Paylaş
Dumlupınar Üniversitesi Geleneksel Türk El Sanatları ve Çini İşletmeciliği ile Dokuz Eylül Üniversitesi Heykel Bölümü mezunu olan sanatçı, yüksel lisansını Gazi Üniversitesi Bileşik Sanatlar Bölümü’nde yapmış. Marmarisli, geleneksel sanattan sonra neden heykel eğitimi almaya karar verdiğini, “İleride anne olduğumda, çocuklarıma tek bir bakış açısıyla yaklaşmak istemiyordum. Farklı değerleri, disiplinleri öğrenerek harmanlamak, bir arada görmek, eleştirmek, okumak, bana, aileme ve çevreme çok şey katacaktı. Bu nedenle heykel benim dönüm noktamdır diyebilirim. İyiki gözümü üç boyutlu görmeye alıştırırken, beynimi, benliğimi ve sanatımı da buna hazırlamışım” sözleriyle anlatıyor.
Marmarisli’nin eserlerinde “kadın, anne ve çocuk” konusu ön planda. Sanatçının, kadın ve çocuk figürleri yapmasındaki ana neden, milenyumla birlikte kadının mesleğindeki yeri, idealleri ve anne olmanın sorumluluğu içindeki sıkışmışlığı. Kadın olduğu için pek çok hemcinsinin yaşadığı sorunsalı öne çıkarmayı hedeflemesi de bir diğer etken. Marmarisli, çalışmalarıyla ilgili özetle şunları söylüyor:
“Kadın tarih boyunca bereketi, doğurganlığı, birleştiriciliği temsil ettiğinden dolayı, “Bereket, Toprak Ana, Kybele, Kadın, Anne” benim için vazgeçilmez ifade biçimleridir. Eserlerimi ‘formsal ifadelerle’ güçlendirirken, bunu ışık-gölge, doluluk-boşluk kovalıyor. Bazı yerlerde çizgiler son buluyor ve onu göz tamamlıyor. Tam bir oyun gibi aslında. Soyut heykellerimde de anne-çocuk teması ağır basar. Çünkü anne kavrayıcıdır ve koruyucudur. O nedenle mutlaka bir ana kütle ve içeri doğru aldığı, koruduğu yavrusu vardır. Soyut bazı çalışmalarımı bronza aktararak kalıcılığını sağlıyorum. Seramik, kil, metal, taş, polyester, ahşap çalışmalarımı da sürdürüyorum elbette.”
Şu sıralar ahşap çalışmalarına ağırlık veren sanatçı, eserlerini toplumla paylaşmak, özellikle çocukların sanatla buluşmasında katkı sağlamak amacıyla çeşitli sanat festivallerine katılmaya özen gösteriyor.
Aynı zamanda çalıştaylar düzenleyerek, anne-çocuk, baba-çocuk, aile günleri etkinlikleriyle günümüz koşuşturmacası içinde olan ailelerin buluşma günlerini gerçekleştiriyor. Çocuklara ve stresli geçen gün sonu da yetişkinlere huzur ve terapi niteliğinde çini, seramik ve heykel dersleri veren sanatçının, bir diğer önemli özelliği de Türkiye’de ilk kez patlamış uçak bombası (şarapnel) parçalarıyla dört eser üretmiş olması. Bu eserlerden biri Ereğli Demir-Çelik Fabrikası’nda “Erdemir-Çelik ve Yaşam” isimli Heykel Ödülleri daimi sergisinde bulunuyor. İjlal Marmarisli’nin eserleri Yıldız’daki Sepa Sanat’ta görülebilir.
“MEKAN ATÖLYE” BAŞLADI
Cer Modern bu yıl “Mekan Atölye” isimli sanat buluşmasının beşincisini de düzenledi. 19 Mayıs’ta başlayan ve 29 Temmuz’a kadar devam edecek olan etkinlik Cer Modern ana galerilerinde gerçekleştiriliyor. Mekan Atölye sergisi, resim, fotoğraf, heykel, seramik, baskı resim, video ve dijital sanat disiplinlerinden 41 sanatçıyı bir araya getiriyor. Sanatı kültürel ve sosyal bir deneyim olarak vitrine taşımayı hedefleyen söz konusu etkinlik, sanatçının günceli ifade ediş tarzını ve kurguladığı müdahale yöntemini ön plana çıkarırken kullanılan dil ve ifade zenginliğini bir atölye projesi olarak sunmayı hedefliyor.
KENTTE NE VAR?
Mustafa Ayaz-31 Mayıs’a kadar (M.Ayaz Müzesi/Balgat), Ali İhsan Güneş-Bülent Tanık-Şeyma Başaran-25 Mayıs’ta açılacak (Galeri Soyut/Yıldız), Chema Madoz (fotoğraf)-27 Mayıs’a kadar (Cer Modern/Sıhhiye), Nursun Sakal-24 Mayıs’ta açılacak (Nurol Sanat/Güvenevler), Sinan Logie-Cemre Yeşil-11 Haziran’a kadar (Siyah Beyaz Sanat/Kavaklıdere), Serap Bulat-Mustafa Bulat (heykel)-26 Mayıs’a kadar (Galeri Akdeniz/Yıldız), Canan Atalay-31 Mayıs’a kadar (Atlas Sanat/Cinnah Caddesi), Canan Atıcı-30 Mayıs’a kadar (Ata Sanat/Kale), İhsan Çakıcı-26 Mayıs’a kadar (Detay Sanat/Mithatpaşa Caddesi), Henri Roousseau’ya saygı sergisi-13 Haziran’a kadar (Bilkent Üniversitesi Sanat Galerisi), Won Naamgoong-11 Haziran’a kadar (Kore Kültür Merkezi/Kavaklıdere).
Paylaş