Devlet şirketi, camiye halı ve kablosuz mikrofon alır mı

EREĞLİ Demir Çelik Fabrikaları’nın (Erdemir) yüzde 49’unu 3 milyar dolara satın alan Oyak Grubu’nun atadığı yöneticiler şirketin kayıtlarını incelemeye başladıklarında bazı harcamalara şaşırdı.

Erdemir’in önceki yönetimi, neredeyse çevre ilçelerdeki tüm camilerin imamlarını "kablosuz mikrofon"a kavuşturmuş, birçok camiye de halılar almıştı.

O dönemde kamu payının çoğunlukta olduğu Erdemir’de bu tür harcamalar yapılmış olması, Oyak Grubu’ndan giden yöneticilere garip geldi.

Harcamalar araştırılırken, ortaya bir "Kamusal Sosyal Sorumluluk Fonu" (KSS) çıktı... Geçen dönemdeki Erdemir yöneticileri, söz konusu fon üzerinden tam 15 milyon YTL harcama yapmışlardı.

Erdemir’deki "Kamusal Sosyal Sorumluluk Fonu"nun 6-7 milyon YTL’lik bölümü, genel müdürün doğrudan belirlediği harcamalara ayrılmıştı. AKP’li belediyelerle daha da yaygınlaşan, ramazan aylarında doruk noktasına ulaşan "evlere gıda kolisi yardımı" sistemi, geçen yönetim döneminde Erdemir’i de içine almıştı.

O dönemdeki genel müdür, siyasi bir görevi varmışçasına evlere giden her kolinin içine kendi kartını koyuyordu.

Erdemir’i devralan Oyak Grubu ekibi bu harcamaları inceler ve irdelerken, ilçenin önde gelen bir bürokratından, "yakıt hatırlatması" içerikli bir mektup aldı. Bürokrat mektupta, "Her yıl olduğu gibi bu kış da konutumuzun yakıtının tarafınızdan temin edilmesini bekliyoruz" diyordu.

Oyak Grubu ekibinin ilk yaptığı iş "KSS" harcamalarını elden geldiğince kısmak oldu. İlçedeki bazı yoksul ailelere gıda yardımının sürdürülmesi benimsenirken, kısıntı kapsamına bürokratın konutunun yakıtı da girdi.

Bunun üzerine bürokrat, Erdemir’in "ara dönem genel müdürü"nü aradı: "Sayın genel müdür nasılsınız? Bir çay-kahve içmeye gelmez misiniz?"

Genel müdür bürokrata teşekkür etti: "Çaba gösteririm efendim..."

Ancak, söz konusu genel müdür, bürokratın davetini yerine getiremedi. Bürokrat bunun üzerine bir mektup daha yazdı, yakıt sorununun çözülmesini istedi. Genel müdür, bürokratın konutunun yakıtını sağlamanın Erdemir’in görevi olmadığını açıklayan bir yanıt verip konuyu kapattı.

Cuma günü Oyak Genel Müdürü Coşkun Ulusoy, yardımcıları Aydın Müderrisoğlu ve Ergün Okur’la Erdemir Genel Müdürü Oğuz Özgen’e konuk olup, tesislerde hızlı bir tur attıktan sonra İstanbul’a dönerken "Devlet şirketi camilere halı ve kablosuz mikrofon dağıtmalı mı?" sorusuna yanıt aradım.

Erdemir tesisleri ve lojmanlarıyla başlı başına ilçe gibi... İçinde çok güzel camisi, yerine göre mescitleri de var. Oradaki caminin ve mescitlerin bakımı Erdemir’in görevleri arasında yer almalı...

Hadi diyelim Ereğli ilçesindeki bazı imamların ricaları da kırılamaz, onlara da destek verilebilir... Peki, çevre ilçelere, Alaplı’ya, Akçakoca’ya ve diğerlerindeki camilere kadar uzanmanın alemi var mı?

Özel bir şirket istediği kişi ve kuruma yardımda bulunabilir... Ama devlet kurumunda, yönetenin siyasi kimliğine göre "kamusal sosyal sorumluluk harcaması" yapılması pek uygun düşmez...

İyi bayramlar...

İmam efendi şimdi de benim müşterim arttı

ZONGULDAK’ın Ereğli ilçesinde, Erdemir’in sahibi olduğu, ancak kiracı tarafından işletilen bir "şehir kulübü" var. Bu kulüpte isteyen yemek yiyor, isteyen içkisini de içiyor.

Erdemir yönetimi AKP Hükümeti tarafından belirlenip, partiye yakın isimler ağırlık kazanınca, ilçede camilere gidenlerin sayısında yoğun bir artış olmuş.

Şehir kulübüne gidenlerin sayısı ise çok azalmış. Öyle ki işletmeci iflas noktasına yaklaşmış, işi tasfiye etmeyi düşünmeye başlamış.

İşte tam bu sırada Erdemir’in özelleştirilmesi ihalesi, şehir kulübünü işleten kiracının imdadına yetişmiş. Erdemir’i Oyak Grubu alıp, AKP’ye yakın yöneticileri görevden alınca, ilçedeki cami-şehir kulübü dengesi yeniden değişmiş.

Şehir kulübü canlanmış, camiye gidenlerin sayısında azalma olmuş. Şehir kulübünün işletmecisi ilçenin önde gelen camisinin imamıyla ilk karşılaştığında şaka yollu takılmış: "Gördün mü imam efendi, geçen dönem senin müşterin çoktu, şimdi de benim müşterilerim arttı..."

Erdemir’i Oyak’ın alması, Ereğli ilçesinin nüfus yapısını da değiştirdi? Eğer değiştirmediyse Ereğli camilerinin "doluluk oranı"nın Erdemir yönetimine göre değişmesini neye bağlamak gerekiyor?

Bilen var mı?

Ereğli camisinde kartvizit yarışı

ERDEMİR gezisi sırasında kulaktan kulağa anlatılan bir cami hikayesi daha ilgimi çekti... Buna göre, özelleştirme öncesinde, Erdemir’i AKP’li ekip yönetirken, bölgedeki demir-çelik tüccarlarının çoğu cuma namaz kılmak için tesislerin içindeki camiyi seçermiş.

Cuma namazının bitiminde, caminin çeşitli noktalarında Erdemir’le iş yapan, oradan mal alan tüccarların kartvizitleri bulunurmuş. Bu kartvizitleri bir görevli toplayıp, Erdemir Genel Müdürü’nü götürürmüş.

Bu yöntemle, "Sayın Genel Müdür, bakın ben namaz kılıyorum, bana öncelik tanıyın" mesajları verilirmiş...

Bazıları "işim iyi yürüsün" diye ne yöntemler buluyor değil mi?
Yazarın Tüm Yazıları