Paylaş
“Her yerde kar var” diyordu Adamo ve Nilüfer, aşkına olan duygularını aktarırken. Karacaoğlan Elif’e olan aşkını, “İncecikten bir kar yağar tozar Elif Elif” diyerek dile getirirken, Akrep Nalan Karlar Düşer; Kerim Tekin Kar Beyazdır Ölüm diye sesleniyordu.
Beyaza verdiğimiz masumiyet ve temizlik değeri yüzünden midir bilmem, kar çoğunlukla sevilen, istenen bir şeydir bizim toplumda. Mikroplar kırılacağı için isteyen de vardır, baharda ürünlerin suya doyması için isteyen de. Ancak yollara çıkınca bitmeyen bir çiledir kar hala. Her kar yağdığında işe geç kalınır, yollar tıkanır, iş verimi düşer. Sokakta kalanlar, yoksul insanlar akla gelir bir de.
Hiç hafızamdan silinmez Andersen’in Kibritçi Kız hikayesi. Kibritçi Kız, her kibriti yaktığında, sonuna yaklaşan kısa hayatında, sevdiği, arzuladığı şeylerin hayalini görür, lapa lapa yağan kar altında. İçimi acıtır, kalbimi ezer bu yaşımda hala.
Küçük bir kızın kibrit satmak için sokaklarda olması, mendil satan çocukları aklıma getirir ve kahrederim dünyanın adaletine. Toplumun dezavantajlı bireylerinin yaşadıkları hüznümü artırır. Büyükşehir Belediyesi’nin Ürünlü’deki Erkek Barınma Evi’nde kalan 250’ye yakın evsiz düşer aklıma. O nedenle sevemem küçüklüğümden beri karı. Hem vücudumu hem kalbimi üşütür kar.
Oysa güneş öyle midir. Umuttur, herkese daha adildir. Paranız yoksa da bir gölge bulursunuz klima niyetine. Tabanların vardır, yoksa cebinde paran. Ucuzluk bile yazdadır. Uzun günlerin sohbetini, çok çekici olmasına rağmen şömine başı sohbetine yeğlerim.
Yaz şarkılarının bile ritmi başkadır. Canlandırır, yaşadığını hissedersin. Yazarken bile insanın ruhu uzaklaşıyor bedenden. Ah yaz, gelsen bir an önce.
Bir de hayvanları unutmamak gerek. Daralttığımız yaşam alanlarında, hiç olmazsa sokak hayvanlarına da biraz duyarlı olsak. Bir parça mama biraz su.
Şarkılarla başladık öyle noktalayalım. Çok sevdiğim Sezen Aksu şarkısı Kıran Kırana, şöyle biter: “Unutma bahardır kışın sonu.”
Kalın sağlıcakla.
Paylaş