Citibank, Akbank’taki payını yüzde 10’un altına ‘toptan’ indirirse BDDK’ya sorulacak

Suzan Sabancı Dinçer, mimar Ersen Gürsel’in titiz projesiyle 3 yıl önce başlayan restorasyon çalışmalarını anlatırken heyecanlı:
- İşi Koray İnşaat yaptı. Başlangıçta plan, restorasyonun 12-14 ay kadar sürmesiydi. Ancak, manastırın bulunduğu noktadaki doğa koşulları başta olmak üzere önümüze zorluklar çıktı. Böylece restorasyon 3 yıl sürdü. Ancak, Ayışığı Manastırı’nı Cunda Adası’na, Ayvalık’a, ülkemize yeniden kazandırdığımız için mutluyuz.
- Ayışığı Manstırı’nı ev olarak kullanacak mısınız?
- Evet... Nitekim birkaç gündür Manastır’dayız. Ancak, burayı rahmetli amcam Sakıp Sabancı’nın Emirgan’daki Atlı Köşk’ü gibi planladık. Amcam, Atlı Köşk’ü müze ev gibi kullanırdı. Nitekim sonra da kendi adını taşıyan müzeye dönüştü. Biz de aynı geleneği burada sürdüreceğiz.
- Nasıl olacak bu?
- Manastırı ayakta tutmak için ev gibi kullansak da, yabancı konukları ağırlayarak, çeşitli sanat-kültür etkinliklerine ev sahipliği yaparak bölgenin ve ülkemizin tanıtımına katkıda bulunacağız. İçinde yaşanmayınca Manastırı ayakta tutmak pek kolay olmaz. Nitekim Manastırı satın aldığımız önceki sahipleri Katrinli Ailesi buradan taşındıktan sonra Manastır harabeye dönüşmüştü.
- Restorasyona ne kadar harcama yaptınız?
- Bu konuda rakam vermek istemem. Ancak, mimarımız Ersen Gürsel çok titizdir. Aslına uygun restorasyon olsun diye elimizden geleni yaptık. Hiçbir isteğine itiraz etmedik. Böylece Ayışığı Manastırı tarihteki günlerine benzer şekilde canlandı.
Manastırın restorasyonuyla yakından ilgilenen Akbank Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hayri Çulhacı’yı görünce bankanın son reklamını anımsadı:
- Tasarruf kampanyasına dönük reklam çok güzel olmuş. Ülkemizde tasarruflar çok geriledi. Artırmak için hep birlikte çaba harcamamız gerek. Nitekim hükümetimizin hedefi de bu yönde. Neyse... Aslında Ayışığı Manastırı, Cunda Adası, Ayvalık dışında birşey konuşmayacaktık.
Suzan Sabancı Dinçer, Akbank konusunu bir cümleyle açıp, sonra kapatmak istese de fırsatı yakalamışken Citigroup’u sorduk:
- Citigroup, elindeki Akbank hisselerini satacağını açıkladı. Bu, sizin için sürpriz oldu mu?
- Pek sürpriz sayılmaz. Çünkü, Basel 3 kurallarına uymak için bazı adımlar atması gerekiyordu. Bunlar arasında Akbank hisselerini satmak da yer alabilirdi. Nitekim, bu yönde açıklama yaptılar. Ancak, tümüyle satıp çıkmak gibi bir düşünceleri yok. Yüzde 20 olan hisselerini yüzde 10’un altına çekecekler.
- O hisseleri siz almayı düşünüyor musunuz?
- Citigroup henüz niyet açıkladı. Satış işlemini ne zaman, hangi fiyattan yapacaklarını bilmiyoruz. Önce onu görmemiz gerekiyor.
- Günü geldiğinde size teklif etmek gibi bir zorunlulukları var değil mi?
- Elbette... Anlaşmamız öyle. Satacakları gün geldiğinde, “Biz şu fiyata satmak üzere müşteri bulduk. Aynı fiyata almak ister misiniz?” diye bize sormak durumundalar.
- Yanıtınız hemen, “Başkasına satma, biz alacağız” olur mu?
- O günkü koşullara bağlı...
- Akbank’a 3’üncü blok ortağın girmesini ister misiniz?
- Citigroup, söz konusu hisseleri daha küçük dilimler halinde de satabilir. Ancak, yüzde 11-12’sini toptan, blok halinde bir başkasına satmaya kalkarsa, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’ndan (BDDK) da izin almak durumunda.
- Geçen döneme bakınca, siz
Citigroup’un ortağınız olmasından memnun musunuz?
- Oldukça memnunuz. Onların deneyimlerinden çok yararlandık. Zaten tümüyle çıkmayacakları için yine birbirimizden yararlanmayı sürdüreceğiz.
Citigroup, hemen yarın satmaya kalksa, Akbank’ın yüzde 10’u 1.5 milyar dolara denk geliyor. Sabancı Ailesi, o hisseleri yeniden almak için böyle bir kaynağı kullanmayı düşünür mü?
O gün geldiğinde göreceğiz...

2 bin 700 zeytin ağacını kurtardık çevrecilerle aynı saflarda bulunuyoruz

SUZAN Sabancı Dinçer, Cunda Adası’nın kuzey ucunda bulunan Ayışığı Manastırı’nın 170 dönümlük araziyle birlikte kendilerine geçtiğini belirtip, ekledi:
- Manastır’ın çevresinde 2 bin 700 zeytin ağacı vardı. Çoğu artık neredeyse kuruma aşamasına gelmişti. Manastır’ı aldığımızdan itibaren ağaçları canlandırmaya çaba harcadık. Hepsi yeniden ürün verebilecek noktaya geldi.
- Siz Manastır’ı aldıktan sonra tepkiyle karşılaştınız mı?
- Kuşkuyla yaklaşanlar olsa da Ayvalıklılar bizi çok sıcak karşıladı. Bizim de Ayvalıklı olmamıza vesile olan Ümit-Cem Boyner ve Alev-Halis Komili’ye teşekkür ediyorum.
Ardından şu noktanın altını çizdi:
- Biz, kuşkuyla yaklaşan çevrecilerle aslında aynı saflardayız. Cunda’ya, Ayvalık’a çevreyi tahrip etmeye değil, aksine canlandırmaya geldik. Nitekim 2 bin 700 zeytin ağacını ölmekten kurtarmamız da bunun göstergesi.
- O ağaçlardan elde edeceğiniz zeytinden yağ üretmeyi düşünüyor musunuz?
- Ticari amaçla böyle bir işe girişmeyiz. O zeytinleri yağ yaptırıp Ayışığı Manastırı’nın hediyesi gibi çevremize, dostlarımıza dağıtırız.

Biz burayı korumakta zorlandık aslına uygun hale getirmişsiniz

SUZAN Sabancı Dinçer-Haluk Dinçer çiftinin Ayışığı Manastırı’ndaki ilk davetlerine Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Rahmi Gencer, Muhtar Kent’in kuzenleri Salih Madra, Sezai Madra ile manastırın önceki sahibi aileden Fazıl Katrinli de katıldı.
Fazıl Katrinli, bir dönem Uzanlar’ın da Manastır’a talip olduğunu anımsatıp, Haluk Dinçer’i kutladı:
- Ayışığı Manastırı gerçekten aslına uygun şekilde restore edilmiş.
Sonra ailesine Manastır’ın verildiği günlere döndü:
- Burası mübadele döneminde dedemlere verilmiş. Babamdan sonra buraları fazla koruyamaz olduk. Hele SİT alanı ilan edildikten sonra dokunamaz hale geldik. Koruma amaçlı olarak çevreye çit bile çekemedik. Zamanla buradan taşınmak zorunda kaldık. Biz taşınınca iyice sahipsiz hale geldi ve günden güne eridi.

Ben taş evi yaptırmak için 6 yıl uğraştım hedefim Akademik Köy’e dönüştürmek

SABANCI Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, 40 dakikalık tekne yolculuğuyla Ayışığı Manastırı’na ulaştığımızda bizi karşılayan Suzan Sabancı Dinçer’e sarıldı:
- Tekne yaklaşırken Ayışığı Manastır’ını izlerken gözlerim doldu. Çok güzel iş çıkardınız.
Araya girdim:
- Siz daha eski Ayvalıklı sayılırsınız Güler Hanım.
- Ben de Alev-Halis Komili sayesinde Ayvalıklı oldum. Pateriça Köyü’ndeki taş evi yaptırmak için 6 yıl uğraştım. Zamanla köyümdeki alanımı genişlettim.
- Planınız nedir?
- Burada Sabancı Üniversitesi’ne bağlı bir Akademik Köy oluşturmak istiyorum.
Sakıp Sabancı Müzesi Müdürü Nazan Ölçer ile Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi (AİMA) Kurucu Başkanı Prof. Filiz Ali, bu planı destekledi:
- İnşallah köy sakinleri karşı çıkmaz, bu planınız gerçekleşir...
Güler Sabancı, amacının köyü izole bir bölge haline getirmek olmadığını vurguladı:
- Köy, buradaki insanlarla birlikte bir anlam taşıyor...

Koç: Ayışığı Manastırı’nın harabeye dönüşünü gördüm

KOÇ Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç, 30 yılı aşkın bir süredir Ayvalık’a yolunun sıklıkla düştüğünü vurguladı:
- Burada iki göz bir evim var. Orada kalırım. Grubumuzun marinası var. 30 yıl boyunca Ayışığı Manastırı’nın harabeye dönüşünü bizzat gördüm. Bir ara ben de burayı almayı düşündüm, sonra vazgeçtim. Suzan Sabancı Dinçer-Haluk Dinçer çiftini kutluyorum. Manastır’ı hayata döndürmüş oldular.
- Siz The Coca-Cola Company CEO’su Muhtar Kent’in babası Necdet Kent adına buradaki değirmeni kütüphaneye dönüştürdünüz. Arada orada da konaklıyor musunuz?
- Arada uğrayıp, kalıyorum.
- Ayvalık’ta başka neler yapıyorsunuz?
- Bir kiliseyi aldık, onarıyoruz. Buradaki tarihi-kültürel varlıkları alıp, ayağa kaldıranları kutlamak, başkalarını da teşvik etmek lazım.

Papaz mektebindeki günlerimi anımsadım

SUZAN Sabancı Dinçer-Haluk Dinçer çiftinin Ayışığı Manastırı’ndaki ilk yatılı konukları arasında dDf’in ortağı Prof. Esra Ekmekçi ve eşi de vardı. Haluk Dinçer’e Ayışığı Manastırı’ndaki ilk gecelerinde ne hissettiklerini sordum:
- Ben Papaz Mektebi’nden (Saint Joseph Lisesi) mezunum. Oradaki günlerim aklıma geldi.
- Çocuklarınız nasıl buldu?
Suzan Sabancı Dinçer yanıtladı:
- Onlara buranın doğası çok iyi geldi, sevdiler...