Paylaş
Yıllardır izlerim. Çelebi Havacılık öyle fazla ortalarda görünmez. Ama hangi havalimanına giderseniz Çelebi yazısını mutlaka hizmetler zincirinin bir yerinde görürsünüz.
Hiçbir şirketle kavga etmezler. Ticaretin bütün nezaket kurallarını uygularlar. Sessizdirler. Yıllarca çok büyük işler yaptıkları halde duyurmak için çaba bile harcamadılar. Daha yeni kurumsal iletişim bölümünü kurdular. Kavgaları gürültüleri yoktur. Rakiplerine bulaşmazlar. Başkalarını alkışlamayı bilirler. Talihsizliğe uğradıklarında bile seslerini sınırlı yükseltirler. Hayalleri çoktur, dünyanın dört bir yanına ulaşır ama onlar risk alsalar da tecrübe ile sınırlarını çizdikleri düzeni korurlar.
Dünyada 3 kıtada 6 ülkede 60’dan fazla istasyonda, yer hizmetleri, kargo işleri yapan Çelebi Havacılık Türkiye’deki ana üssünün dışında Hindistan, Macaristan, Almanya, Tanzanya ve son olarak da Endonezya’da büyüdü. Endonezya’da yer hizmetleri veren Prathita Titiannusantara (PTN) şirketinin tamamını satın aldı. Endonezya’daki 26 havalimanında yer hizmetlerine başladı.
DENGE HALİ HÂKİM
Canan ve Can Çelebioğlu’nun büyüttüğü bu şirket 2013 yılında önce yüzde 50 hissesini, sonra yüzde 15’ini daha finans-yatırım dünyasının saygın kuruluşlarından Actera Gruba sattılar. Ama ilginç bir şey oldu. İşin yönetiminde yüzde 50-50 kararı aldılar. Yani her iki tarafta farklı mali yapıya rağmen aynı söz hakkına sahipler. Kavga gürültü olmuyor. Actera grup bu iki deneyimli patronla uzlaşı içinde sistemi dikkatlice büyütüyorlar.
Canan Çelebioğlu Holding’in başında ama kardeşi Can Çelebioğlu da işin bir başka kısmının başında. Onlarda denge var. Can bey özellikle tekniğe merakı, fuar fuar gezmeleri ile Çelebi Grubu’nun ekipmanlarının her zaman modern zamanlara ayak uydurmasını da sağlıyor. Eşi Pelin hanımla gitmediği fuar ve firma kalmamış neredeyse. Canan Çelebioğlu’nun oğlu Ali Ateş Tokgöz Los Angeles’da farklı bir eğitim almış ama şimdi şirketin çeşitli kademelerinde patron çocuğu olarak değil, bir çalışan olarak görev yapıyor ve sistemi öğreniyor.
PROFESYONELLER YÖNETİYOR
Çelebioğlu, bir aile şirketi olmaktan çoktan çıkmış. İşi artık profesyonellerle yönetiyorlar. Şirketin grup CEO’su Dave Dorner küresel genişleme ve sürdürülebilirliğe olan bağlılığından söz ediyor. Ve Endonezya’da büyümenin heyecanını her fırsatta anlatıyor. Cakarta’da yapılan imza töreninde yatırımcı ve finans şirketi Actera grup lideri Yağız Çekin, Endonezya Cumhuriyeti Turizm ve Yaratıcı Ekonomi Bakanı Sandiaga Salahuddin Uno da Çelebi Havacılık yatırımının ülkesi için önemli olduğunu ve zaman içinde başka şirketlerin de geleceğini söyledi.
‘HEP GÜVENİLİR ORTAK OLDUK’
-Cakarta’da Park Hyatt Oteli’nin salonlarından birindeyiz. Canan Çelebioğlu ile sohbet ediyoruz.
Elbette önce ‘Neden Endonezya’ sorusunu soruyorum. Birçok yönüyle bu ülke cazip gelmiş. Ayrıca PTN şirketi ülkedeki yer hizmetleri şirketleri arasında birinci sırada yer almasa da Canan hanıma büyüme konusunda önemli işaretler vermiş.
Canan Çelebioğlu alabildiğine sakin bir insan. Sanırım 16 yaşında babasını kaybettikten sonra kendisini iş hayatının ortasında bulmuş. 42 yıldır da çalışıyor, risk alıyor. Sistemi yönetirken kurulan pusulardan sıyrılıyor. Aklı ve eğitimi ile çok da bilinmeyin bir iş kolunda hala lider yapısını sürekli yükseklere çekiyor. Yorulmuş ama önemsemiyor. Hedefinde elbette emeklilik var. Ama o gittikçe emeklilikte ilerilerle bir yerlere gidiyor.
Çelebi Havacılıktan söz ederken gözleri ışıl ışıl. Diyor ki, “66. yılımızı kutluyoruz. Türkiye’de 32, Hindistan’da 9, Almanya-Macaristan ve Tanzanya’da birer, Endonezya’da 26 havalimanında hizmet veriyoruz. Çalışanlarımızla gurur duyuyoruz. Onlar sayesinde hep güvenilir ortak olduk. Faaliyet gösterdiğimiz tüm bölgelerle müşterilerimiz, ortaklarımız ve hükümetlerle hep işbirlikçi yaklaşımlarımız oldu. Yatırımlarımızı uzun vadeli taahhütler olarak görürüz. Endonezya’nın stratejik konumu bize çok cazip geldi ve satın aldığımız şirketin yapısına baktığımızda hızla büyüteceğimize inandık.”
Canan hanım uzun süredir İstanbul dışında yaşıyor. İki oğlu var. Onlarla zaman geçirmekten keyif alıyor. Sosyal konularda oldukça aktif. Otizmle ilgili gelecek planları var. İyi bir eğitim kurumu oluşması için şimdiden harekete geçmiş.
YENİ PAZARLARA BAKIYOR
Kardeşi Can, Çelebi Hava Servisinin Yönetim Kurulu Başkanı. İki kardeş arasında su sızmıyor. İkisi de mükemmeliyetçi. Her şeyin en iyisinin olmasını istiyor. Canan hanım bu konuda daha yönetime ağırlık verirken Can bey teknik konulardaki ilgisi ile Çelebi’yi sürekli yeniliyor.
Yer hizmetleri, kargo ve genel havacılık gibi üç dalda ilerleyen Çelebi şirketi kardeş liderlerle sanırım özellikle havacılıkta baş döndürücü hızla büyüyen Asya Pasifik ülkelerinde başka yerlerde ortaya çıkacaklar. Malezya, ya bir başka ülkenin pazarlarını sürekli inceliyorlar. Sağlam fırsatlara bakıyorlar. Ama baktıkları her fırsatın, ana konusu bir gün büyüyebileceği ve işin lideri olup olamayacağı onların önceliği. Bu öncelik olmadan işe start vermiyorlar. Ve bu arada şirketin hikayesini anlatan bir kitap hazırlanıyor. Sonra belki bir belgesel film. İşin ustası Nebil Özgentürk yapıyormuş.
UZAK GÖRÜŞ MÜTHİŞ ŞİRKETİ YARATTI
-Çelebi Hava Servisi’nin kurucusu Ali Cavit Çelebioğlu, 1926 yılında Balıkesir-Gönen’de dünyaya geldi. İlk ve ortaokul eğitimlerini takiben Astsubay Meslek Okulu’na giren Ali Cavit Çelebioğlu, burada ileride tüm yaşamını adayacağı havacılıkla tanıştı. 1945 yılında iyi bir pilot olarak mezun oldu ve Hava Kuvvetleri’nde göreve başladı. Görev yaptığı dönem içinde yer hizmetlerinin uçmak kadar önemli olduğunun farkına varan Çelebioğlu’nun Almanya ve Amerika’da aldığı eğitimler de bu düşüncesini kuvvetlendirdi. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde eğitimine devam eden Ali Cavit Çelebioğlu, aynı zamanda özel sektörde de çalışmaya başladı ve Pan Amerikan Hava Yollarında çalışırken kendi şirketini kurma fikrini geliştirdi. 1 Şubat 1958’de Ankara’da Çelebi Hava Servisi’ni kurdu. Bir merdiven ve beş işçi ile o günün şartlarında olanaksızı başardı ve bugünkü şirketin temelini attı. Ali Cavit Çelebioğlu 1982 yılında hayata veda etti.
NE YAPIYORLAR?
-Bence bunun cevabı neler yapmıyorlar ki olmalı. Yer hizmetlerinde check-in’den boarding’e uçağa köprünün yanaşması (Genellikle buna körük deniliyor) ya da push-back denilen özel araçla uçağın geri itilmesine, temizliğinden suyunun değişmesine kadar her şeyi uzman olarak yapıyorlar. Yolcuları uçaklardan terminallere götürüp getiriyorlar. Ayrıca kargo yükleme, indirme depolama onların geliştirdikleri hızlı sistemlerle gerçekleşiyor. Bir de genel havacılıkta özel uçaklara tam hizmet veriyorlar. Özel uçağın uçuş planından hangarlanmasına, ekiplerin istirahatlerinin organizasyonuna, gelen yolcuların kusursuz ağırlanmalarına kadar hepsini gerçekleştiriyorlar. Yani hem yolcu ile hem de uçaklarla muhatap oluyorlar. Hem gülümsemeyi alışkanlık edinmişler hem de kriz çözmeyi.
Paylaş