Paylaş
Bu amaçla Solhan’da 20 dönümlük arazi alındı. Baba oğul Bahçıvan’ın planı, Solhan’daki alan üzerine zamanla 10 milyon dolara ulaşacak bir yatırımı gerçekleştirmekti. Nitekim bir süre sonra bina yatırımı da başladı. Sonrasını Erdal Bahçıvan’dan dinleyelim:
- Bizim fabrika binasını tamamlayıp, makineleri yerleştirme aşamasına geldiğimiz günlerde terörde artış oldu. Ayrıca, bölgeden hammadde, yani süt alımını istediğimiz boyutlarda gerçekleştiremeyeceğimiz ortaya çıktı.
- Ne yaptınız?
- O aşamada bir süre beklemeye karar verdik.
- Ne kadar beklediniz?
- 2-3 yıllık bir bekleme dönemi geçirdik.
- Sonra ne oldu?
- Bekleme döneminde de gördük ki, Solhan’da düşündüğümüz peynir üretimi gerçekleşemeyecek. Bunun üzerine yaptığımız binayı başka türlü değerlendirme yolu aramaya başladık.
- Nasıl bir formül buldunuz?
- Babama bir sürpriz yapmak istedim. Binayı okula dönüştürüp, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağışlamayı düşündüm. Konuyu dönemin Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’e açtım.
- Ne kadar çıktı?
- Sayın Çelik, bakanlıktan bir heyet gönderdi, binayı inceletti. Tek kat üzerine yaptığımız binanın çok iyi bir okula dönüşeceğine karar verdiler.
- Peynir fabrikası düşüncesiyle yola çıkıp, Solhan’a okul yapmış oldunuz yani...
- Evet... Üstelik genelde okul bağışlayanlar arsayı devletten alır. Biz arsayla birlikte bağışlamış olduk. Kısmet böyleymiş. Bunda da bir hayır varmış.
- Okulun adı ne oldu?
- Bir süre önce kaybettiğimiz annemin adını koyduk. Sabiha Bahçıvan Anadolu Lisesi oldu. Annemin adını taşıyan okul babamı çok mutlu etti.
Sabiha Bahçıvan Anadolu Lisesi, geçen eğitim-öğretim yılında hizmete girdi. Mecit Bahçıvan, haziran ayı sonuna doğru Solhan’a gidip, 300’e yakın öğrencinin karne törenine katılma mutluluğunu yaşadı.
Mecit Bahçıvan’ı mutlu eden bir başka olay, fabrika niyetiyle başlayıp yaptırdıkları okulun, kendisine “TBMM Onur ve Üstün Hizmet Ödülü” kazandırması oldu...
Mecit Bahçıvan, ödülünü bugün 69 hayırsever ve 5 dernek-vakıfla birlikte alacak...
O ödülü gururla taşıyacak, Sabiha Bahçıvan’ın adı Solhan’daki okulda yaşayacak...
Sıra Hasankeyf’e geldi
BAHÇIVAN Gıda’nın kurucusu Mecit Bahçıvan’a sordum:
- Kendi adınıza da bir okul düşünmüyor musunuz?
- Düşünüyoruz. Barajın durumuna göre Hasankeyf’e bir okul yaptırabiliriz. O da benim adımı taşır.
Aynı konuyu Erdal Bahçıvan’la da konuştuk:
- Aslında Hasankeyf’te de bir küçük fabrika yatırımı planımız vardı. O plan da değişti. Barajın yaratacağı gelişmelere göre oraya da okul planımız var.
Mecit Bahçıvan, Doğu’da çok zorlu koşullarda yaşadı, sonra İstanbul’da işini kurup, büyüttü. Daha sonra işi İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) Meclis Başkanlığını da yürüten oğlu Erdal Bahçıvan’a devretti...
Muşlu olan aile, hem kendi kentlerini, hem de yıllarca süt-peynir peşinde koştukları Doğu’yu hiç unutmadı... Bingöl’ün Solhan ilçesine yaptırdıkları okul, Hasankeyf’e dönük hazırlık, bu durumun göstergesi oldu...
70 hayırsever onur ödülü alacak
MECİT Bahçıvan ve Erdal Bahçıvan’la konuştuktan sonra TBMM’nin sitesine girip, bugün “Onur ve Üstün Hizmet Ödülü” alacaklar listesine baktım. Lisede çoğu işadamı olmak üzere 70 hayırsever ile 5 dernek ve vakfın adı vardı.
Listede dikkatimi çekenler şöyle: Nihat Gökyiğit, Hikmet Kiler, Zeynep Bodur Okyay, Aynur Bektaş, Orhan Abalıoğlu, Lütfü Yücelik, Cemalettin Sarar, Süleyman Çetinsaya, Mehmet Ali Aydınlar, Galip Demirel, Mehmet Cengiz, Ahmet Çuhadaroğlu, Sinan Dereli, Fettah Tamince.
Paylaş