×
“Ah şu atak gol olsaydı”, “Ah bilmem kimin şutu direk yerine filelerle buluşsaydı” gibi yorumlar da yapılamaz.
Hakemin kötü yönetiminden de şikayet edilemeyeceğini düşünmüyorum.
Lütfen eksik oyunculardan da kimse bahsetmesin.
Teknik heyet ve futbolcular şapkayı önüne koyup şöyle bir düşünsün.
Bu maçı bence 10 kez izlesinler.
“Şampiyon olup Süper Lig’e çıkmak isteyen bir takım böyle mi oynar”ın analizini yapsınlar.
Ve sonra iyi bir analiz yapıp ona göre önlemlerini alsınlar.
Sadece başlarda kötü yönlendirildi.
Buna mali anlamdaki sıkıntılar nedeniyle verilen puan silmede eklenince…
Ancak doğru bir teknik adam, yönetimin doğru hamleleri ve kentin desteği de eklenince işin seyir değişti.
İbrahim Üzülmez’in gelişinin ardından mücadele ve kazanma azmi eksikliğinden kimse bahsetmiyor.
Evet zaman zaman takım kötü oynuyor.
Zaman zaman iyi futbol 90 dakikaya yayılamıyor…
Stres ve diğer faktörler nedeniyle ciddi hatalar yapılıyor ama…
Kırılma noktası başarıyla aşıldı.
Osmanlıspor karşısında ne istediğini bilen bir takım vardı.
Futbol kalitesi üst düzeyde değildi ama sonuca doğru adımlarla gidildi.
Bundan sonraki süreçte kimse iyi futbol beklemesin.
Önemli olan akılcı futbol oynayabilmek.
Sonuçta sezon sonunda nasıl oynadığınız değil, hedefe ulaşıp ulaşmadığınız gündeme gelecek.
Bursaspor mevcut durumuyla hedefe ulaşabilecek durumda.
Ne zaman bir eşik atlama sınavı için kolları sıvasak, eşiğe takılıp beşikteki sevenleri bile üzmekten geri kalmıyoruz.
Bursaspor’un tarihi kadar eski bu özelliğin sebebi içtiğimiz su, soluduğumuz hava olmadığına göre, geçmişten yeteri kadar ders almadığımız bir gerçek.
Peki nedir, çıkarmamız gereken dersler?
Zirvedeki rakiplerimizden bir kaçının, ummadıkları puan kaybı ile karşılaşmış olmaları iştahımızı kabartmış olabilir ama bu durumun, bizim başımıza da gelmeyeceğinin hiçbir garantisi yok, bu bir... O zaman ne yapacaksın?
Daha maçı oynamadan, henüz sahaya çıkmadan kazanmış gibi davranmayacaksın... Eksi 9’la başladığı sezonda, gencecik oyuncularıyla ‘onur’ mücadelesi veren rakibinin kaybedecek hiçbir şeyi olmadığını ve bu yüzden canını dişine takacağını düşünerek, maçı maç öncesinde zihninde doğru oynayacaksın iki... Pazar gecesi gördük ki, oyuncular zihinlerinde maçı değil, maç sonrası soyunma odasında verecekleri zafer pozunun dersini çalışmışlar.
Bu takım bu sezon ilk kez yenilmiyor... Ama kabul etmeliyiz ki, ilk kez ‘böyle’ yeniliyoruz.
Camia olarak, her yıl buna benzer birkaç kırılma maçı hüznü yaşamayı alışkanlık haline getirmiş olsak dahi, bu hayal kırıklığına alışmak ve bağışıklık kazanmak mümkün olmadığı için, canımız elbette sıkkın, yüreğimiz elbette yanıyor ama aklı selim davranmak ve sakinliğimizi muhafaza etmek mecburiyetindeyiz.
Neşeli günler yaşıyor bütün kent.
Yeşil beyazlı takımın yeniden Süper Lig’e çıkacağına ilişkin inanç her geçen gün artıyor.
Maçta çok etkili değildi Bursaspor ama akıllı oynadı.
Kaybetmemek önemliydi zirveden kopmamak için.
Kontrollü oynadı takım.
Çok pozisyon üretilmedi ama akılcı hamleler yapıldı.
Kaleci Çağlar yine günündeydi, kritik dönemlerde önemli kurtarışlar yaptı.
Belli ki İbrahim Üzülmez, sistemden önce “kazanma azmi” aşılamış futbolcularına.
Çok iyi işlemese de sistem de vardı takımda.
Orta alan ve kanatlarda, özellikle sol kantta ciddi aksamalar oldu.
Ama olsun, bir anlayış, sistem ve arayış vardı en azından takımda.
Seleznov’un erken gelen şık golü, galibiyetin habercisiydi.
Tabii bu golde Burak Kapacak’ın katkısını da yabana atmamak gerek.
Golün yarısını Burak’a yazmak lazım.
Bu terimle anlatmak istenen kabaca; hiçbir ekonomik değer sürekli aşağı gitmez.
Yani, kabul edilebilir derecede dip yaptıktan sonra mutlaka yukarı doğru bir seyir yaşanacaktır.
Sanırım Bursaspor da bunu yaşıyor son yıllarda...
Ve herkesin temennisi; “Bizim için dip budur ve artık yukarı çıkmanın zamanı geldi” şeklinde.
Bu temenniler ışığında kulübün düzlüğe çıkması, ekonomik anlamda rahata kavuşması için Bursa’da pek çok kişi kafa patlatıyor.
*
Son olarak Bursa Ticaret ve Sanayi Odası tarafından başlatılan kampanya genel kabul gördü camiada.
Bir süre sessiz kalan Burkay, geçtiğimiz cumartesi günü (4 Ocak) AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, Bursa Valisi Yakup Canbolat, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve Bursaspor Kulübü Başkanı Mesut Mestan’ın da hazır bulunduğu bir basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda sadece İbrahim Burkay konuştu.
Hazırladıkları çalışma çerçevesinde Bursaspor’a 216 bin forma satışıyla 21 milyon 600 bin liralık bir kaynağın aktarılmasını hedefliyordu Burkay.
Bu kaynağın 10 milyon lirasını Bursa iş dünyasın tek başına karşılayacağını aktaran Burkay, kentteki 17 belediyeden 80 bin, Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (BESOB) ile akademik odalardan 10 bin forma katkısı beklediğini aktardı.
Burkay’ın en önemli mesajı ise taraftara oldu.
Taraftarların kendisine ve BTSO’ya yönelik sosyal medyadaki eleştirilerini “Bursaspor’a duyulan aşırı sevgi” nedeniyle normal karşıladığını ifade eden Burkay, yeşil-beyazlı gönül veren taraftarlardan da rahatlıkla 16 bin forma ile bu organizasyona katkı sunacağını vurguladı.
Burkay, aktarılacak 21 milyon 600 bin liralık kaynağın Teknik Direktör İbrahim Üzülmez’in istediği transferler ve altyapı için harcanması gerektiğinin altını çizdi.