Paylaş
Hala dünyadaki uçakların yüzde 80’den fazlası yerde. Havayolu şirketleri ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar. Devletlerden alınan yardımlarda geçen sürede eriyip gitti. Yeni yardımlar yeni krediler için şirketler boğuşuyor. Sadece havayolu şirketleri değil, uçak imalatçıları, havalimanı işletmeleri ve bunların tedarikçileri hepsi, maddi sorunlarla boğuşup duruyorlar. Koronavirüslü zamanlarda toplam 7.5 milyon uçuş iptal edildi.
410 MİLYAR DOLAR KAYIP
Daha birkaç gün önce. Dünyanın mali yapısı en iyi havayolu şirketlerinden biri olan Singapur Havayolları 4 bin 500 çalışanı ile vedalaşacağını duyurdu. Oysa bugüne kadar şirket devlet yardımı almış, bazı uçaklarını geçici olarak devre dışı bırakmıştı. Kredi alma konusunda da hem devlet desteğine hem de uzak doğulu birçok bankanın kayıtsız şartsız kapılarını açtığı bir şirketti. Ama artık hiçbir şey eskisi gibi değil. Havacılığı toplamda 419 milyar dolarlık bir gelir kaybı bekliyor.
Ortadoğulu ve yine mali yapısı güçlü Emirates, Katar gibi şirketlerde çok zorlanıyorlar. Kimi uçakları yerde. İçlerinde pilot ve kabin memurlarının da bulunduğu yüzlerce çalışanını çıkardı.
2024’E UZAR BEKLENTİSİ
Amerika ve Avrupa havayolu şirketlerinde durumlar aynı. Havayolu şirketlerinin yöneticileri ise ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar. Aşı bulunsa bile salgının hızı bıçakla kesmiş gibi birden bitmeyecek. Önceleri sorunun 2022 yılında biteceği görüşünde olanlar havacılık dünyasındaki krizin 2024 yılına kadar uzayacağı görüşünde birleşmeye başladılar. IATA gibi sistemin ana organizatörü yayınladığı sonuçlarda yolcu kayıpları azalacağına artıyor. Sefer sayıları yükseliyor görünse de o uçakların çoğu seyahat amaçlı yolcu taşlıyor. Gidilecek ülkede oturma izinleri olan yolcular ağırlıkta. Bu yolcularda uçakları doldurmaya yetmiyor.
DÜNYA BÜYÜYOR
Pandemi’nin başlangıcından bu yana THY dahil birçok havayolu şirketinin uçtuğu nokta sayısı giderek azaldı. Her ülkede iç hat uçuşları arttı ama uluslararası uçuşların artacağı yerde azalması dünyayı da ulaşılmaz hale getirmeye başladı. Tam bir ülkeye uçuş için izin çıktığında bir de bakıyorsunuz birkaç saat sonra iptal haberi geliyor. Yolcular paralarını uçak şirketlerine yatırdılar. Yani aldıkları biletlerin paralarını uçuşlarını erteleyerek tutmak zorunda bıraktılar. Havayolu şirketlerinin çoğu bu paraları kasalarında bir emniyet supabı olarak tutuyorlar. Uçak sayısındaki artışlar, rekabet nedeniyle bilet fiyatlarındaki düşüşler dünyayı küçültmüştü. Ama şimdi dünya büyüyor, mesafeler uzuyor.
KURALLARA UYULURSA GÖKYÜZÜ DAHA GÜVENLİ HALE GELİR
Aaşının bulunup, güvenirlilik kazanması ve dünya çapında uygulanması gerçekleşmeden yurtdışına uçuş planları yapmak gerçekten zor görünüyor. Son günlerde kısa sürüde sonuç veren testler ortaya çıkmaya başladı. Havalimanlarındaki uzayıp giden ürkütücü test kuyrukları ve endişeli insanlar için bu durum önemli bir çözüm olarak. Ama o tür testlerin uygulanması da zaman alacak. Umarım 2024 yılından çok önce bu işkence biter. İnsanlık maskesini takarak, hijyen standartlarını koruyarak gökyüzünü çok daha güvenli hale getirir...
Yine de araştırmalar 2037 yılında havayolu yolculuğunun en az iki kat artacağını işaret ediyorlar.
O gün çok uzakta gibi ama.
O da gelir...
THY'DE ÇALIŞANLAR YÜZDE 98 EVET DEDİ
Şirket sancılı bir toplu sözleşme dönemi geçirdi. Sonunda uzlaşma sağlandı. 2018 maaşlarına geri dönüldü. THY’nin böyle düşündüğünü yazdığım zaman kıyameti koparanlar sanıyorum sakinleştiler. Böyle olmasını sanki ben istiyormuşum gibi saçma sapan soytarılıklarla karşılaştım. Önemi yok. Doğru haber aldığınız sürece bunlar hep olacaktır.THY bir form oluşturdu. Adı da ‘Onam Formu Muvafakatname’. Pilotlar, kabin memurları elektronik ortamda yapılan bir forma yüzde 98 ile onay verdiler. Birçok kişi onay verdikten sonra ileride bir terslik olmasın diye çıkış alarak da bunu saklamaya başladı. Buna göre pilotlar yüzde 50, kabin memurları yüzde 35 ve diğer personel yüzde 30 indirimli maaş alacaklar. ‘Evet’ diyen yüzde 98 dışında kalanların bir kısmı emekliliği gelmiş olanlar.
AYRIMCILIK YOK
THY işten çıkarmamak için direniyor. Bunu da sürdürmeye niyetli. Elbette iş prensiplerine uymayanlar hariç. Kokpit ve kabin arasında ne yazı ki sendikanın ve şirketin sözleşmeyi imzalamasına kadar olan süreçte ve hala yer yer çatışmalar devam ediyor. Çalışanlar arasında sosyal medyada yoğun bir itiş kakış yaşandı. Pilot olduklarını iddia edenler kabin memuru maaşlarının azaltılarak bunun kokpit ekibine verilmesin isteyecek kadar ileri bile gittiler. Hatta kıdemli kabin amirlerinin daha doğrusu Purser’ların maaşlarının 2’inci pilot denilen first officer maaşları ile çok yakın olduğu ciddi bir sorun haline getirildi. Şirket elbette bir tepki vermedi. Uygulamalarla ilgili sonuç ta bir değişiklik olmadı. Ayırımcılık tellallığı yapanlar da son günlerde uçuşlarda kokpit ekibine sıcak yemek kabin ekibine ise soğuk yemek verildiğini ile sürdüler. Hem THY hem Turkish DO&CO ile konuştum. Belli bir saat uçuşa kadar hem kokpit hem de kabin de çalışanlara soğuk ama uzun uçuşlarda her iki tarafa sıcak yemek verildiğini bir ayırımcılığın söz konusu olmadığını söylediler.
FORMULA YEMEĞİ DO&CO'DAN
İş adamı Vural Ak ne yaptı yaptı sonunda Formula 1’i yine Türkiye’ye getirmeyi başardı. Şimdi hazırlıklar hızla sürüyor. Bu işin havacılıkla ne ilgisi var diyebilirsiniz? Şöyle dünyada gökyüzüne çıkardığı taze yemekle ünlü DO&CO Formula 1’lerin her zaman ikramından sorumludur. Yarışta, padok dahil yine yemekler Attilla Doğudan’ın DO&CO şirketinden gelecek. Dünyadaki bütün Formula 1 otomobil yarışlarının lider şirketi DO&CO Türkiye’de de yoluna devam edecek.
Paylaş