Cari açığa çözüm

Malum döviz konusunda sıkıntılar yaşıyoruz. Cari açık, yabancı sermaye çıkışı, yerleşiklerin TL yerine dövizi bir yatırım aracı olarak benimsemesi döviz ihtiyacımızı körüklüyor.

Haberin Devamı

Sermaye çıkışı ve döviz tevdiat hesaplarına yönelme eğilimi iktidarın aldığı kararlarla bir yoluna giriyor zaman zaman. Net hata noksan kaleminin önemli girdileri içinde yer alan bavul ticareti ve turizmde ise pandemi etkisi görülüyor. Yani orada da pandeminin geçmesi beklenecek gibi.
Asıl büyük mesele cari açıkta.

Cari açığı basitçe döviz cinsinden gelir gider garkı dersek, giderlerimizdeki fazla bize açığı verecektir.
Malum pandeminin cari açığa olumlu olumsuz etkileri oldu. Kısmen tüketim azaldı, yurt dışına çıkışlar azaldı, ithalat düştü. Karşılığında, turist daha az geldi ve ülkemiz ithalat esaslı üretim gerçekleştirdiği için üretim de düştü. Son yıllarda cari açığımız 20-25 milyar dolarları buluyor. Ve ülkemiz hep cari açıkla büyüyor.

BUSİAD’IN online Çekirge Toplantısı’nda Türkiye’nin cari açıksız büyüme gerçekleştirmesinin mümkün olup olmadığının sorulduğu Piri Reis Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu, bunun hangi şartlarda mümkün olacağını anlattı.

Haberin Devamı

Prof. Dr. Aslanoğlu, “İthalat faturasını, mümkünse enerji ithalat faturasını kısılması gerekiyor. Böyle olursa cari açıksız büyüme olabilir. Yüzde 85 fosil yakıtla üretim yapılıyor. Türkiye, rüzgar, güneş gibi yenilenebilir enerji ile üretim yapmalı” diyor.
Haklı mı peki? Yerden göğe kadar haklı. Rakamlar doğruluyor. 2019’da Türkiye’nin 202 milyar dolarlık ithalatında enerjinin faturası yüzde 4.2’lik düşüşe rağmen 41 milyar dolar. Yani cari açıktan fazla bir rakam.

Burada gerçekleştirilecek bir telafi döviz ihtiyacımızı da düşürecek.
Geçen hafta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, 6 Kasım’da rüzgardan elektrik üretiminde rekor kırıldığını açıklıyor. Bakanın Twitter’dan yaptı açıklama şöyle:

“Elektrik üretim çarklarımız sonbahar rüzgarlarıyla çok daha hızlı dönüyor. 6 Kasım Cuma günü 151 bin 325 megavatsaatle rüzgardan günlük elektrik üretim rekoru kırdık.”

Yine Bakan Dönmez’in verdiği rakamlara göre elektrik üretimimizin o gün için dağılımı şöyle:
“Günlük elektrik üretimi 870 bin 714 megavatsaat. Bu üretimin 227 bin 630 megavatsaatini doğal gaz santrallerinin, 193 bin 453 megavatsaatini ithal kömür ve 134 bin 775 megavatsaatini linyit santrallerinin üretimi oluşturdu.

Haberin Devamı

Söz konusu tarihte, rüzgar santrallerinden elektrik üretimi 151 bin 325 megavatsaat olurken, hidroelektrik santrallerinde 90 bin 922, güneş enerjisi santrallerinde 30 bin 711, jeotermal santrallerde 26 bin 421 ve biyokütle santrallerinde 14 bin 661 megavatsaat üretim yapıldı.
Kalan 817 megavatsaatlik kısım diğer kaynaklardan üretildi.”

Yani yenilenebilir enerji ile elektrik üretimimizin ancak yüzde 36’sını üretebiliyoruz. Burada daha büyük çabaya ihtiyaç var. Rüzgar, güneş ve sudan faydalanarak elektrik üretirsek cari açığımızın daha az olacağı aşikar.
Kalın sağlıcakla.

Yazarın Tüm Yazıları