Paylaş
Dile kolay ama yaşaması uzun. Yirmi bir senedir kulüpte, 16 yıldır Anadolu Efes Kulübü Genel Direktörü, Engin Özerhun’u sessiz sedasız gönderdiler.
Kulüp; verdiği hizmet ve katkılardan dolayı teşekkür ediyor, yaşamının bundan sonraki bölümünde başarılar diliyor. Budur işte, “Vefa İstanbul’da ünlü bir semt adıdır, bozasıyla meşhurdur.”
Ben de tam, “Engin’e söyleyeyim de bu yıl artık maç seyahatlerine yeniden başlayalım” havasındaydım.
Anadolu Efes çok kadirşinas kulüptür...
Yaşayan en büyük beyefendi Çetin Çeki ağabeyi de Antalya kuş cennetine fotoğraf çekmeye böyle göndermişlerdi. Aydın Örs, Ergin Ataman, Oktay Mahmuti ve en son Ufuk Sarıca, dişlilerinden geçtiler lacivert beyazlıların. Kullanıp atıyorlar demek yanlış olur. Alan razı veren razı. Herkes memnun ki yerinden, dönen yok seferinden. Neyse ki, “Kelepçe Alper” Yılmaz ve “İsmet paşa yönetim tarzını” bozmaz.
BiR YILDIZ DAHA KAYDI
Ama kalan sağlar bizimdir ve “show must go on.” Dört takımla Euroleague katılımına hazır mıyız? Bu yıl Berlin’de yapılacak Final Four’a kaç takımla kalırız?
Fenerbahçe’nin Ülker’i, Anadolu Efes’in Özerhun’u yok. İki büyük nasıl etkilenecek bu kayıplardan?
Yeniler, Darüşşafaka Doğuş ve Pınar Karşıyaka ne yapacaklar? Bu ligi kaldırabilecek takımlar olabilecekler mi? Darüşşafaka parayla saadet yaşayacak mı? Bayram sonrasını kulüplerimizi bin bilinmeyenli denklemler bekliyor. Milli mesai de kapıda. “Come September / Eylülde gel” günleri geldi çattı. Milli Takım’ı da Avrupa Şampiyonası’nda olimpiyat vize sınavı bekliyor.
Futbol transfer haberleri yoğun gündemde parkeyi cilalamayı unutmayalım, unutturmayalım.
Paylaş