Paylaş
- Elbette isterim. Orada 1984-1987 arasında 3 yıl 3 ay 17 günüm geçti.
Geçenlerde Ali Nahit Bozatlı’yla birlikte Cağaloğlu’na gittik. Hürriyet’in eski binası 2007’den itibaren ‘Gördes Halı-Mücevher-Deri’ye dönüşmüştü. Şirketin ortakları Yavuz Aydemir, Delal Atamdede ve yöneticisi Hakkı Uysal bizi kapıda karşıladı.
Birlikte katları tek tek dolaşmaya başladık. Yavuz Aydemir, her katta farklı türde halıları gösterip, Gördes’i ve sektörü anlattı:
- 5 bin metrekarelik kapalı alanımız var. 45 kişi çalışıyor.
- Yıllık cironuz ne kadar?
- 10 milyon dolar. Bunun 4 milyon doları ihracat, 6 milyon doları da perakendeden geliyor.
- Yılda kaç turist giriyor mağazaya?
- 60-70 bin dolayında turist girer.
Yavuz Aydemir, 1987’de halı sektörüne Nuruosmaniye Caddesi’nde Aykut Halıcılık’ta satış elemanı olarak giriş yapmış. Zamanla kendi işini kurma yolunda ilerlemiş. Bir süre Nişantaşı’nda mağaza derken, Delal Atamdede’yle ortak olup, Hürriyet’in eski binasını 2017’ye kadar kiralamış, 2007’de Gördes Halı olarak orada yola koyulmuş.
- Binanın sahibi kim şu anda?
- Sait Koç’a ait şu anda.
- Sattığınız halıların ne kadarı yerli?
- Yüzde 50-50 gibi.
Aydemir, halı satışının kendileri için tur gemileri İstanbul’a yaklaşırken başladığına dikkat çekti:
- Rehberler tanıtıma gemi İstanbul’a yanaşmadan başlar. Sonra da mağazamıza gelirler.
Ardından yerli-yabancı tur şirketleriyle yıllık anlaşmalar yaptıklarının altını çizdi:
- Anlaşmaları yıllık yaparız. Sonra o tur şirketinin turistleri bizim mağazaya getireceğini biliriz.
- Turist, “Ben rehberin gösterdiği mağazadan alışveriş yapmam” gibi bir havaya girmez mi?
- Olabilir ama genelde anlaşmaya imza atarken yaptığımız tahminler tutar, hatta tahminlerimizi aşan satış gerçekleştiririz.
- Gelen turistler arasında en iyi müşteri hangi ülkelerden çıkar?
- En iyi müşteriler Amerikalılar olur. Son yıllarda Hintli ve Çinli müşterilerimiz de oluşmaya başladı.
Hürriyet Gazetesi’nin Cağaloğlu’ndaki binasına ilk kez 1981’de, Dünya Gazetesi’nde çalışırken girdim. Dünya Gazetesi, Hürriyet’e bağlıydı ve öğlen yemeklerimizi Hürriyet’te yerdik.
Sonra 1984-1987 arasında Cahit Düzel yönetimindeki ekonomi servisinde Enis Berberoğlu’yla birlikte çalıştık. 1987 Mayıs ayında ayrıldıktan sonra da binaya pek yolum düşmedi...
Mağaza turunu tamamlayınca, binanın terasına çıkıp, iftar yaptık... Aydemir ve Atamdede’yle konuşurken örneğin Lapis’in tek mağazada 100 milyon doları aşan “halı cirosu”na ulaştığı günler görüldüğünü öğrendim...
Demek ki, bu işi yabana atmamak, önünü açık tutmak gerek...
Hintli halı bakmaya girdi oturma grubunu alıp gitti
GÖRDES Halı’nın ortaklıkları Yavuz Aydemir ve Delal Atamdede’den ilginç alışveriş öyküleri dinledim. Atamdede, bir Hintli turist öyküsü anlattı:
- Hintli müşteriyi ipek halıların bulunduğu odalarımıza aldık. Biz halıları anlatırken o odada bulunan oturma grubuna takıldı.
- Konukları oturtmak için kullandığınız oturma grubu mu?
- Evet... Bize, “Bu oturma grubu kaç lira?” diye sordu.
- “Satılık değil” gibi bir havaya girmediniz mi?
- Neden girelim. Pratik davrandık, hemen oturma grubunu müşteriye sattık. Nasıl olsa biz yenisini alıp, yerine koyabiliriz.
Aynı şey Avrupa ülkelerinden birinde olsa, o turist, “Satılık değil” yanıtı alırdı...
Türk girişimcilerin pratik tutumu ve ataklığı kendini birçok alanda gösteriyor...
Desen ve malzeme gidiyor halı Hindistan’da dokunuyor
İKİTELLİ’deki Holiday Inn Oteli’nin patronu Ali Nahit Bozatlı, Amerika’da Boeing’ten ayrıldıktan sonra giriştiği halı işini hiç bırakmadığını belirtti:
- Şu anda toptan halı pazarlaması yapıyorum.
Bozatlı, Hindistan’da halı yaptırdıklarını vurguladı:
- Tasarımı, yani halının deseninin ne olacağını biz buradan göndeririz. Malzemeyi de göndeririz. Halımız Hindistan’da dokunur.
- Halı işinde cironuz ne kadar?
- 5 milyon dolar dolayında.
Hindistan’dan Amerika’ya doğrudan ihracat yaptıklarına da değindi:
- Hindistan’dan Amerika’ya 2 milyon dolarlık halı ihracatı yapıyoruz.
Deseni ve malzemeyi Türkiye’den gönder, halıyı Hindistan’da dokut, sonra Amerika’ya ihracat gerçekleştir...
Böyle bir trafiği yönetmek hiç de kolay değil...
Halı dokuma işinde kooperatifleşme olmalı
ALİ Nahit Bozatlı ve Yavuz Aydemir, Türkiye’de halısıyla ünlü yörelerde tek tek evlerde halı dokutmanın zorluğuna değindi:
- Bir halının dokunması 1.5-2 yıl sürüyor. Hindistan, Çin ve Pakistan gibi rakiplerin karşısında Türkiye’de halı dokutmak pek rekabetçi olamıyor.
- Ne yapmak gerek?
Bozatlı yanıtladı:
- Bu işi kooperatifleşme çözer. Kooperatifleşme yoluna gidilip, devlet desteği de sağlanırsa, Türkiye’de daha fazla halı dokutulabilir.
- Hükümet bildiğim kadarıyla evde iş yapan kadınlara başta vergi muafiyeti olmak üzere bazı destekler sağlıyor.
- Tek tek evleri dolaşmak, bizim açımızdan kolay değil. Karşımızda kooperatif gibi bir yapı olsa, işler daha düzenli yürür.
Düşünmekte, doğru modeli geliştirmekte yarar var...
Paylaş