Alman gazeteci Mey İçki’nin CEO’suna sordu: Müslüman mısın

- Galip, Handelsblatt’ta seninle ilgili geniş bir haber yayınlanmış.
Mey İçki’nin CEO’su Yorgancıoğlu yanıtladı:
- Bu sabah görüşme yaptık. Demek ki hemen yayına koymuşlar...
Ertesi sabah kaldığımız otelin Türk personeli elinde Handelsblatt Gazetesi’nin ekonomi sayfası, koşarak Galip Yorgancıoğlu’na yöneldi:
- Gördünüz mü, ekonomi sayfasında manşet olmuşsunuz. Bunu size ayırdım.
Otelden ayrılıp, havaalanına doğru giderken Yorgancıoğlu’yla gazetedeki haber üzerine konuştuk:
- Gazeteci bana, “Müslüman mısın?” diye sordu.
- Yanıtınız ne oldu?
- Müslüman olduğumu belirtip ekledim: İnancım, Allah’la benim aramda.
Yorgancıoğlu, ilk rakı içme anısını anlatmış, muhabir de yansıtmış:
- 15 yaşındaydım. Dayımla bir gün yemeğe gittik, rakıyı doldurup bana uzattı. Çekinerek içtim. Eve dönünce babama, “Bugün ilk kez rakı içtim” diye anlattım.
- Babanız size fırça attı mı?
- Benden çok dayıma kızdı, “Onun çocuğu 15 yaşına geldiğinde ben de rakı içmesine vesile olursam bakalım ne diyecek” şeklinde tepki gösterdi.
- Alman gazetecinin size yönelttiği sorular arasında dikkatinizi çeken başka ne vardı?
- “Türkiye’de alkollü içki satışı yasak mı?” diye sordu.
- Neden?
- Nüfusumuzun ezici çoğunluğunun Müslüman olması nedeniyle bu soruyu yöneltmiş olmalı.
- Ne yanıt verdiniz?
- Alkollü içki üretim ve pazarlamasının yasak olmadığını anlattım.
- Bazı sınırlamalardan da söz ettiniz mi?
- Alkollü içki reklam ve tanıtımına dönük kısıtlamalardan, bu kısıtlamaların artırılması planlarından bahsettim.
Ardından Almanya’da yaptıkları tanıtımı örnek gösterdi:
- Türkler’in yoğun olduğu bölgede kurduğumuz sahneyi, meydandaki rakı satış noktalarını, meydana oturttuğumuz koca rakı şişesini gördünüz. Böyle bir tanıtımı Türkiye’de yapmamız mümkün değil.
Avrupa’da en çok Türk, Almanya’da yaşıyor... Türkiye’ye gelen turistte Almanya başı çekiyor... Yani, Türkiye’yi en iyi Almanlar’ın bilmesi gerekiyor...
Buna rağmen Alman gazeteci, “Müslüman ülkesiniz, alkollü içki yasak değil mi?” diye soruyor...
Belki de bu durum, son 8 yılda yaşanan “mahalle baskısı” tartışmalarından kaynaklanıyor...

Almanya’da satılan şarapların çoğu 2 Euro’dan ucuz

BERLİN’deki büyük zincir marketlerden birine girip alkollü içki reyonuna, rakıların konulduğu bölüme baktık. Sonra şarap raflarına göz atarken, Mey İçki CEO’su Galip Yorgancıoğlu’na sordum:
- Raflarda Türk şarabı var mıdır acaba?
- Pek mümkün değil...
- Neden?
- Bakın, fiyatları ne kadar düşük...
Mey İçki’nin Orta Avrupa Distribütörü Drinks&Food’un patronu Michael Bouchette bir noktanın altını çizdi:
- Almanya’da satılan şarapların yüzde 60’ının fiyatı 2 Euro’yu geçmez...
Galip Yorgancıoğlu iç çekti:
- Bizim 2 Euro’yu geçmeyen fiyatlarla rekabet etmemiz mümkün değil. Bunu ancak
özel ihracat desteğiyle
yapabiliriz.
Hadi Türkiye’de vatandaşı alkollü içkiden uzak tutmak için “yüksek vergi”yi benimsedik diyelim...
Türk rakısı ve şarabına daha fazla ihracat şansı yaratılamaz mı? Bunun için formüller bulunamaz mı?

İhracatta ÖTV ve KDV yok ama yine de ayrı destek gerekiyor

DEVLET Bakanı Zafer Çağlayan, yazarımız Şükrü Küçükşahin’in de izlediği Hong Kong seyahati sırasında aradı:
- Sen şarap sektörüyle yakından ilgileniyorsun. Hong Kong, Türk şarap sektörü için önemli bir pazar haline gelebilir. Buraya yönelmeleri için özel çalışma yaptıracağım.
Bu telefon görüşmesi sonrası “İstanbul Kadeh Kaldırıyor” programı çerçevesinde Doluca Yönetim Kurulu Üyesi Sibel Kutman Oral’la buluştuk. Çağlayan’la görüşmemizi aktarıp, sordum:
- İç pazarda vergi yükü sıkıntınızı biliyoruz. İhracata yönelme konusunda önünüzde vergi engeli gibi birşey var mı?
- Vergi engeli yok. İhracatta ÖTV ve KDV’den muhafız.
- Öyleyse ihracata yüklenebilirsiniz.
- Pek kolay değil.
- Neden?
- Çünkü bizim maliyetlerimiz yüksek. Örneğin, şişe, mantar, fıçı gibi şeylerin çoğu ithal. Dünya şarap pazarında öne çıkan ülkelerin bir çoğunda ihracat destekleri var. Bizde de olursa, ihracatı artırabiliriz.
- Fındık, deri gibi ürünlerde tanıtın grupları kuruldu. Şarap sektörü de bunu yapsa...
- Wines of Turkey adlı platformumuz aynı amacı taşıyor. Dışardaki fuarlara Türk şarap sektörü olarak birlikte gidiyoruz.
Hükümet böyle bir desteği verir mi bilmem ama şarap sektörünün ihracata daha çok kafa yormasında yarar var...

Türk marketine ‘mahalle baskısı’nı yerinde gördüm

MEY İçki CEO’su Galip Yorgancıoğlu, Dış Ticaret Müdürü Müge Çevik ve Orta Avrupa Distribütörü Drinks&Foods’un patronu Michael Bouchette ile birlikte Berlin’de büyükçe bir Türk marketine girdik.
Kasanın bulunduğu noktadaki rakı rafı dikkatimi çekti. İşletmeciye sordum:
- Alkollü içki olarak sadece rakı mı satıyorsunuz?
- Aslında alkollü içki raflarımız vardı. Cemaatlerden, “Alkollü içki satarsanız, sizden alışverişi keseriz” uyarısı aldım. Bunun üzerine kaldırdım.
- Rakılar kalmış ama...
- Onları da kaldırmıştım ama Mey İçki’nin temsilcileri çok rica ettiler, onun üzerine riski göze alıp rakıları rafta bıraktım.