Sağlık Bakanı ihbar etti, sigarayı zorla bıraktı, oğlu sevindi
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
ULUSAL Tütün Programı Eylem Planı’nın tanıtım toplantısı. Kürsüde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan var: "Sigarayla mücadele bizim için terör kadar önemli. Aslında tehlike çok daha sinsi. Çünkü, çaktırmadan insanımızı alıp götürüyor."
Başbakan Erdoğan, konuşmasını tamamlayıp toplantıdan ayrılırken, Sağlık Bakanı Recep Akdağ ve AKP MKYK Üyesi, Malatya Milletvekili Öznur Çalık’la yanyana geldi.
Akdağ,"Sayın Başbakanım size bir ihbarda bulunabilir miyim?" dedi. Erdoğan, Sağlık Bakanı’nın "ihbar" sözünden konuyu anladı, Çalık’a döndü: "Öznur Hanım, siz sigara kullanıyor musunuz?"
Çalık, çantayı açtı, sigara paketini Erdoğan’a uzattı. Böylece geçen gün televizyon ekranlarına ve gazetelerin birinci sayfalarına yansıyan görüntü ortaya çıktı. Erdoğan, üzerine tarih yazıp, sigara paketine el koydu: "Artık sigarayı bırakıyorsun."
Öznur Çalık, 22 Temmuz seçimlerinde Malatya’dan AKP milletvekili seçilerek TBMM’ye girmiş olsa da, parti MKYK’sındaki görevi başlangıçtan beri var. Erdoğan’ın "Sigaraya karşı savaşını" yakından bilen Çalık, MKYK toplantılarında ve diğer ortamlarda sigara kullandığını pek belli etmemiş.
Erdoğan’ın "Bakanlar Kurulu toplantılarında sigara içirmiyorum" tavrı, MKYK toplantılarında da başlangıçtan beri sürüyormuş.
Öğrendim ki Öznur Çalık’ın oğlu, asıl mesleği eczacılık olan annesine sıklıkla sigaranın zararlarını belgeleriyle hatırlatıp, bastırırmış: "Sigarayı ne zaman bırakacaksın anne?"
Çalık, oğlunun haklı ısrarı üzerine 4-5 ay kadar sigarayı bırakmış. Ancak, siyaset sahnesinin stresli ortamında yeniden başlamış.
Çalık, Erdoğan’a bir an, "Tamam Sayın Başbakanım, bu paketi içmem" demeyi aklından geçirmiş ama oğlunun da bu işe sevineceğini düşünerek zorla da olsa sigarayı bırakma kararı almış.
Başbakan Erdoğan, Ulusal Tütün Programı Eylem Planı’nın tanıtım toplantısında daha net söyledi ama TBMM kulisinde de sigara içilmesine karşıymış. Bu yüzden sigara tiryakisi AKP milletvekilleri, uzun toplantılar için çözümü "elektronik sigara"da bulmuş.
Erdoğan’ın tavrı bir kez daha ortaya koydu ki, hükümetin, "Sigaraya karşı savaş açarsam Tekel Sigara’nın özelleştirme ihalesinde fiyatı düşük kalır" kaygısı yok.
Umarım Tekel Sigara iyi bir fiyata satılır, devlet vatandaşını ölüme götüren bir ürünü üretmekten tümüyle çekilir, "çiftçinin tütününü nasıl alırım" derdinden de kurtulur.
Çağlayan, ’taş olur’ derken kimi kastetti
TÜRK Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) Ankara’daki Yüksek İstişare Konseyi (YİK) toplantısında Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ uyardı: "Son açıklanan enflasyon ve büyüme rakamları ekonomimizin rehavete hiç tahammülü olmadığını, yine net biçimde gösterdi."
Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, ertesi gün TBMM’de bu tür eleştirilere yanıt verdi: "Her kim hükümete rehavet içinde diyorsa taş olur.Ekonomiyle ilgili bütün bakanlar harıl harıl çalışıyor.Sadece benim 23 tane tasarım var.Bürokratlar gece gündüz çalışıyor."
Aynı günün akşamı İstanbul’da CNBC-e’nin "İş Dünyasının En İyileri" töreninde Zafer Çağlayan, Arzuhan Doğan Yalçındağ, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Doğuş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk ve Doğan Yayın Holding (DYH) Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ aynı masadaydı.
Çağlayan’a, "TÜSİAD’a, ’Rehavet içinde olduğumuzu söyleyen taş olur’ yanıtı vermişsiniz" diye takıldım. Çağlayan, her zamanki yumuşak tavrıyla politik davranmayı yeğledi: "Yok canım, TÜSİAD’a söylemedim."
Sonra Arzuhan Doğan Yalçındağ’a döndü: "Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı iken çok yoğun çalıştığımı düşünüyordum. Şimdi geceleri 02.00’den, 03.00’ten önce eve gidemiyorum."
Aslında başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm bakanların temposunun yoğunluğunu görüyoruz. Önemli olan bu temponun sonuç vermesi, ekonomiye yansıması...
Büyümenin üçüncü çeyrekte yüzde 2 çıkması, enflasyonun çift haneye dayanması, hükümetin mevcut temposunun yetmediğini göstermiyor mu?
Garanti, Osmanlı’yla Kapalıçarşı’ya girdi
TÜRKİYE Bankalar Birliği (TBB) Başkanı Ersin Özince, "Uluslararası Finans Merkezi İstanbul" araştırmasının tanıtıldığı toplantıda, Rüştü Bozkurt’un sorusunu yanıtlarken sözü Kapalıçarşı’ya getirdi: "Prof. Kenan Mortan, bana Kapalıçarşı’yla ilgili bir kitap vermişti. O kitapta da gördüm ki, İstanbul’daki Kapalıçarşı, uluslararası ticaretin merkezi görevi görmüş. Kapalıçarşı o dönemde böyle bir işlev gördüyse, İstanbul neden şimdi ’uluslararası finans merkezi’ olmasın?"
TBB Yönetim Kurulu Üyesi ve Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, Kapalıçarşı’yı duyunca, "Osmanlı Bankası’ndan kalma bir mağaza yeri olduğunu farkettim. Hemen kiracıyı çıkarıp, Garanti Bankası şubesine dönüştürdüm" dedi.
Böylece Garanti Bankası, Osmanlı sayesinde Kapalıçarşı’ya girmiş...