümüze kadar artarak devam eden bir terör ortamının içine sokuldu.

Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde bölücü terör nedeniyle kapatılan veya yakılan 1556 okulda eğitim gören 362 bin öğrenci ve bu okullarda görev yapan 16 bin 797 öğretmen terör olaylarından doğrudan etkilendi. Normal şartlarda bile okullarda yeterli güvenlik önlemlerinin olmadığı ülkemizde, terör örgütü elini kolunu sallayarak okulları yakıp bombalıyor, eğitim-öğretimi kesintiye uğratıyor.

Eğitim İş Sendikası Başkanı Veli Demir diyor ki:

“Çocuklarımızın terörün hedefi olması asla kabul edilemez. Siyasi iktidarı, çocuklarımızın eğitim ve yaşam hakkını korumaya çağırıyoruz.”

CHP MYK hafta sonu belli olacak

CHP’de gözler hafta sonu belirlenecek yeni MYK’da olacak.

‘Kılıçdaroğlu, yeni MYK’ya kimleri alacak, kimler gidecek’ en çok merak edilen soru bu... Yeni MYK’da yeri garanti görünen iki isim var; Selin Sayek Böke ile Necati Yılmaz... Eski bir hâkim olan Ankara milletvekili Yılmaz, Ankara İl Başkanlığı, Pirsultan Genel Başkanlığı’nda bulunmuştu. Son kurultayda en çalışkan delege olarak dikkat çekmişti.
Böke’nin parti sözcülüğü görevini üstlenmesi bekleniyor. 18 kişilik MYK’nın sayısının azaltılacağı kesin ama kaç kişi olacağı daha belli değil.

Sendikacı, yazar, edebiyatçı ve kadın mücadelesi aktivisti Yaşar Seyman’ın da ismi MYK’da görev alacağı düşünülen isimler arasında yer alıyor. Eski Ordu belediye başkanı Seyit Tosun’un listede yer alması halinde ‘Yerel Yönetimler’den sorumlu olacağı iddia ediliyor. Aynı görev için eski Bornova belediye başkanı Kamil Okyay Sındır’ın da adı geçiyor.

Kurultay’da örgüt ve delege iradesi değişimden yana olunca, Kılıçdaroğlu’nun eski MYK’yı bir süre dinlendirmesi bekleniyor. Ama Tekin Bingöl, Veli Ağbaba, Bülent Tezcan ve Sezgin Tanrıkulu’nu yeniden görevlendirilip görevlendirilmeyeceği merak ediliyor. Genel Başkan’ın MYK’yı yeni ve genç isimlerden oluşturması bekleniyor.

Bağımsızlığımız nerede kaldı

EĞER Türkiye Cumhuriyeti devleti bağımsız bir devlet ise devlet başkan yardımcısı olan bir Amerikalı kalkıp ‘Meclis Başkanı’ gibi davranarak, TBMM’de grubu bulunan dört partinin yetkilileriyle bir masada toplanma yetkisini ve hakkını nereden alabiliyor? ‘Arkadaş sen kimsin, sana ne ve bu yetkiyi nereden alıyorsun’ diye soran bir siyasi çıkmadığından, sade bir vatandaş olarak ben sesleniyorum. ‘Sayın Joe Biden, sen Meclis Başkanı mısın?’
Ömer ALPAY

Çalan, kıran ve alan

YALAN; hırsızdır umutlarımızı çalan.
Yalan; vahşi bir hayvandır gerçeklerin bahçesine dalan, çiçeklerimizi kökleyen, kıran.
Yalan; olmazsa çoğalmasına aldıran, zamanla öyle yaygınlaşır ki, kalmaz gerçeklerin at oynatacağı bir alan...
Erhan TIĞLI

Onun değerini herkes bildi

İ. Cahit Kocaömer, 93 yaşındaydı. 1923’te doğmuştu. Onun değerini herkes bildi. Cumhuriyet döneminin son değerlilerinden biriydi. İş Bankası’nın en uzun süre genel müdürlüğünü yapmıştı. Onun dönemi ‘efsanevi yükselişin mimarı’ olarak anlatılır. Bankacılıktaki sendikacılık onun eseridir. Kocaömer, Türkiye İş Bankası ve İş Bankalıların kaderini belirleyen Türkiye İş Bankası AŞ Mensupları Sendikası’nın (TİBAŞ) kurucu başkanlığını da yapmıştır.

Bütün ısrarlara karşın 1982 yılında emekli oldu. Daha sonra İş Bankası’nın iştiraki olan Sınai Yatırım Bankası AO, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası AŞ ve son olarak da Milli Reasürans Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerinde bulundu; 2011’de bu görevinden ayrıldı. Levent Camisi belki de böyle kalabalık görmemişti, hem de soğuk bir havada... Oğlu Yavuz Kocaömer’in de toplumda saygın bir yeri vardır; Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Eğitim Vakfı’nın başkanlığını yürütmektedir. Baba, yaşamını anlattığı kitabın gelirini bu vakfa bağışlamıştır; onlar için bu vakfın büyük anlamı vardır.

Her kurumdan, bankacılardan insan vardı cenazesinde. Mezun olduğu Kabataşlılar ‘abilerini’ yalnız bırakmadılar. “Hizmetlerin unutulmaz /Kabataşlılar ölür /Kabataşlılık ölmez’ afişi herkesi hüzünlendirdi.

YÜCEL VE GENÇ

PROF. TAHSİN YÜCEL edebiyat üstadı idi. Türkiye’de konuşma olarak yerel ağza sahip evrensel bir yazardı. Türkçe edebiyatın usta kalemiydi. Telif eserleri, çevirileri ve akademik çalışmalarıyla büyük bir okur kitlesine ulaşmıştı. Yücel, bütün hayatı boyunca yazıyla iç içe olmuş bir edebiyatçıydı. Cenazesi bugün öğle namazının ardından Şişli Camisi’nden kalkacak

KAMER GENÇ, uzun süredir kanserden tedavi görüyordu. Ne yazık ki, dün öğleden sonra onu kaybettik. 1983’ten beri Parlamento’daydı; bugüne kadar bir dönem hariç sürekli parlamenterlik yaptı. İktidarların korkulu sesiydi; Türk siyasal yaşamına damga vuran Genç’in Tunceli’de toprağa verileceği belirtiliyor. F.N. Hastanesi’nde vefat eden Genç’i son olarak Kılıçdaroğlu ziyaret etmişti.

Obezite ve kalp krizi

YÜZÜNCÜ Yıl Üniversitesi öğretim üyesi ve Antalya OFM Hastanesi Obezite ve Diyabet Cerrahisi Merkezi başkanı Doç. Dr. Aziz Sümer, Mustafa Koç’un ölümünden sonra obezite cerrahisinin suçlanması ile ilgili spekülasyonlara yanıt verdi:

“Bilimsel çalışmalar bize net olarak şunu söylemektedir. Obezite cerrahisi (tüp mide ya da diğer baypas yöntemleri) kalp krizine asla neden olmaz. Aksine hastaların kalp krizi geçirme, beyin kanaması geçirme ve bunlara bağlı sakatlık ve ölüm riskini % 50 azaltır. Obezite ve tip 2 şeker hastalığı kalp damarlarınıza hasar vermeden obezite ameliyatı olmak hem kalp krizi ve gereksiz baypasları önler hem de yaşam sürenizi uzatır. Bu ve benzeri spekülasyonlar obezite cerrahisine ihtiyacı olan gerçek hasta vatandaşları korkutur ve obezite cerrahisinden uzaklaştırır.