Ve sahne sırası ‘Asyalı süper’de

San Francisco’da yaşarken karanlık kökleriyle hesaplaşmak zorunda kalan bir genç... Marvel’ın Asyalı ilk süper kahramanının öyküsü niteliğindeki ‘Shang-Chi ve On Halka Efsanesi’ oyunculuk performansları, iyi çizilmiş ana ve yan karakterleri, başarılı Uzakdoğu dövüş sahneleri ve göz alıcı bilgisayar efektleriyle son derece başarılı bir aksiyon...

Haberin Devamı

Amerika’da, San Francisco’da vale olarak çalışan Shaun (Shang-Chi) günün birinde geçmişiyle yüzleşmek zorunda kalır. Yıllardır ayrı düştüğü kız kardeşi Xialing’den aldığı bir davetle doğup büyüdüğü topraklara, Macao’ya gider... Burada çok geçmeden bir operasyonun parçası olduğunu anlar; babası Xu Wenwu yüzyıllardır yönettiği ‘10 Halka’ organizasyonuyla birlikte yeni bir hedef peşindedir...

Sıradan biri olarak yaşarken karanlık köklerine uzanmak zorunda kalan bir Uzakdoğulu... Babası adeta bir vampir gibi binlerce yıl yaşamış, nihayetinde 90’ların sonunda Ta Lo adlı gizemli bir yörede tanıştığı kadınla evlenmiştir. Sonrasında Shaun ve kız kardeşi doğar. Ne var ki annesinin erken ölümü, babasının ‘kötülük’le atbaşı giden doğasına dönmesine neden olur...

Haberin Devamı

Ve sahne sırası ‘Asyalı süper’de

SHANG-CHI VE ON HALKA EFSANESİ
Yönetmen: Destin Daniel Cretton
Oyuncular: Simu Liu, Ankwafina, Tony Leung, Meng’er Zhang, Fala Chen, Michelle Yeoh, Wah Yuen, Florian Munteanu, Ben Kingsley, Andy Le
ABD-Avustralya ortak yapımı

İşte bu öykünün çeperlerinde gezinen ‘Shang-Chi ve On Halka Efsanesi’ (Shang-Chi and the Legend of the Ten Rings), Marvel’ın sinemaseverlerle buluşturduğu yeni kahramanı... Aslında çizgi roman sayfalarındaki doğumu Aralık 1973 olan bu karakterin beyazperde dolayısıyla popüler kültürle buluşmasının vakti çoktan gelmişti. Yani ilk siyah süper kahraman Black Panther’den sonra sahne sırası Asya (ya da Uzakdoğu) kökenli bir figürdeydi... Bu açıdan Shang-Chi kendi adına bir ilkin temsilcisi. Öte yandan işin ekonomik boyutuna bakılırsa ortada koca bir pazar var ve o bölgenin seyircisine sürekli Amerikalı (Anglosakson) kahramanlar pazarlamaktansa kendilerinden bir temsilciyle yola devam etmek daha mantıklı bir yatırım olsa gerek.

Ve sahne sırası ‘Asyalı süper’de

Haberin Devamı

‘Shang-Chi ve On Halka Efsanesi’ne gelirsek... Destin Daniel Cretton’ın imzasını taşıyan film genel çizgileriyle vasatı aşıyor. Steve Englehart-Jim Starlin ikilisinin yarattığı kahramanı ve ait olduğu dünyayı günümüze taşırken modern dokunuşlarda bulunan senaryoda karakter derinlikleri ve yer yer karşımıza çıkan espriler gayet başarılı. Doğaüstü güçler eşliğinde gelişen hikâyede perdeye yansıyan yaratıkların da ‘efektif’ açıdan inandırıcı olduğunu söylemek mümkün.

MİRAS HUKUKU BİLEN VAR MI?

Oyunculuklara gelince; Shang-Chi’de Çinli aktör Simu Liu sırıtmıyor. Baba Xu Wenvu’da ‘In the Mood for Love’dan beri göz ağrımız olan Tony Leung, performans bakımından kadronun en ışıltılısı. İyi ve kötü arasında gidip gelen karakterinin ruh durumunu, bazı sahnelerde yüz ifadesi ve mimikleriyle çok iyi yansıtıyordu. Katy’de karşımıza gelen Ankwafina (aynı zamanda rap’çidir kendileri), öykünün espri yükünü üstleniyor. Filmin diğer aşina yüzleriyse çocukların teyzesi Ying Nan’ı canlandıran Michelle Yeoh ve Shakespeare oyuncusu, Trevor Slattery’de izlediğimiz Ben Kingsley’di.

Haberin Devamı

Sonuç olarak daha sonra Marvel’ın diğer kahramanlarıyla yolları kesişecek gibi görünen Shang-Chi’nin sinemadaki bu ilk solo yolculuğu oyunculuk performansları, iyi çizilmiş ana ve yan karakterleri, başarılı Uzakdoğu dövüş sahneleri (ki filmdeki bu koreografik bölümlerin koordinatörü Bradley J. Allen, ağustos başında hayatını kaybetmiş) ve göz alıcı bilgisayar efektleriyle gönül çelen bir aksiyon olmuş.

Tek falsosu, Amerikalı bir eleştirmenin de altını çizdiği gibi babadan geriye kalan 10 halkanın niye iki kardeş arasında eşit olarak pay edilmediği ve hepsinin kulanım hakkının Shang-Chi’de olduğu, kız kardeşinin devre dışı bırakıldığı meselesi (Oysa öyküdeki kadınlara yönelik ‘pozitif ayrımcı tavır’ yeterince güçlü). Bu konuya da ‘miras hukuku’ erbabı el atsın diyelim...

Haberin Devamı

Ve sahne sırası ‘Asyalı süper’de

DİĞER SEÇENEKLER...

Enrico Casarosa’nın yönettiği animasyon ‘Luka’ (Luca) küçük bir çocuğun İtalyan Rivierası’nda geçirdiği unutulmaz yazı anlatıyor.

Bir kartelle savaşmak zorunda kalan özel kuvvetler mensubuna odaklanan ‘Bir Orduya Bedel’de (Army of One) başrolleri Ellen
Hollman, Matt Passamore, Geraldine Singer ve Gary Kasper paylaşıyor. Yönetmen Stephen Durham...

James Wan’ın son adımı
‘Habis’ (Malignant) gördüğü korkunç rüyaların gerçek olduğunu fark eden bir kadının hikâyesi...Oyuncular Annabelle Wallis, Maddie Hasson ve George Young.

Üzeri kapatılan bir kazaya neden olan bir şarkıcının yaşadıklarını anlatan ‘Sekiz’i Buğra Kekik yönetmiş. Oyuncular Müjde Uzman, Hakan Yusufoğulları ve Reha Özcan.

Haberin Devamı

Yerli gerilim ‘Ekip Oyunu’nu Muhammet Emre Aydın yönetmiş, oyuncular Ahmet Özakbalık, Ali Kemal Yıldırım ve Ayşegül Saygılı.

Mathieu Turi imzalı ‘Tüp’te (Meander) başrolleri Gaia Weiss, Peter Franzen ve Romane Libert paylaşıyor.

MÖ 6’ncı yüzyılda kocasının ölümü üzerine tahta geçmek zorunda kalan Tomris Hatun’un öyküsünü anlatan ‘Tomris’ (Tomiris) Akan Satayev’in imzasını taşıyor. Filmde Aizhan Lighg, Almira Tursyn, Adil Akhmetov ve Erkebulan Dairov gibi isimler rol alıyor.

Ve sahne sırası ‘Asyalı süper’de

‘AYRILIK, AYRILIK AMAN AYRILIK…’

Problemli bir ilişki ve dağılmakta olan aile profili içinde sorunları en derininden yüreğinde hisseden çocuk ya da çocuklar... Amerikan sineması bu meseleye zaman zaman kulak kabartıyor; ‘Kramer vs. Kramer’, ‘Hayallerin Peşinde’ (Revolutionary Road), ‘Yangın Yeri’ (Wildlife) ya da anıları çok taze olan ‘Marriage Story’ ilk elde akla gelen örnekler... Haftanın yenilerinden ‘İki Âşığın Ölümü’ (The Killing of Two Lovers) aynı güzergâhta ilerleyen bir yapım.

Taşrada, yerleşim yerlerinin birbirine uzak olduğu bir bölgede, son derece depresif bir iklimde geçen öyküde eşiyle ayrılma noktasına gelmiş bir babanın yaşadıklarına odaklanıyoruz. Karısı Nikki yeni bir ilişkiye tutunmaya çabalarken David dört çocuğuyla hasret gidermenin ve ‘Belki eski günlere geri döneriz’in çabası içindedir.

Lakin tüm gayretine rağmen problemler bir şekilde yüzeye çıkar.

Sade, dokunaklı, çarpıcı...

Robert Machoian’ın yazıp yönettiği film, kaybettiği cepheleri yeniden kazanmak isteyen bir babanın dramını duygu sömürüsüne kaçmadan, son derece hisli ve etkileyici bir atmosferle anlatıyor. Utah’a bağlı Kanosh kasabasında çekilen yapımda kurulan dünya, her bir karakterin kendi açısından haklılık payları, dağılan yuvayı kurtarmak için gösterilen yoğun çaba, çiftin ergenliğini yaşayan kızları Jess’in psikolojisi, üç erkek çocuğun sevimlilikleri ve yaşlarına göre gösterdikleri olgunluk vs. filmin küçük ama sağlam erdemleri olarak dikkat çekiyor. Bazı sahneler var ki çok sade ve çok dokunaklı. Aynı zamanda görsel açıdan da çarpıcı. Clayne Crawford acısını çoğu kez içine atan ve kendi ruh dünyasında yaşayan David’de muhteşem oynuyor. Bu bağımsız karakterli filmi kaçırmayın derim... 

Ve sahne sırası ‘Asyalı süper’de

İKİ ÂŞIĞIN ÖLÜMÜ
Yönetmen: Robert Machoian
Oyuncular: Clayne Crawford, Sepideh Moafi, Chris Coy, Avery Pizzuto, Arri Graham, Ezra Graham, Jorah Graham, Bruce Graham, Barbara Whinnery ABD yapımı

Yazarın Tüm Yazıları