Bursa inanç turizmine alternatif rota önerisi

Ulu Cami, Yeşil Cami, Emir Sultan Türbesi ve Camisi gibi çok sayıda tarihi caminin, hanların ve sultan külliyelerinin bulunduğu “Osmanlı Payitahtı” Bursa, virüs salgını sürecindeki ikinci ramazan ayını da sessiz sakin geçiriyor.Birçok medeniyete ve farklı dinlere beşiklik etmiş illerin başında gelen Bursa’da İslam, Hıristiyanlık ve Musevilik dinlerine ait birçok eser bulunmaktadır. Osmanlı Devletine başkentlik yapmış olan Bursa günümüzde de “manevi başkent” olarak önemini korumaktadır.

Haberin Devamı

 

Son yıllarda kalabalıklaşan ve doğa-turizm kimliği ile sanayi kimliğini dengelemeye çalışan Bursa’nın elimizde kalan tarihi ve turistik değerlerine sıkı sıkı sarılmalıyız ki ülkemizin yerli ve yabancı turizmindeki yerimizi sağlamlaştıralım. Bursa turizminin çeşitliliğini artırmak şehrin kazanması, şehrin insanının kazanması demek. Şehre inanç turizmi için gelen ziyaretçilerin gezi programlarında, genellikle Ulu Cami, Yeşil Cami, Emir Sultan Camisi gibi tarihi ibadethaneleri, Osman Gazi ile Orhan Gazi’nin türbeleri, Hüdavendigar, Yıldırım, Yeşil, Emir Sultan ve Muradiye gibi külliyeleri ile Süleyman Çelebi, Üftade, Emirsultan hazretleri gibi dini şahsiyetlerin kabirleri, inanç turizmi bakımından kentin önemli ziyaret durakları arasında yer alıyor.

Haberin Devamı

YENİDEN GEZDİM

Bursa inanç turizmine alternatif rota önerisi
Size bugün yaşadığımız şehrin bilinmeyen yüzünü, sık yürümediğiniz sokaklarını benim Bursa’ya gelen misafirlerime bazen gezdirdiğim, Timurtaşpaşa’dan, Tahtakale’den baktığınızda uzaktan gördüğünüz, küçük evlerle dolu Bursa yamaçlarıyla ilgili rotamı tanıtmak istiyorum. Önceki gün rotayı tekrar yürüdüm ve sizin için fotoğrafladım. “Uludağ yamaçlarında Üftade Tekkesinden başlayıp, hisar içinde Üftade Türbesinde” bitecek bir inanç turizmi yürüyüş rotası bu!
Rotada bahsi geçen dini yapılar farklı dönemlerde Büyükşehir ve Osmangazi Belediyesi tarafından restore edilmiş, iyi durumda. Küçük dokunuşlarla parkurun sokaklarını güzelleştirip, yönlendirme tabelaları koyabilirsek, bölgede yaşayan halkımızı da turizm konusunda bilinçlendirerek bu küçük inanç turizmi rotasını tanıtırsak, Bursa turizm çeşitliliğine bir alternatif daha eklemiş olabiliriz. Yamaçlardaki sokakların dar olması nedeniyle de yürüyerek yapılması gereken bu gezi için, araçla çıkacağımız Üftade Tekkesi bölgesinden itibaren, yürüyerek Bursa hikayeleri ve bilgiler eşliğinde; Böcek Sokağı’nı takip ederek Üçkuzular Türbesi ve camiine doğru yürüyoruz.
Yürüyüş sırasında solumuzda bulunan Bursa Hisar bölgesi, Ulucami, çarşı ve hanların manzarası Bursa tarihi hakkında bilgi vermek açısından bulunmaz bir fırsat. Üçkuzular’ı geride bırakıp, 13. Karanfil sokağı takip ederek Mollafenari Camii ve türbesini, Fenari caddesinden aşağı doğru devam ederek günümüzde de işlevini sürdüren Somuncu baba evine ulaşabiliriz. Şehirde yaşayan hemen herkesin ziyaret ettiği Tezveren Sultan, Yeşil Külliyesinin mimarı İvazpaşa’nın mütevazi türbesini görüp, az bilinen Üçkurnalar çeşmesinde Kartacalı ünlü komutan Hanibal’ı hatırlayabiliriz. Üçkurnalar’a kadar gelmişken güzel restore edilmiş, turistlere eski Bursa evlerine örnek olarak sunabileceğimiz, Yaşam Kültürü Müzesinde soluklanabiliriz.
Bursa surlarının ilginç kapılarından olan Yerkapı’dan itibaren kaleye giriş yaparak, Darül Kurra ve anıtsal mezar taşları ile dolu olan haziresini görüp, son durağımız olan Bursa’nın önemli manevi makamlarından Üftade türbesine ulaşırız. Yürüyüş gezimiz sırasında, yolumuz üzerinde çay-kahve molaları vererek, burada sayamadığımız bir çok ilginç sokak ve binayı görürken hikayelerini, Bursa’nın çok bilinmeyen yüzünü turistlere anlatacağımız bir gezi...

Haberin Devamı

TÜM YILA YAYILABİLİR

Ulucami, Yeşil Cami ile Emir Sultan Camisi gibi çok sayıda tarihi caminin bulunduğu, son yıllarda tarihi ve kültürel mirasın ayağa kaldırılması için yürütülen restorasyon çalışmalarıyla adından söz ettiren Bursa’nın, sadece ramazan ayında değil tüm yıla yayılan inanç turizmi kapsamında oluşturulacak farklı rotalar ile adını duyurması hepimizi mutlu eder. Bugün sizlerle örnek olarak paylaştığım, şehrimizin kültür ve turizm zenginliğine katkısı olacağına inandığım rota ve benzerlerinin hayata geçirilmesi için ben göreve hazırım, yetkililere ve kent büyüklerine saygılarımla duyururum.

ÜFTADE TÜRBESİ ve TEKKESİ

Bursa inanç turizmine alternatif rota önerisi
Bursa inanç turizmine alternatif rota önerisi
Bursa’nın Araplar Mahallesi’nde 1490’da dünyaya gelen Üftade Hazretleri’nin adı Mehmed, lakabı da Muhyiddin olarak biliniyor. Bursalı ünlü sufi, yazar ve halk şairi Üftade Hazretleri, tasavvuf hayatına Hızır Dede’nin müridi olarak başladı.

Haberin Devamı

Gençlik yıllarında Ulu Camii ve Doğan Bey Mescidi’nde fahri müezzinlik yaparken Ulu Camii’nin vakfını yöneten mütevellinin takdir ettiği ücreti aldığı günün gecesi rüyasında şeyhi Hızır Dede’nin “Mertebeden üftade oldun (düştün)” hitabına maruz kalan Üftade Hazretleri, maaşı terk ederek üftade ismini daha sonra yazacağı şiirlerde mahlas olarak kullandı. Bu isim o kadar yaygınlaştı ki esas ismi unutuldu, mahlasıyla anılır oldu. Kanuni Sultan Süleyman ve devrin ileri gelenlerinin Üftade Hazretleri’ne büyük saygı göstererek, onun duasını aldıkları biliniyor.

Günümüzde surlar üstünde Üftade Caminin yanında bulunan türbede Üftade Hazretleri ile çocuklarından Mustafa, Mehmet, Hayrettin ve Ahmed’in mezarlarının yanında müritleri ve tekke şeyhlerine ait 19 sanduka bulunuyor. Türbede, Sultan Abdülmecid’in 1845’te Bursa’yı ziyaretinde hediye ettiği bir Kabe örtüsü yer alıyor.

Haberin Devamı

Uludağ yamaçlarında, Kestanelik bölgesinde yer alan Üftade Tekkesi ise Üftade Mehmed Muhyiddin Hazretleri tarafından 16.yüzyılda inşa ettirildi. Birçok kez onarım gördü. En son Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan restorasyonun ardından burada Üftade Hazretleri’nin hırka, yelek, baston, asa, takunya, kap kacak, takke gibi bazı eşyaları sergileniyor. Üftade Tekkesi’nde cami, semahane, harem, çilehane ve çeşme bulunuyor.

Hazreti Üftade, halkın ısrarı ve rüyasında Emir Sultan Hazretlerinin ricası üzerine Emir Sultan Cami hatipliğine tayin edilmiş ve bu vazifeyi ömrünün sonuna kadar sürdürmüştür. Bu vazifeden verilen maaşı da dervişlere dağıtmıştır. Fakat, daha sonraları dağın eteğinde yaptırdığı tekke ve bitişiğindeki camide, Celvetiye Tarikatı’nin talimiyle meşgul olmuştur. Muhammed Üftade Hazretleri, şiirleri, ilãhileri, menkıbe ve kerametleri ile meşhur olmuş ise de tarih sahnesine iki büyük eseri ile çıkmıştır. Biri Celvetiye Tarikatı, diğeri de - kabri Üsküdar’da bulunan, başta Sultan Birinci Ahmed olmak üzere Osmanlı padişahlarına hocalık yapmış, talebesi Aziz Mahmud Hüdâyî Hazretleri’dir.

ÜÇKUZULAR

Haberin Devamı

Bursa inanç turizmine alternatif rota önerisi
Bursa inanç turizmine alternatif rota önerisi
Bursa’nın zengin tarihi, kentin günümüze kadar ulaşan manevi değerlerini de barındırıyor. Bu manevi değerlerinden biri de isim babaları Emir Sultan olan Üç Kuzular..
Buhara’da doğup yetişen Emir Sultan çeşitli ilimlerde bilgi ve söz sahibidir. Daha da derinleşmek için yollara düşer ve zamanın ilim irfan yuvası Medine’ye varır.
Niyeti bundan böyle kalan hayatını İslam aleminin bu kutsal şehrinde sürdürmektir.
Kendisi Hazreti Muhammed soyundan gelen bir seyit olduğu için Medine’de seyitler için ayrılan bir odaya yerleşir. Az bir zaman sonra bu odanın diğer sahipleri gelir ve Emir Sultan ile aralarında bir tartışma yaşanır. Gelenler 3 kardeştir ve Emir Sultan’ın seyit olduğuna inanmamaktadırlar. Bunun üzerine Emir Sultan Beytullah’a selam verir ve selamına yanıt alarak seyit olduğunu ispatlar. Üç kardeş ondan özür diler. Emir Sultan bir gece rüyasında Hazreti Muhammed’i görür. Peygamber hazretleri ondan Bursa’ya gitmesini istemektedir.
Üç kardeş sabah uyandıklarında Emir Sultan’ı yatağında göremez. Emir Sultan çoktan yollara düşmüştür. Üç kardeş Emir Sultan’ı aramaya koyulur. Buldukları iz onları Bursa’ya kadar ulaştırır. Bursa’da Emir Sultan’ı bularak ellerine yüz sürerler, onu aylardan beri aradıklarını söylerler.
Emir Sultan sakalını sıvazlayarak, “Haydi ben Emr-i Peygamber ile geldim, siz Medine’de kalaydınız, ordan neden ayrıldınız a kuzularım” der ve bundan sonra bu üç kardeşin ismi Üç Kuzular olarak kalır. Üç Kuzular ömürlerini Bursa’da tamamlar. Bugün Üç Kuzular Mahallesi adıyla anılan yerde Üç Kuzular Camii’nin bahçesinde yatmaktadırlar.

MOLLAFENARİ, DUA ÇINARI ve SOMUNCU BABA

Bursa inanç turizmine alternatif rota önerisi
Molla Fenari 1350 senesinde Horasan’ın Maveraünnehir bölgesinde, Fenar kasabasında doğdu. Gençliğinde tahsilini arttırmak amacıyla Mısır’a gitti. Burada dönemin büyük alimlerinden, kozmografya , matematik ve diğer bilimlerle ilgili dersler aldı. Tahsilini tamamladıktan sonra Bursa’ya yerleşti.

1369 senesinde Manastır Medresesi’ne müderris, bir süre sonra da Bursa’ya kadı oldu. Molla Fenari Sultan 2. Murad tarafından Müftiyyu’l-enam ünvanıyla Osmanlı’nın ilk şeyhülislamı olarak tayin edildi ve bu üç görevi birlikte yürüttü. Cuma günleri camiye giderken halk onu selamlamak için geçtiği yollarda izdiham oluştururdu.

Molla Fenari bir ara Sultan Murad ile aralarında çıkan bir münazaradan sonra Sultana gücenerek , Bursa’daki hizmetlerini bırakıp Karaman’a gitti. Karaman Beyi ona çok iltifat ve ihsanda bulundu. Ders okutması için ricacı oldu. Molla Fenari orada ders verip çok sayıda talebe yetiştirdi.
Karaman Beyinin kızı Gül Hâtun ile evlendi, iki oğlu, iki kızı oldu. Sonra Osmanlı Sultanının daveti üzerine tekrar Bursa’ya geldi. İki oğlu da, kendisi gibi alim olarak yetişti. Onlar da Bursa’da kadılık yaptı.

Molla Fenari, özelikle Somuncu Baba’dan çok feyz aldı. Sultan Yıldırım Bayezıd, Niğbolu zaferinden sonra Bursa’da Ulu Cami’yi inşa ettirmeye başlamıştı. İnşaat sırasında, camide çalışan işçilerin ekmek ihtiyacını Somuncu Baba karşılıyordu. İnşaat bitip açılış günü geldiğinde, cuma hutbesini okumak üzere padişahın damadı büyük alim ve veli Seyyid Emir Sultan’a görev verildi.
O gün açılışta Molla Fenari de vardı. Emir Sultan, kendisinden hutbe okumasını bekleyen padişaha dönerek, “Sultanım, zamanımızın büyüğü burada bulunurken, bizim hutbe okumamız edebe uygun değildir. Bu camii şerifin açılış hutbesini okumaya layık zat, şu kimsedir!” diyerek Somuncu Baba’yı işaret etti.
Cemaat hayret içinde kalmıştı. Mimbere çıkan Somuncu Baba, öyle güzel bir hutbe okudu ki, o zamana kadar cemaat böyle bir hutbeyi hiç kimseden dinlememişti.

DUA ÇINARI

Bu hadiseden sonra büyüklüğü herkes tarafından anlaşılan Somuncu Baba; “Sırrımız ifşa oldu. Herkes bizi tanıdı.” diyerek Bursa’dan ayrılmak istedi. Bir sabah erkenden birkaç talebeyi yanına alarak yola çıktı. Somuncu Baba’nın Bursa’yı terk etmekte olduğunu haber alan Molla Fenari, koşarak bir çınarın yanında arkasından yetişti. Bursa’da kalması için çok yalvardı; fakat, kabul ettiremedi. Sonunda giderayak Bursa için dua etmesini talep etti. Somuncu Baba feyizli ve bereketli bir şehir olması ve yeşil olarak kalması için dua etti. O günden sonra iki velinin altında vedalaştıkları çınarın adı Dua Çınarı olarak kaldı.

TEZVEREN

Bursa inanç turizmine alternatif rota önerisi
Uludağ’ın eteklerindeki Molla Fenari Mahallesi’nde bulunan bahçeli, iki katlı bir evin birinci katında bulunan Tezeren Dede türbesi, özellikle ramazan ayı, dini bayram ve kandillerde, şehir dışından da olmak üzere çok sayıda ziyaretçi çekiyor. Türbenin bugünkü halini alması ise, 20. yüzyılın başına dayanıyor. Fatih Sultan Mehmet zamanında lokman hekim olarak yaşadığına inanılan Tezeren Dede’nin türbesi, 1900’lü yılların başında bir aile tarafından yapılan evin içinde kalmış. Soyadı kanunuyla birlikte “Tezveren” soyadını alan ailenin üyeleri, yaklaşık üç yıl önce boşaltılana kadar evde yaşamış.
Özellikle ramazan ayında şehir dışından çok sayıda ziyaretçinin akınına uğrayan türbeye gelen vatandaşlar, Tezeren Dede’nin kabri başında evlenmek, iyi bir iş, bebek sahibi olmak için Allahü Teala’ya dua ediyor.

Yazarın Tüm Yazıları