Paylaş
- Artık Türkçem epey düzeldi. Buluşup, sohbet edelim.
35 yıldır Alman devi Siemens’te çalışan, çeşitli kademelerde görev yapan, bu dönemin çoğunu da yurtdışında geçiren Gelis’le Türkiye’ye dönüşünden bir yıl sonra karşılaşmıştık. Konuşurken takılmalar yaşayınca da üzüntüsünü dile getirmişti:
- Kusura bakmayın, zaman zaman bazı kelimelerin Türkçe karşılığını bulmakta zorlanıyorum.
Hüseyin Gelis, Siemens Türkiye CEO’luğu görevinde 4 yılı geride bıraktı. Buluştuğumuzda üzerinde ilk durduğu konu “mobil ofis” oldu:
- Siemens’te 7 bin 200 kişi çalışıyor. İstanbul’da işe gidiş-dönüş en az 2 saat zaman alıyor. Bu yüzden “mobil ofis” düzenine geçiyoruz.
- “Mobil ofis” nedir?
- Beyaz yakalı personele, “ofise gelmeden evden çalışabilirsin” diyoruz. Evinde çalışacak altyapıyı da kuruyoruz.
- Bu çalışma düzenine geçen var mı?
- Ankara’da 100 personelimiz görev yapıyor. Bunların 60’ının artık ofiste sabit bir masası yok.
- Evde çalışırken istediğiniz verimi alabilecek misiniz? İşlerine odaklanabiliyorlar mı?
- Trafikte zaman harcamak daha mı iyi? Değil. O zaman personelimizi buna yönlendiriyoruz. Zaten her türlü haberleşme olanağı var. Bu olanakları kullanıyoruz.
- Sözünü ettiğiniz personel hiç ofise uğramıyor mu?
- Toplantılar olduğunda elbette uğruyorlar.
- Bu konudaki hedefiniz ne?
- 2015’e kadar personelimizin yüzde 20-25’inin “mobil ofis” düzenine geçmesini hedefliyoruz.
Söz personelden açılmışken, Siemens Türkiye’deki kadın çalışan oranına değindi:
- Personelimizin yüzde 70’i erkek. Kadın oranını 5 yılda yüzde 50’ye çıkarmak istiyoruz. Bunun için eksiklerimizi gözden geçiriyoruz.
Bu konuda Almanya’daki merkezi şaşırtacak durumda olduklarını vurguladı:
- Toplam personel içindeki oranları düşük olsa da bizim kadın proje müdürlerimiz var. Almanya’da gönderdiğimizde, merkezdeki yöneticiler şaşkınlık yaşıyor.
Gelis, ardından da “sürdürülebilirlik” konusu üzerinde durdu:
- Biz kendi içimizde bu konu üzerinde çok duruyoruz. Başka şirketlerin de bu yönde çabaları olduğunu görüyorum. Belki bir “İstanbul Kulübü” kurup, “sorumlu büyüme, sürdürülebilir büyüme” konusunda daha önemli adımlar atmanın yollarını arayabiliriz.
Aslında Siemens Türkiye’nin üzerinde durduğu “mobil ofis”e geçme konusunda çeşitli şirketlerin çabalarını biliyoruz. “Mobil ofis” formülü de, “sürdürülebilirlik” hedefinin ayaklarından birini oluşturuyor...
İşe gidiş-dönüş trafiği azaldıkça, yollara çıkan araç sayısındaki artış yavaşlar, hava kirletme temposu da bundan olumlu yönde etkilenir...
Gelis, “İstanbul Kulübü” önerisini ortaya koyarken şu noktanın altını çizdi:
- Bu işi siyasetten uzak tutalım...
Artık seçim bitti, yeni döneme adım attık... Hükümet kurulduktan sonra, gündem maddelerinden biri de “Sürdürülebilirlik” olabilir mi?
Rüzgar türbini için alt tedarikçi gerek
SIEMENS Türkiye CEO’su Hüseyin Gelis’e, rüzgar enerjisine dönük yatırımların arttığını anımsattım:
- Siemens, Türkiye’de rüzgar türbini üretmeye gelir mi?
- Alt tedarikçi konusunda sıkıntı yaşayabiliriz.
- Rüzgar türbinlerinin bazı parçalarını üretenler var Türkiye’de.
- Henüz bizim aradığımız standartta değil. Ancak, bu konuda daha yakından çalışmamız gerektiğini düşünüyoruz.
Sonucu cuma akşamı gördüler
SANAYİ ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün’le geçen salı seçim bölgesi Kocaeli’nde buluştuğumuzda şu mesajı verdi:
- Partiyi kurduğumuzdan beri 2 ayda bir “vatandaşın beklentisi” yoklamaları yaptırıyoruz. Böylece vatandaşın bizden ne beklediğini, yaptıklarımızın yansımasını görebiliyoruz.
Ergün, anketlere de değindi:
- Farklı araştırma şirketlerine seçim anketleri de yaptırdık. Büyük olasılıkla 10 Haziran Cuma akşamı seçimin sonucunu üç aşağı beş yukarı tahmin edebilecek noktada oluruz.
- Nedir görünen oran?
- Yüzde 48-49 gibi görünüyor.
- Ya CHP?
- Yüzde 25-26 gibi...
- MHP ne görünüyor?
- Yüzde 12-13 dolayında...
Işın Çelebi, Özak’a destek vermek istedi
SEÇİMDEN 2-3 gün önce Galatasaray eski Başkan Adnan Polat’ın şu sözü gündeme bomba gibi düştü:
- Galatasaray’da CHP kazandı...
Polat, bu yorumuyla Galatasaray camiasının önde gelen isimlerinden Kıraça Holding’in patronu, Koç Ailesi’nin damadı İnan Kıraç’ın, “CHP birinci parti olur” tahminine gönderme yaptı.
Galatasaray’ın eski başkanlarından Faruk Süren de Polat’a sert yanıt verdi:
- Galatasaray’daki en büyük CHP’li Adnan Polat’tır...
Bu tartışma, spordan sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak’la Trabzon’daki sohbetimizden bir bölümü anımsattı:
- Eski bakanlarımızdan, Galatasaray’ın eski yöneticisi Işın Çelebi’yle Seyrantepe’deki Türk Telekom Arena Stadyumu’nun yapımı sırasında çok yakın çalıştık. Çok değerli bir insan. Bana seçim çalışmalarım sırasında yardıma gelmek istedi.
- Neden?
- Bizim Galatasaray’a stadyum yapımı konusunda verdiğimiz desteği en yakından bilen kişi Işın Çelebi’dir.
- Sizin yanıtınız ne oldu?
- Kendisine teşekkür ettim ve “Zahmet etmeyin” dedim.
Geçmişte CHP’den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olan Adnan Polat, kendisini devirenlere, “Galatasaray’da CHP kazandı” diye yükleniyor...
Polat’la birlikte yönetim kurulunda görev yapan Işın Çelebi de, AK Partili Özak’ın Trabzon’daki seçim çalışmalarına yardıma gitmeye soyunuyor...
AK Parti, bir stadyumla, Polat ve Çelebi’nin sempatisini kazanmış görünüyor...
Paylaş