Büyükdere’de trafiği yeraltına indirmek benim projem Hamdi Bey
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
KOÇ Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç’un çalışma hayatındaki 50’nci yılının kutlandığı gecede Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın’ı gören İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş takıldı:
Hamdi Bey, bizim karşı çıktığımız havasını vermişsiniz ama Büyükdere Caddesi’nde trafiği yeraltına indirmek asıl benim projem.
- Sayın Başkan, Levent Loft-Bahçe’nin tanıtımı sırasında bölgedeki trafik sorununa dikkat çektim. Trafiğin yeraltına indirilmesinin bölgeyi rahatlatabileceğini söyledim. Proje çizdirmeyi teklif ettiğimi de belirttim. Bazı gazeteciler bürokratlarınızla görüşmüş, onlar da karşı çıkmışlar.
Hamdi Bey, ben "O benim projem" diyorum, sen bürokratların karşı çıktığını söylüyorsun. Asıl Büyükdere’de trafiğin yeraltına inmesini düşünen, planlayan, savunan benim.
Araya girdim:
Hamdi Bey, bu durumda Garanti Bankası binasından Sapphire’e kadar trafiğin yer altına indirilmesi hayaliniz gerçek olacak gibi.
- Umarım öyle olur...
Peki, projeyi siz mi yapacaksınız?
- Ben proje çizdirebileceğimizi söylemiştim...
Hazır Sayın Topbaş da buradayken belki işi bağlarsınız...
Diyalogu izleyen İstanbul Valisi Muammer Güler de tekrarladı:
Var mısın, yok musun Hamdi Bey?
- O soruyu benim sormam lazım. Yarışmada da teklifi yapan Hamdi Bey’dir...
Yine araya girdim:
Hem belediye, hem de siz istiyorsunuz, o zaman çözüm yakın diye düşünülebilir mi?
- Onu ben bilmem, belediyenin kararına bağlı...
Topbaş, o sırada başka bir konukla sohbete döndü... Hamdi Akın’a, kafasındaki projenin maliyetini sordum, 20 milyon dolar dolayında olabileceğini hesapladı.
Akın’ın kafasındaki plan gerçekleşirse, Büyükdere Caddesi’nin bir bölümünde trafik yolun altından işleyecek. Yolun üstü yayalara açık olacak.
Doğuş Holding’le ortaklaşa İstinye Park’ı yapan Zafer Kurşun-Zafer Yıldırım ikilisi, bölgedeki trafik akışını rahatlatmak için bağlantı yollarını kendileri üstlendi. 20 milyon dolar düşünüp, 30 milyon dolarlık harcadı.
Şimdi Topbaş, "Büyükdere Caddesi’nin en işlek noktasında trafik alta inmeli" diyor. Bölgede proje sahibi Hamdi Akın’la aynı görüşte birleşiyor...
İş, düğmeye basma yöntemine kalıyor...
Çinli Chery’yle inşallah bir çocuğumuz da olacak
MERMERLER Otomotiv’in, distribütörü olduğu Çinli otomobil markası Chery için düzenlediği gece... Mermerler Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Mermer, Chery’yle aralarındaki distribütörlük anlaşmasını evliliğe benzetti: "İnşallah bir çocuğumuz da (Türkiye’de yatırımı kastediyor) olacak."
Yüksel Mermer, 2006’da Chery’nin ilk modellerini sergilemeye getirip, ithalat izni beklediği günlerde, "Chery geliyor Chery, bütün markalar biraz geri" diyordu. Chery’nin Başkan Yardımcısı Zhou Biren de şimdi, "Türk tüketicisi ne kadar çok Chery alırsa, yatırıma o kadar yaklaşırız" mesajıyla bastırıyor.
İthalat kapısından giren Chery gerçekten yatırıma da gelir mi?
Hak-İş kimsenin emrinde değil
GEÇEN perşembe sabahı Ankara’da uçaktan inerken Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu’yla karşılaştım: "TÜSİAD toplantısına katılmayışımızı yanlış yazıyorsunuz. Aradım, telefonuma geri dönmediniz."
Uslu, Türk Sanayici ve İşadamları Derneği’nin Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Başkanı Kemal Derviş’i konuk ettiği Yüksek İstişare Konseyi toplantısı sonrası yazımdaki, "İki işçi sendikası liderine birileri TÜSİAD, Derviş’i Türk siyasetine döndürmek istiyor, alet olmayın mı demişti" cümlesine kızmış.
Dönüşte yazılı açıklamasını da masamda bulduğum Uslu, "Hak-İş kimsenin emrinde değildir" diye söze girip, yüklenmiş: "Doğan Medya Grubu’nda çalıştığınız için Arzuhan Doğan Yalçındağ size kolay ulaşabilir. Bizim görüşümüzü merak etmeli, telefonumuza dönmeliydiniz."
Uslu, gönderdiği faksa eklediği 18 Haziran tarihli açıklamasında, "Yeni Anayasa konusunda Hak-İş ve TÜSİAD’ın da dahil olduğu birçok sivil toplum örgütünün oluşturduğu platform çalışmalar yapmış ve benzer çalışmalar sürmektedir. Bunlara hız kazandırıp, sonuçlandırmak, alternatif çalışmalar başlatmaktan daha sağlıklı olur" mesajıyla TÜSİAD’ın davetini reddettiğini ortaya koymuş.
Salim Uslu’nun bu açıklaması sayfamızda haber oldu, sözünü ettiği yazımda da yer aldı. Uslu, 20 Haziran tarihli açıklamasında da, "Tavrımızı Kemal Derviş’e indirgemeyin" diye çıkışıp, TÜSİAD’ın Anayasa Konvansiyonu’yla parlamentoyu dışladığı iddiasında bulunmuş.