Paylaş
Geçen yıl sonlarına doğru başgösteren COVID-19 salgını marttan itibaren Türkiye’de de kendini göstermeye başlayınca, “korona ile mücedele” yaşamımızın bir parçası oldu.
Herkesin bildiğini, yaşadığını burada yeniden anlatmaya gerek yok. Salgınla mücadelede bir çok deneyim kazandığımız doğru. Ama mücadelede bazılarımızın yeterli özeni gösterdiğini söylememiz zor. Oysa bu mücadelede başarılı olmak, her bireyin kurallara uymasıyla mümkün.
COVID-19 salgını yaşam anlayışımızda bir çok değişikliğe neden oldu. Salgın nedeniyle olumsuzluk yaşamayan iş kolu yok gibi. Kültür ve sanat, salgından olumsuz etkilenen sektörlerin başında geliyor. Hala sinemalar açık değil, konserler yok, tiyatroların durumu ortada. Hatırlarsanız, martın ortasından itibaren halka açık etkinlikler yasaklanmaya başlayınca sergiler de bir bir iptal olmaya başlamıştı. Biz de sezonu erken kapatmak zorunda kalmıştık.
Salgınla birlikte “online etkinlik” hayatımızın bir parçası oldu. Resim dünyasıyla yakından ilgilenenler, online sergilere, müzayedelere aşina oldular. Özellikle sosyal medya duyurularında online müzayedelerden geçilmiyor. Dünyada online olarak Türkiye kadar müzayedenin yapıldığı bir ülke var mı, bilemiyorum. Bu ayrı bir yazı konusu.
Yaz dönemi bitince, bazılarımız yazlıklarında kalsa da, önemli bir kesimimiz şehire döndü. Gelen duyurulardan salgına rağmen sanat dünyasında biraz olsun kıpırdanmanın başladığını söyleyebilirim. Madem kıpırdanma var, aralıklarla da olsa yazılara başlayabilirim diye düşündüm. Bazı galerilerden gelen sergi duyurularını altta görebilirsiniz. Ancak şunu hatırlatmakta fayda var. Açılış kokteylleri ya yok, ya da çok az sayıda davetli için kısıtlı bir etkinlik yapılıyor. Bir çok galeri sergi eserlerini internet adreslerine koyarak sanatseverlere ulaştırmaya çalışıyor. Beğendiğiniz resim için randevuyla galeriye gidip görüşme yapabilirsiniz.
Demirören Medya çalışanlarının sağlığına büyük önem gösterdiği için her türlü önlemi alıyor. Hürriyet’in Ankara bürosu olarak uzun zamandır zorunlu olmadıkça çalışmalarımızı evden yürütüyoruz. Mümkün oldukça çok fazla insanla temas etmemeye özen gösteriyoruz. Sergi açılış davetleri için çok teşekkür ederim. Ama bu dönemde mesai arkadaşlarımın da sağlığını düşünmek zorundayım. Bu nedenle dar kapsamlı da olsa, açılışlara katılamıyorum.
AYAZ’DAN KORONA SERGİSİ
Bu hafta için e-maille gelen duyurulardan ve benim duyduklarımdan derleyebildiğim bazı etkinlikler şöyle:
Ankaralı ünlü ressam Mustafa Ayaz’ın korona günlerinde hazırladığı toplam 51 eserinden oluşan “Milyonlarca Korona ve Bir İnsan” isimli sergisi açıldı. Mustafa Ayaz Müzesi’ndeki sergi 31 Aralık’a kadar açık kalacak. Ali Kotan’ın “Kelebeğin Ölümü” sergisi 19 Ekim’e kadar Siyah-Beyaz’da. Çağdaş Sanatlar Merkezi’nin ismi, artık bu yıl kaybettiğimiz Çankaya’nın eski Belediye Başkanı Doğan Taşdelen’in ismiyle anılacak. ÇSM’de “Leonardo da Vinci’nin 500. Ölüm Yıl Dönümü” projesi altında açılan, birçok ünlü ressamın özel olarak yaptığı eserlerden oluşan sergiyi 1 Kasım’a kadar görebilirsiniz. Meçhul Seyyahların Ankara Fotoğrafları sergisi bugün Zülfü Livaneli Kültür Merkezi’nde açılıyor. Galeri Soyut’ta 21 Ekim’e kadar Adnan Turani, Derya Yıldız ve Deniz Onur Erman sergileri var. Fırça Sanat Galerisi’nin 1’inci suluboya yarışmasında ödül alan eserler ile jüri üyelerinin eserlerinden oluşan sergi 18 Ekim’de açılacak. Canvas Art’ta Doğan Karakılıç sergisi 2 Kasım’a kadar görülebilir.
Sergi duyurularını e-mail adresime gönderebilirsiniz. Koşullar elverdikçe etkinlikleri duyurmaya çalışacağım.
Paylaş