Ankara’da yeni galeriler

Kapanan veya kişisel sergi açmak yerine elindeki konsiye ile idare etmek zorunda kalan galeriler oldu. Özellikle İstanbul’dan resim dünyasıyla ilgili olumsuz haberler kulağıma geliyor. Ben bu zor günlerin eninde, sonunda geride kalacağını düşünenlerdenim.
Epey zamandır duyurmak istiyordum, yeni yıl nedeniyle kısa bir yazı kaleme alacağım için kısmet bugüneymiş. Ankara’da yeni açılan galerilerden bahsedeceğim. İlk duyuru eski meslektaş Ahmet Erhan’dan. Ahmet, Uğur Mumcu Caddesi’nde (GOP) uzun zamandır faaliyette olan Maarif Sahaf Antika’nın sahibi. Maarif’in hemen yanında “Proud Art Gallery” de açtı. Galerinin ilk konuğu ressam Serkan Bayer. Bayer’in “Yalansız resimler” adını verdiği sergisi 11 Ocak’a kadar açık. Hem Maarif’i hem de yeni galeriyi görmenizi tavsiye ederim.



Kova Art Space yanlış hatırlamıyorsam Şubat’tan beri faaliyette. Ayrancı Güvenlik Caddesi’ndeki bu yeni mekanın sanat alanı uzay çöpü sergisi ile açılmıştı. Şimdi ise sosyal ve tarihsel katmanlarla ilgilenen Doğukan Çiğdem’in 13 Ocak’a kadar sürecek “Çok Uzun Sürmüş Gece” isimli sergisi var.
Başkanlığını ressam Hüseyin Yıldırım’ın yaptığı Birleşmiş Ressamlar ve Heykeltraşlar Derneği’nin de (BRHD) (Hollanda Caddesi/Yıldız) yeni dernek merkezine Tuğrul Velidedeoğlu’nun eşi eğitim emekçisi Güler Velidedeoğlu’nun bağışı ile kavuştuğunu bir kez daha hatırlatmakta fayda var. BRHD’de yeni yılın ilk sergisini 4 Ocak’ta Mine Gençtürk açacak.
2017’den beri Sanat Galerisi, Butik ve Cafe olarak hizmet veren BoHo Concept (Ankara Kalesi), Artsürem (Aleksander Dubçek Caddesi) ve Gomez Coffee Art Gallery de (Ümitköy) başkentte bir süreden beri faaliyet gösteren sanat mekanlarından bazıları.



Son kısa duyurumuz ise bir sergi haberi. Sibel Ünalan’ın 12 Ocak’a kadar Krişna Sanat’ta (Kennedy Caddesi) sürecek sergisinin adı “Zen?”. Krişna Sanat’ın sergiye ilişkin kısa değerlendirmesinde, akademi yıllarında insan teması üzerinde yoğunlaşan Ünalan’ın, resimlerinin merkezinde yer alan kadın portrelerinde, ifadeleri destekler nitelikte renk, desen, biçim ve dokular kullanarak yapısal bir bütünlük sağlamayı amaçladığı belirtiliyor. Bu arada sevdiklerinize yeni yıl hediyesi almadıysanız, birçok galeride hediyelik amaçlı açılmış, değişik sanatçıların küçük ebatlı resimlerinden oluşan karma sergilerin bu hafta sonuna kadar devam ettiğini hatırlatmak isterim.

MUTLU YILLAR

Geçen hafta salı akşamı başlayıp, çarşamba sabaha kadar aralıksız devam eden kar yağışı, bu gri kentin üzerine bir gelinlik gibi çöktü. Ben de dahil birçok Ankaralının Twitter, Instagram ve Facebook gibi sosyal medya hesapları başkentin değişik bölgelerinden kar manzaraları ile doldu taştı. Herkes bir anlamda içindeki sanatsal duyguyu ve bakış açısını ortaya çıkarmak için yarıştı. Güzel bir şey bu.
Sosyal medyada gezinirken, insanlar kar kadar beyaz rengin özelliklerini ne kadar da özlemişler diye düşündüm. Çünkü beyaz, saflığın, yeni başlangıçların ve her şeyden önce huzur ve barışın rengi. Şu aralar en çok ihtiyaç duyduğumuz şey de huzur ve barış değil mi? Çevremdeki insanlarla sohbetlerimizde, konu bir süre sonra ister istemez bir şekilde, “Biz nasıl bu noktaya geldik?, Ne zaman bu kadar tahammülsüz bir toplum olduk?” sorularına gelip, düğümleniyor. Ben de diyorum ki, madem sorularımızla hangi noktaya geldiğimizin farkındayız, o zaman arzuladığımız ortama getirmek de yine bizim elimizde. O zaman yapılacak şey belli: Soru sormakla kalmayıp, toplumsal huzur ve barışı yeniden inşa etmek için çaba harcamak. Karşında, senden farklı düşünene saygı göstermek, onu da dinlemek. Derdi, sıkıntısı, endişesi ne, anlamaya çalışmak...
Bugün 2018’in son günü. Yarın ilk gününü yaşayacağımız 2019’un, 2018’de yaşadığımız acıları unuttuğumuz, umudumuzun daha da arttığı, sadece ülkemizde değil tüm dünyada huzur ve barışın daha güçlü temellerinin atıldığı bir yıl olması arzusuyla, hepinize sağlık, huzur ve mutluluk diliyorum.