Paylaş
- Rusya bize ders verdi. Rusya sayesinde standartlarımız gelişti. Dünyaya daha rahat ihracat yapabilir hale geldik.
Rusya’nın kuralları nedeniyle kimyasal kalıntı ve Akdeniz Sineği’nde daha titiz davrandıklarını belirtip, ülkeye ihracatın boyutunu anımsattı:
- Türkiye’nin 4-4.5 milyon ton narenciye üretimi var. Bunun yüzde 40’nı ihraç ediyoruz. 93 ülkeye yaş meyve-sebze satıyoruz. Narenciye ihracatında dünya 2’ncisiyiz. Rusya, yılda 1.6 milyon ton narenciye ithal ediyor. Yüzde 34.5’ini Türkiye’den karşılıyor.
Ulusal Turunçgil Konseyi Başkanı Kemal Kaçmaz araya girdi:
- 2011’den beri Rusya’da kimyasal kalıntı (tarım ilacı) sorunu yaşamadık. Arada Akdeniz Sineği’ne rastlanıyor. O durumda ürün iade ediliyor.
Kavak, Batı Akdeniz İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Satıcı ve Kemal Kaçmaz’la birlikte Rus gazetecilerin karşısına çıktığında son duruma işaret etti:
- Ülkeniz şimdilik portakal ve mandalinaya kapıyı açtı. Karar üzerine ülkenizde bu ürünlerin perakende fiyatı yüzde 30 indi. Greyfurt ve limonda sınırlama yoktu. Nar ve üzüm gibi ürünlerimize de kapının açılmasını bekliyoruz.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e teşekkür edip sürdürdü:
- Siz portakal ve mandalinamızı, biz de sizleri özledik. Uçak krizi sırasında ben hiç “yasak” sözcüğünü kullanmak istemedim. O dönem bizim için “mola” idi. Şimdi “mola” bitti. Sofranıza Türk narenciyesini yeniden koymak için kolları sıvadık.
Daha sonra bana Rusya’dan çıkardıkları bir dersi daha aktardı:
- Rusya ile yaşanan sıkıntı, tek pazara bağlı kalmamak gerektiğini gösterdi. İhracatın büyük bölümünü Rusya’ya yapmak bize kolay geldi. Biz de uyuduk, devlet de. Miktar anlamında pazarı çeşitlemek gerektiğini bu dönemde öğrendik. Nitekim Çin’e ihracatın kapısını da araladık.
Diğer meyvelerden örnekler verdi:
- Rusya yılda 42 bin ton yaş kayısı ithal ediyor, yüzde 71’ini bizden alıyor. 237 bin ton yaş üzüm ithalatının yüzde 51’ini bizden sağlıyor. 69 bin ton nar ithalatında bizden aldığının payı yüzde 70’e ulaşıyor. Rusya, limonun yüzde 59’unu bizden ithal ediyor.
Kavak, Rusya sayesinde yaş meyve-sebzede tarımın yeniden yapılandırma geçirdiğini kaydetti:
- Artık insan ve çevre sağlığını işimizin merkezine almış durumdayız.
Rusya’dan alınan dersler, Türkiye’deki tüketiciye de yansıyor mu?
Ali Kavak - Mustafa Satıcı-Kemal Kaçmaz
SİNEKLİ MANDALİNA 5 GÜN, SİNEKSİZİ 30 GÜN DAYANIR
NARENCİYE Tanıtım Grubu (NTG) Başkanı Ali Kavak, yaş meyve-sebzede görülen Akdeniz Sineği’nin insan sağlığına olumsuz etkisi olmadığını savundu:
- Akdeniz Sineği ürüne zarar verir. Örneğin, sinekli mandalina 5 gün, sineksiz olanı ise 30 gün dayanıyor.
Akdeniz Sineği görülen ürünlerin iadesinin nedenine değindi:
- İhracat yaptığımız ülkeler, kendilerinde üremesini engellemek için Akdeniz Sineği gördükleri ürünleri iade ediyor.
JAPONYA İLE KARANTİNA ANLAŞMASI 12 YIL ALDI
AKDENİZ Yaş Meyve-Sebze İhracatçıları Birliği ve NTG Başkanı Ali Kavak ile Ulusal Turunçgil Konseyi Başkanı Kemal Kaçmaz, yaş meyve-sebze ihracatı için ülkeler arasındaki karantina anlaşmasının önemine değindi:
- Karantina kuralları belirlenince ihracat ona göre gelişiyor.
Kavak, en zorlu karantina anlaşmasının Japonya ile imzalandığını belirtti:
- Japonya ile anlaşmak 10-12 yıl aldı. Greyfurt ihracatına 2011, limona 2014’te başladık. Japonya, Akdeniz Sineği yaşamasın diye limon 16 gün 0.3 dereceyi geçmeyen ortamda korunsun istiyor. Bu kadar düşük ısı, ürüne de zarar verebiliyor. Isıyı 1-2 derece yukarı çekmek için uğraşıyoruz.
RUSYA, DOMATES SERALARI KURUYOR
BATI Akdeniz İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Satıcı, Rusya’ya know-how da aktardıklarını belirtti, NTG Başkanı Ali Kavak, sürdürdü:
- Rusya, domates üretmek için ciddi sera yatırımına girdi. Bu konuda Türkiye’den know-how alıyor.
MOSKOVA HALİ’NDE ANTAKYA AĞIRLIĞI
NTG Başkanı Ali Kavak, Ulusal Turunçgil Konseyi Başkanı Kemal Kaçmaz ve Global Connection kurucusu Burhan Özkan’la birlikte Moskova Food City’de (hal) kısa tur yaptık. Kavak, Food City’de Türkler’e ait 60 dükkan olduğunu belirtti: - Benim de burada dükkan ve ofisim var. Buradaki Türkler’in çoğu Antakyalıdır.
Paylaş