Ben utandım doğrusu

Geçtiğimiz mart ayında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Kraliçe II. Margrethe ve ailesi onuruna akşam yemeği verdiği Palmiye salonunda düzenlenen Klasik Türk Müziği konserinden sonra içecek ikramı olduğunu sanarak salonun bir köşesine kurulan masaya yönelen davetliler, meyve suyu ve sudan oluşan içecekler karşılığında kendilerinden 35’er kron (5’er Euro) talep edilince şaşkına döndüler.

Cumhurbaşkanlığı Klasik Türk Müziği Korosu ve TRT sanatçılarının verdiği 1 saat 20 dakikalık konser ayakta alkışlandı.

Konser boyunca bazı diplomatlar ve eşleri, Türk işadamları uyuklarken, bazıları da konseri cep telefonlarına kaydettiler.

Büyükelçi Mehmet Dönmez, davetlilerden para talep edilmesini cep telefonuma gönderdiği “otel kendisi bar kurmuş” mesajıyla izah etmeye çalıştı.

40 yıldır Danimarka’da gazetecilik yapıyorum. Çok sayıda büyükelçi ile yakın ilişki ve işbirliği içinde olduk.

Onur Öymen, Baki İlkin, Faruk Loğoğul, Fügen Ok, Berki Dibek daha niceleri, benzeri sosyal ve kültürel faaliyetler düzenlediler. Her faaliyetin ya ardından ya da öncesinde davetlilere yiyecek ve içecek ikramlarında bulunuldu ama hiç para talep edileni olmadı.

TRT sanatçıları Melihat Gülses, Dilek Türkan ve Faruk Salgar’ın Klasik Türk Müziğinden sundukları eserleri büyük bir zevkle dinleyen davetliler, 1 saat 20 dakikalık konser sonrasında susuzluklarını gidermek için salonun köşesine sunulan masaya yöneldiler.

Çoğunluk kendilerinden para talep edilince “Büyükelçilik bu kadar lüks ve ünlü bir otelde konser vermek için büyük para harcayabiliyor da davetlilerden bir içeceği mi sakındı?” şeklinde tepkilerde bulundu.

Bazıları içecek masasında kendilerinden para talep edilince, mahcup vaziyette, üzerlerinde para olmadığını ancak hemen bulup getireceklerini ve hesabı ödeyeceklerini söylediler ve öyle de yaptılar.

Onlar adına ben utandım doğrusu. Madem içecekler paralı olacaktı neden insanlara duyuru yapılmadı? Madem otel kendisi bar kurdu neden o masa salonun içine kuruldu? İnsanlar para ödeyecek olduktan sonra hemen salonun dışında bulunan bardan sipariş verip, ayakta olmak yerine insan gibi bir koltukta oturup içeceklerini keyifli bir şekilde yudumlamazlar mıydı?

Bu durumdan ben utandım doğrusu. Devlet, burada değinmek istemediğim her yere sınırsız para harcasın ama bir içecek parasını davetlisinden, daha doğrusu vatandaşından sakınsın!

d’Anleterre oteli, dünyada ne kadar ünlü sanatçı, büyük devlet adamı varsa ağırlamış ülkenin en lüks oteli. Salon kirası da ona göredir. Kopenhag’da daha pahalı bir salon olacağını sanmıyorum. Madem bu kadar para harcayıp bu salonu tutabiliyorsunuz da davetlilerden bir içeceği mi sakınıyorsunuz?

İyi ki davetli diplomatlar, yorgun oldukları için hemen konser sonrası salonu terk ederek içecek masasına yönelmediler.

Ya onlardan da para talep edilse ne olurdu itibarımız? Yakışır mıydı koskoca Türk devletine? Devletimiz adına gerçekten ben utandım doğrusu