Sayın Başbakanım bizim ‘şarapçı’ bu

Amaçları doğup büyüdükleri, baba-ana toprağı, kişi başına 578 dolar gelirle ‘yoksulluk şampiyonu’ Muş’a Ankara’nın ve iş dünyasının dikkatini çekmekti.

Bir yıl önce çıktıkları yolun ilk aşamasını geçtiler. ‘Muş’un üç öncüsü’nün girişimiyle geçen perşembe günü Başbakan Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla ‘Muş Kalkınma Platformu’ toplandı. Toplantıda Sanayi Bakanı Ali Coşkun, Enerji Bakanı Hilmi Güler ile Tarım Bakanı Sami Güçlü hazır bulundu.

Erdoğan, kendisini karşılayan Zafer Çağlayan’ın yanında İstanbul ve Ankara’dan gitmiş birkaç işadamını görünce takıldı: ‘Beni fahri Muşlularla mı kandıracaksın Zafer Bey? Nerede Muşlu işadamları?’

Çağlayan hemen atıldı: ‘Toplantıda göreceksiniz efendim...’

Erdoğan Malazgirt’te törendeyken, Çağlayan üç bakana bilgi sundu:

Muş, 1650 kilometre kare ile Türkiye’nin üçüncü büyük ovası. Ancak, bu ovanın sadece yüzde 40’u sulanabiliyor.

Üzüm, ayçiçeği, ceviz, ters lale gibi ürünler başta olmak üzere tarımda, hayvancılıkta projeler gerçekleştirmek mümkün.

Muşlu, Alpaslan 1 Barajı’nın bitimini, Alpaslan 2 Barajı projesine de başlanmasını dörtgözle bekliyor.

Karasu ve Murat, Muş için nimet. Ancak, su taşkınları Muş’ta tarıma darbe vuruyor. Karasu Islah Projesi’nin bir an önce devreye girmesi gerekiyor.

Muş, 5084 sayılı Teşvik Yasası kapsamında bulunuyor. Ancak, Çankırı, Düzce, Aksaray, Osmaniye dururken kimse Muş’a gelmek istemiyor.

5084 sayılı yasanın Muş gibi illere daha fazla katkı yapması için teşvikte kademeli sisteme geçilmeli. Bu kademe 1000 doların altı, 1000-1250 dolar ve 1250-1500 dolar şeklinde olabilir. Avantajı gören o zaman Muş’a da yönelir.

Çağlayan, daha sonra Muş’a yatırıma ikna ettiği veya söz aldığı işadamlarından örnekler veriyor:

Çalık Grubu’nun patronu Ahmet Çalık, 250 kişiye istihdam yaratacak bir fason tekstil-konfeksiyon tesisi için öncülük edecek.

Ankara Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Canip Karakuş, üzüm türevleri üretimi için üzüm bağı oluşturuyor.

Selahattin Akaydın, ayakkabı imalatı için zemin yokluyor.

Erdoğan Demirören, ayçiçeği yağı üretimi için araştırma başlattı.

Çağlayan, daha sonra Erdoğan’a da bu bilgileri iletiyor. Erdoğan, Ankara ve İstanbul’dan gelmiş Muşlu işadamlarının kentlerine sahip çıkma heyecanına seviniyor. ‘Önlerini açma’ sözü veriyor, ‘Tüm kadromuzla emrinizdeyiz’ diyor.

Çağlayan, toplantı bitiminde Canip Karakuş’a takılıyor: ‘Sayın Erdoğan’a seni gösterip, ‘İşte Başbakanım, bizim şarapçı bu. Muş’ta şarap üretecek’ dedim.’

Karakuş da gülerek, Çağlayan’ın ailesinin 55 dönümlük toprağını, ‘yap-işlet-devam et’ yöntemiyle üzüm bağına dönüştüreceğini belirtiyor.

Muş, artık ‘yoksulluk şampiyonluğu’ndan düşmek istiyor.

‘İlk kıvılcım’ olabilecek bir ‘başarılı yatırım öyküsü’ bekliyor.

Eli eren, gücü yeten Avrupa Birliği (AB) yolundaki Türkiye’ye yakışmayan 578 dolarlık Muş’a omuz versin. Çabalar boşa gitmesin...

Zafer Bayramınız kutlu olsun...

Ameliyat ipliğine para yok, ne faksı kardeşim

FAKSI Türkiye’ye getiren adam olarak bilinen Tekofaks’ın patronu Ayhan Bermek, söze anıyla giriyor: ‘1980’de faksı ithal etmek için bağlantılarımı kurdum. Bir de baktık ithalat rejiminde faksla ilgili tanım yok. Ankara’nın yolunu tuttum. Durumu anlattım, bir bürokrat bana çıkıştı: ‘Kardeşim ülkede ameliyat ipliği kıtlığı çekiliyor. Sen ne faksından söz ediyorsun.’ O badireleri atlatıp, faksı Türkiye’ye getirdik. Satışımız Özal döneminde telefon altyapısı gelişince patladı. Bilgisayar geliştikçe, faks demode oluyor. Ancak, yine de yılda 50-60 bin faks satıyoruz.’

Bermek şimdilerde CeBIT Eurasia 2004 Bilişim Fuarı’nı çok önemsiyor. Panasonic’in yeniliklerini 31 Ağustos’ta açılacak fuarda sergileyeceklerini belirtip, şöyle diyor: ‘Önce e-millet yaratalım ki, e-devlet’i kuralım. Bilişime halkın ilgisini çekmenin yolu da fuardan geçiyor.’

Gidelim, CeBIT Eurasia’da gelişmeyi görelim...

Annen Muşlu unutma yatırımı ihmal etme

ASO Başkanı Zafer Çağlayan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanvekili ve Damat-Tween’in patronu Süleyman Orakçıoğlu’na baskı yapıyor:

‘Süleyman, her ne kadar Elazığlı’ysan da anne tarafından Muşlu’sun. Üstelik annelerimiz akraba, dolayısıyla biz de akrabayız. Artık sen de Muş için birşeyler düşünmelisin.’

Orakçıoğlu, Çağlayan’a itiraz etmiyor: ‘Elbette birileriyle ortak neler yapabileceğimizi düşünebiliriz.’

Çağlayan, Muş’a yatırım heyecanı yaratmak için davet ettiği Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Umut Oran, Sektörel Dernekler Federasyonu Başkanı Güngör Keşçi ve Ramsey’in Genel Müdürü Hasan Doğan’dan da aynı yönde destek istiyor. Oran, anında telefona sarılıp, yatırım hazırlığındaki bir TGSD üyesini iknaya çalışıyor: ‘Yatırım için bir de Muş’u düşün...’