Yeni TTK’yla mahremiyet bitip ticaret zora girecek, acil değişiklik bekliyoruz
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
TÜRKİYE Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Fransa Senatosu’ndaki oturumu izledikten sonra Paris’ten Ankara’ya dönerken, güncel konularla ilgili sohbete 1 Temmuz 2012’de yürürlüğe girecek yeni Türk Ticaret Kanunu’ndan (TTK) girdi:
- Yeni TTK çıksın diye TOBB olarak destek verdik. Gerçekten de devrim niteliğinde bir kanun oldu. Ancak, karşı olduğumuz maddeler var. - Hem destek verdiniz, hem de erteleme isteyen tarafta mısınız? - Hayır... Biz erteleme falan istemiyoruz. Sıkıntılı maddeleri o günlerde de görmüştük. Bize, “Kanun çıksın, sonra düzeltmeler yapılır” denildi. - Sıkıntılı maddelerde neler var? - Bazı maddeler ticaret hayatını tıkayacak, zora sokacak durumda. - Nedir onlar? - Örneğin, şirketlerin antetli kağıtlarında inanılmaz ayrıntılı bilgiler isteniyor. Bunun pratikte uygulanabilirliği yok. - Kaç maddenin değişmesi gerekiyor? - 50 dolayında madde var... TOBB Başkan Yardımcısı ve İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Tanıl Küçük, şirketlerin web sayfalarında vermesi gereken bilgilere dikkat çekti: - Kanun “şeffaflık” hedefiyle şirketlerin en ayrıntılı bilgilerinin web sitesinde olmasını istiyor. Halka açık olmayan şirketlere böyle bir zorunluluk getirmenin anlamı yok. Özellikle küçük şirketler için sıkıntı yaratır. Aynı noktaya TOBB Başkan Yardımcısı ve İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş da başka açıdan yaklaştı: - Yasa şirketlerin web sayfasında banka borçlarını bile yayınlamalarını istiyor. Halka açık şirketleri anladım. Ancak, diğer şirketlerin böyle bir şey yapmalarını istemek doğru olmaz. Kimse banka borçlarının başkaları tarafından bilinmesini istemez. Rifat Hisarcıklıoğlu da aynı bakışa katıldı: - “Şeffaflık” ararken “mahremiyet” de ortadan kalkıyor. - Madem rahatsızlıklarınız ve değişmesini istediğiniz maddeler var, neden kanunun çıkmasından hemen sonra çıkıp bunları anlatmadınız? - Biz aslında üyelerimizi yeni kanunun kurallarını, getirdiği yenilikleri anlatmak için Deloitte ile birlikte çalışma yapıyoruz. Düzenlenen toplantılara şirket sahipleri değil, daha çok muhasebeciler ve mali müşavirleri katıldı. Özellikle Anadolu’daki şirket sahiplerinin işin pek farkına varamadığını vurgulayıp, ekledi: - Ne zaman ki yeni TTK’nın içerdiği hapis cezaları gündeme geldi, birçok üyemiz işin sıkıntılı yanlarının yeni farkına varmış oldu. Biz de değişmesi gereken maddeler konusunda görüşmeleri hızlandırdık. - 1 Temmuz 2012’ye kadar değişiklikler yetişir mi? - Değişikliğin nisan ayına kadar yapılabileceğini düşünüyoruz. Hisarcıklıoğlu, yeni TTK’yla ilgili mesajlarını noktalarkan Çek Kanunu’daki değişikliklere atıfta bulundu: - Bir yandan, “Ekonomik suça ekonomik ceza” mantığıyla karşılıksız çekte hapis cezası kalkıyor, diğer taraftan yeni TTK hapis cezaları getiriyor... Bu, çelişkili bir durum değil mi? Ekonomik suç işleyenlerin üzerinden “hapis korkusu”nun kalkması daha mı iyi olur?
Bağımsız yönetim kurulu üyesi işinde doz kaçtı
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vedat Akgiray’a İSO Başkanı Tanıl Küçük’ün de desteklediği eleştiriyi yöneltti: - SPK, halka açık şirketlerde bazı oranlar belirleyip, ona göre “bağımsız yönetim kurulu üyesi” zorunluluğu getirdi. Biz bağımsız üyelerin olmasına karşı değiliz. Ancak, işin dozu kaçtı. Ardından SPK’nın tebliği oldu bittiye getirdiğini vurguladı: - SPK, kararı alırken, işin muhatabına, yani şirketlerini bağımsız üyelere açacak olanlara, onların çatı örgütü TOBB’a danışmalı, görüş alışverişinde bulunmalıydı. Sonra bir örnek verdi: - Diyelim ki bir şirketin yönetiminde iki bağımsız üye var. Onlardan biri onay vermezse yatırım kararı alınamıyor. Konuya bir de Anadolu’daki şirketler penceresinden baktı: - Biz Anadolu’daki KOBİ’lerin halka açılması için çaba harcıyoruz. Şimdi bu durumda kimse halka açılmak istemez. Hisarcıklıoğlu, sıkıntılarını Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’a da aktardıklarını vurguladı: - “SPK, bağımsız kurumdur” yanıtı aldık. - Ali Babacan’ın başkanlığını yaptığı, SPK’nın da katıldığı “Finansal İstikrar Kurulu”nda konu gündeme getirilemez mi? - Bilemiyorum...
Çekte hapisle birlikte güven biterse çarklar tıkanır, önlem alalım
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Başkan Yardımcıları Tanıl Küçük ile Murat Yalçıntaş’ın da üzerinde birleştiği bir başka konuya, karşılıksız çekte hapis cezasını kaldıracak değişikliğe değindi: - Çek, dünyada pek olmayan bir şekilde ülkemizde vadeli ödeme aracı olarak kullanılıyor. Bu durumda, yasal altyapıyı ve mevzuatı ona göre ayarlamak gerekiyor. Şimdi karşılıksız çekte hapis cezasının kalkacak olması, sistemi tıkayacak gibi görünüyor. - Karşılıksız çekte hapis cezasının kalkmasına karşı mısınız? - Karşı değiliz ama çeke güvenin sağlanması lazım. Çeke güven sağlayacak mekanizmalar oluşturmadan hapis cezasının kalkması ticarette çarkları durdurur. - Ne tür mekanizmalar olabilir? - Risk santralizasyonu sistemi oluşmalı. Aslında Merkez Bankası bunu tutuyor. Türkiye Bankalar Birliği (TBB) de devrede. Piyasanın çekte riskli olan şirket ve şahısları görebilmesi gerekir. Yani, ben birine vadeli çek vereceksem, onun ödeme alışkanlıklarını görebilmeliyim. Sonra sigorta sistemine değindi: - Ayrıca çekte sigorta sistemi de oluşturulmalı. Ayrıca doğrudan borçlanma sistemine vurgu yaptı: - Doğrudan borçlanma sistemi de devrede olmalı. - Bankalar bu sistemi uyguluyorlar... Bazı büyük şirketlerin bayilerinin bu sistem içinde olduğunu biliyoruz. - Öyle ama maliyetler yüksek. Burada maliyetleri düşürecek önlem alınmalı... Hisarcıklıoğlu, kanun çalışmaları hızlanmışken, şu uyarıyı yaptı: - Karşılıksız çekte hapis cezasının kalkmasıyla sisteme güveni koruyacak adımların eş zamanlı atılması gerekiyor. Yoksa piyasa tıkanır. Tanıl Küçük de katıldı: - İş yapılamaz hale gelinir...
Arabanın tavanına yumruk atıp kucağıma yığıldı
GEÇEN pazar gecesi Paris’te özel uçakların kullandığı havaalanına indiğimizde TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Başkan Yardımcıları Tanıl Küçük ve Murat Yalçıntaş ile Türk-Fransız Ticaret Derneği Başkanı Zeynep Necipoğlu’nu karşılayanlar arasında TOBB bünyesindeki düşünce kuruluşu TEPAV’ın analistlerinden Ekrem Kerem Oktay da vardı. Saat 22.30 gibi havaalanından şehre doğru yola koyulduk. Tanıl Küçük, Murat Yalçıntaş ve Zeynep Necipoğlu da bizim bindiğimiz minibüste olunca, TOBB Basın Danışmanı Murat Oray’a sordum: - Başkanlar neden Rifat Hisarcıklıoğlu ile birlikte gitmediler. - Türkiye’nin Paris Büyükelçisi Tahsin Burcuoğlu’yla görüşmeye gidiyor. TEPAV analisti Ekrem Kerem Oktay da ona eşlik ediyor. 5-10 dakika sonra Hisarcıklıoğlu, Oray’ı aradı: - Sizin araçtaki rehberi telefona ver. Bizim aracın şoförü İngilizce bilmiyor. Ekrem fenalaştı, onu hastaneye götürmemiz gerektiğini anlatsın. Rehber şoförü en yakın hastaneye yönlendirdi. Yol boyunca ve gece saat 02.00’ye kadar haberleştik. CHP’nin Ankara milletvekili adaylarından ve Parti Meclisi Üyesi Ekrem Kerem Oktay, yüksek ateşten dolayı bir türlü kendine gelemiyordu. Ertesi gece dönüşe geçmeden önce de Hisarcıklıoğlu, Küçük ve Yalçıntaş, hastaneye gidip Ekrem Oktay’ın durumunu anlamaya çalıştı. Hisarcıklıoğlu, daha sonra uçakta Ekrem Oktay’ın fenalaştığı anı şöyle aktardı: - Arabanın tavanına bir yumruk attı, sonra bayılıp kucağıma yığıldı... Ekrem Oktay’ı muayene eden doktorlar başlangıçta menenjitten şüphelenmiş, ancak tam teşhis koyamamışlardı. Ertesi gün Ekrem Oktay’ın annesi ve nişanlısı TOBB tarafından Paris’e gönderildi. Dün Murat Oray’a tekrar sordum: - Ekrem’in durumunda bir değişiklik yok. Uyanınca kendini fazla kastığı söyleniyor. Doktorlar uyutmayı tercih ediyor. Geçmiş olsun Ekrem Oktay...