Paylaş
Neyse ki parkedeki hakemler ve iki taraf oyuncuları basketbolu diğer oyunlardan farklı kılan; centilmenlik ve aile terbiyesi kodlarını unutmamışlar. Sihirbaz koçu cezalı Fenerbahçe’nin hızlı temposuna Galatasaray’da uyunca“koş koş at” maçı izlemeye başladık. Bogdanovic gene Arroyo’yu kilitleyerek oyundan düşürmekle görevlendirilmişti. Maç boyu da ısrarla yaptı görevini.
İlk çeyrekte bu müthiş baskı Cimbom’u top kayıplarına sürüklerken Kleiza’ nın sayılarıyla Kanarya adına 15 sayı farkla semeresini verdi: 26-11. Arroyo’yu rahatlatacak Ender’inden yoksun Aslan ‘kuyruğunu tramvay çiğnemişçesine’, sert Fenerbahçe savunmasını delmeyi bırakın, zaman zaman baskıdan topu ön sahaya geçirecek yolları bulamadı. Sarı kırmızı hataları havada uçuşurken fark aldı başını gitti. Fenerbahçe vites küçültmese daha da fazla olurdu. Kanarya odaya 45-21 önde giderken istediğini fazlasıyla almıştı.
BASKETBOL KAZANDI
CEPTEKİ 24 sayı kredisiyle rahatlamış Fenerbahçe karşısında son atımlık barutunu kullanan Cimbom yaklaşmaya çalışırken boş atışları değerlendiremeyince deneyimli Fenerbahçe kadrosu momentumu maç sonuna kadar kaptırmadı. Boyalı alanı kullanmadan havasını bulmuş Kanarya’yı durdurmanın olanaksızlığını, çareyi dış atış isabetine bırakan, Ataman görmekte gecikti.
Cenk Akyol skoru dengelemeye çalışırken, giren çıkan her Fenerli performanslarını katladılar. 60-46 önde girdiği son çeyrekte; Sinan Güler enerjisini azımsayan Fenerbahçe dün akşam ki başarısını bir ara tehlikeye attı, az daha kabus yaşayacaktı.Tam saha baskı dönüşte alan savunması silahına başvuran Cimbom’un nefesi tükendi ve başta ki dağınıklığının bedelini ağır ödedi sarı kırmızılar..
Paylaş