Paylaş
Hasan Basri Göktan, hisse yapısıyla ilgili sorular üzerine önce Kazakistan’ın ortaklık durumuna açıklık getirdi:
- Biz bankamızın yüzde 33 hissesini Bank Turan Alem’e (BTA) satmıştık. BTA, 2008 krizinde sıkıntıya girdi. Devlet bankaya kaynak aktardı. Banka aslında devletin oldu. Ancak, uluslararası piyasalarda itibar kaybı gündeme geldiğinden Kazakistan’a, “Biz BTA’nın ortaklığının bitmesini istiyoruz, bir çözüm bulun” dedik.
- Nasıl bir çözüm?
- Kendilerine, Kazakistan’ın başka yolla ortaklığını sürdürebileceğini söyledik. Bu gerçekleşmediği takdirde hisselerimizi geri almaya da hazır olduğumuzu bildirdik. Bunun üzerine söz konusu hisseleri Kazakistan Hükümeti Varlık Fonu Samruk Kazyna devraldı.
Kazakistan’ın Şekerbank’a semaye artırımları dahil 450 milyon dolar koyduğunu vurguladı:
- Biz satışı yaparken Şekerbank’ın hisse başına piyasa değeri 2-3 lira düzeyindeydi. Satışı hisse başına 10 liraya gerçekleştirdik. Çağrıyı da bu düzeyden yaptılar. Pancar Kooperatifi de hisse başına 10 lira aldı.
Şekerbank Munzam Sandığı’nın üye sayısının 6 bin 500 olduğunu kaydetti:
- Munzam Sandığın sahip olduğu banka hissesi oranı yüzde 34. Ayrıca bir de Şekerbank Sosyal Güvenlik Sandığı var. Bu sandığın elindeki hisse oranı da yüzde 9.5. Bu arada yüzde 32’yle halka açıklık oranı yüksek bankalar arasındayız.
Sosyal Güvenlik Sandığı’ndan söz edince, bu konuda tanınan süreyi anımsattı:
- Bu tür emeklilik sandıklarının Sosyal Güvenlik Kurumu’na devriyle ilgili süre dolmak üzereydi. Bakanlar Kurulu bir yıl daha süre verdi. Bir yılın sonunda Şekerbank Sosyal Güvenlik Sandığı da benzerleri gibi varlıklarıyla birlikte Sosyal Güvenlik Kurumu’na devrolacak.
- Devrolacak varlıklar arasında Şekerbank’ın yüzde 9.5’lik hissesi de var mı?
- Hayır. Sosyal Güvenlik Sandığı’nın tüzel kişiliği sürecek. O tüzel kişilik, Şekerbank’ın yüzde 9.5’lik hissesini de temsil edecek.
- Her iki sandığın üyeleri bankadan memnun mu?
- Herkesin yüzde 100 memnun olduğu bir düzeyi yakalamak mümkün değil. Özellikle Sosyal Güvenlik Sandığı’nın emekli üyeleri sıklıkla, “Emekli maaşlarımızı yükseltin” talebinde bulunur. Oysa, her iki sandıktan ellerine geçen emekli aylığı normal SGK’lının iki katı düzeyini bulur.
Buradan bankanın dışa dönük hedeflerine uzandı:
- Yurtdışında fırsatlara bakıyoruz. Önümüze çıkacak fırsatları değerlendireceğiz.
- Planlarınız arasında banka satın almak da var mı?
- Yurtdışında banka satın alma, kendi şubelerimizi açma, bir bankaya ortak olma gibi seçeneklerin hepsine bakıyoruz.
Kanun ilk değiştiği zaman epey tartışma yaşandı, ancak bankaların emeklilik sandıklarının SGK’ya devri konusu kapıya dayandı.
Devir işi benzeri durumdaki tüm banlar için de Göktan’ın yansıttığı sakinlikte gerçekleşebilecek mi?
Nakit akışına dayalı kredide evde beslenen inek de hesaba katılır
ŞEKERBANK Genel Müdürü Meriç Uluşahin, bir süredir uyguladıkları “Nakit Akışına Dayalı Kredi”nin küçük esnafın işine çok yaradığını belirtti:
- Normalde tüketiciye bile kredi verilirken kayıtlı düzenli gelirine bakılır. Ona göre limit verilir. Nakit akışına dayalı kredide durum farklıdır. Müşterinin tüm cari harcamalarını inceleriz. Bunları nereden karşıladığına bakarız. Kayıtlarda görünmeyen gelirlerini de dikkate alırız.
- Nedir bu kayıtlarda olmayan gelirler?
Hasan Basri Göktan yanıtladı:
- Örneğin esnafın eşi evde birşeyler üretiyor olabilir. Evlere temizliğe gitmesi söz konusudur. Bu incelemeler sırasında evde beslenen bir-iki inek de dikkate alınır.
Parayı taşıyan görevli kahvede oyuna takıldı bankası cezayı ödedi
FORUM İstanbul-Hedef 2023 konferansında Forum Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Canevi ile Şekerbank Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Basri Göktan’ın birlikte yönettiği bir “nostalji” oturumu gerçekleşti.
Oturuma eski bakanlardan Kaya Erdem ve Ekrem Pakdemirli, Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Özyeğin, bankacı Tayfun Bayazıt ile Merkez Bankası eski başkan yardımcılarından Ercan Kumcu katıldı. Kumcu, bankalararası para piyasasının 1986’da kurulduğu günleri anımsadı:
- Bankalar birbirlerine gecelik borç verirken karşılıklı güvensizlik içindeydi. Bunun üzerine, Merkez Bankası’nı devreye soktuk. Alan ve satan taraf Merkez Bankası oldu. O gece fazla parası olan banka, Merkez Bankası’na verir, karşılığında faizini alır. Paraya ihtiyacı olan banka da Merkez Bankası’ndan alır, karşılığında faizini öder.
Ardından ilginç bir örnek anlattı:
- İsmet Alver’in başında bulunduğu banka, Merkez Bankası’na gecelik para satışı işlemi yapmıştı. Ancak, para takasın kapandığı saate kadar Merkez Bankası’na ulaşmadı. Banka cezalı duruma düştü. Durumu öğrenen İsmet Alver aradı, “Bizim parayı taşıyan arkadaş kahvehanede oyuna dalmış, o nedenle zamanla ulaştıramamış” dedi ama cezayı ödemekten kurtulamadı.
Paylaş