Paylaş
Havada trafik sıkıştı
Avrupa semalarındaki yoğunluk tüm dünyayı etkiliyor. Gecikmeler birbirini izliyor.
Kosova krizi, sistem uyumsuzlukları, hava trafiğindeki artış, Avrupa semalarını yoğunlaştırdı. Hava trafiğinin çok yoğun olduğu Avrupa'daki sıkışma bizi de etkiledi. İstanbul-Dalaman seferini yapacak bir uçağımızdaki gecikmenin temelinde Avrupa semalarının etkisi var demek ne kadar inandırıcı? Ama bir gerçek. Avrupa'dan geç gelen uçak, iç hat uçuşlarında da gecikmelere yol açıyor. Bunu yolcuya anlatmak o kadar zor ki...
Avrupa semaları bu yıl yaz aylarında tam anlamıyla Arap saçına döndü. Artan uçak trafiği, hava trafik sistemlerinde yaşanan sorunlar üst üste eklenince ortaya vahim bir tablo çıktı. Bir de Kosova'daki NATO operasyonları işin içine girince neredeyse tüm uçuşlar gecikti, bağlantılar kaçırıldı, yolcular havalimanlarında perişan oldu.
Her yıl Avrupa'daki havalimanlarında tatil sezonunun başlamasıyla birlikte hava trafiğinde yoğun bir döneme girilirdi. Ancak bu yıl uçak trafiği resmen kitlendi. Aslında kriz sinyallerini bu yılın kış aylarında vermeye başlamıştı. Ocak ayından itibaren artmaya başlayan gecikmeler mart ayında yüksek bir düzeye erişti. En az gecikmenin yaşandığı Belçika'da bile ortalama rötar 15 dakika oldu. Mayıs ayında ise gecikmeler en üst düzeye ulaştı. 1998 ile karşılaştırıldığında rötar oranı yüzde 217'ye yükseldi. Rötarlar konusunda açıklama yapan Havayolları Birliği Genel Sekreteri Karl-Heinz Neumeister, 1999'u rötarlar açısından havayolları tarihindeki en kötü yıl ilan etti.
Yolculara anlatılması en zor neden olan hava trafiğindeki sıkıntı Avrupa'dan dalga dalga tüm ülkelere yansıdı. Örneğin Türkiye bu trafikten en çok etkilenen ülkelerden biri oldu. Milli taşıyıcı Türk Hava Yolları, İstanbul kalkışını zamanında yapsa bile uçakların dönüşlerindeki gecikmeler yüzünden hayli sıkıntı çekti. İstanbul-Antalya seferi yapacak bir uçaktaki gecikmenin önemli nedeni yine Avrupa'dan kaynaklandı. Uçağın geç gelmesi THY'yi yolcularına çok zor anlatacağı Avrupa hava trafiğindeki sıkışmadan kaynaklanan nedenle iç hatlarını da zorladı.
Avrupa'da hava trafiğinin kontrolü, merkezi Brüksel'deki Eurocontrol tarafından yapılıyor. Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 28 ülke bu kuruluşa üye. Yaşanan yoğun trafik sıkıntısını çözmek amacıyla Eurocontrol çeşitli önlemler alıyor. Bu önlemler ekim ayında yapılacak toplantı ile tartışılacak. Üye ülkeler tarafından yeni Hava Trafik Yönetimi (ATM) ele alınacak. Hazırlanacak rapor 2 bin ocak ayında Avrupa'nın tüm ulaştırma bakanlarının katıldığı toplantıda sunulacak. Ancak bir gerçek var ki sorunlar karşısında acil çözümlere ihtiyaç duyuluyor. Havayolları da en az yolcular kadar gecikmelerden rahatsız. Çünkü uçağın havada veya yerde geçirdiği fazladan bir dakika bile binlerce Dolara mal oluyor.
GECİKMELERİN NEDENLERİ
Sorunun nedenini kimi uzmanlara göre Fransa ve İsviçre arasında yapılan yeni hava koridoru düzenlemeleri. Temelde iki ülke arasındaki bölgesel uçuşları arttırmayı hedefleyen anlaşma ile trafikte önemli yükseliş yakalandı. Ancak bu trafik başta Cenevre olmak üzere bölgedeki havalimanlarında ciddi tıkanmalara neden oldu. Bazı ülkelerin hava trafiklerinin toplam içindeki paylarının sadece yüzde 3’nün oluşturduğu ancak gecikmelerin yüzde 45'ine neden olduklarını ifade eden Eurocontrol yetkilileri, bu ülkeler arasında Fransa, İsviçre ve İtalya'nın ilk sırayı paylaştıklarına dikkat çekiyorlar. Almanya'nın güneyi, Kuzey Fransa, Manş Denizi, Kuzey İtalya arasında kalan bölgede bazı aksaklıklar olduğunu vurguluyorlar.
KOSOVA KRİZİ
Diğer bir zorluk ise Kosova'daki NATO operasyonlarıydı. Bu yılki gecikmelerin yüzde 30'u Kosova nedeniyle oldu. Kosova'daki operasyonlar sırasında Yugoslavya semalarının önemli bir kısmı hava trafiğine kapandı. Özellikle Türkiye gibi güneyden yukarı doğru çıkan trafiğin büyük kısmı kuzeye kaydırıldı. Kuzeydeki Macaristan, Romanya gibi ülkelerin de hava trafikleri bu nedenle sıkıştı. THY uçakları Avrupa'ya yaptıkları seferlerde Kosova'daki operasyonlar için yaklaşık 15 dakika fazla uçmak zorunda kaldı.
Ancak kimilerine göre asıl sorun Avrupa'daki hava trafik sistemleriyle ilgiliydi. Her ülkenin değişik sistemi olduğunu belirten uzmanlar entegrasyonda sorunlar yaşandığını vurguluyorlar. Örneğin bir uçak Almanya'dan kalktığında Türkiye'ye gelirken değişik ülkelerin hava sahalarından geçiyor. Eurocontrol de ülkeler arasında bağlantıları sağlıyor. Sistemlerin birbirlerine uymaması veya teknolojik farklılıklar hava trafiğinin takibini zorlaştırıyor. Zorlaşan takip zaman kaybı yaratıyor.
Aksaklıkların en aza indirilmesi için Eurocontrol çatısı altında üyelerin ortak bir sistem kurmaları gerekiyor.
Yolcular arasında yapılan araştırmada gecikmelerin en fazla olduğu havalimanları belirlendi. Rötarlarda birinci Milano'nun yeni Malpenza Havalimanı oldu. Bu havalimanından yapılan uçuşların yüzde 56.3'ünde uçuşlar 15-45 dakika rötar yaptı. Geçen yıl ekim ayında açılan Malpenza gecikmeler, bagaj kayıpları ve zayıf ulaşım ağı ile sınıfta kaldı. Malpenza'nın yanı sıra Oslo-Gardenmoen Havalimanı'da sorun yaratıyor. Münih ve Roma Havalimanları Kosova'daki NATO operasyonlarından en fazla etkilenen meydanlar oldu. Avrupa'daki havalimanları arasında en az gecikme de Dublin'de gerçekleşti. Dublin'i Atina, Viyana, Düsseldorf ve Londra'nın Heathrow/Gatwick Havalimanları izledi.
Aslında sıkışıklık sadece havada yaşanmıyor. Yerdeki sıkışıklıktan dolayı kazalarda da artış var. Kimi zaman yerde pilot hatası kimi zaman da sistem hatalarıyla karşılaşılıyor. Bazende yerdeki araçların dikkatsiz kullanılması hasarlara neden oluyor. Tüm dünyada bu tür yer kazalarından dolayı yılda 2.5 milyar Dolar zarar oluştuğunu belirten Uçuş Emniyeti Dairesi, kazalarda Avrupa'nın önde olduğuna dikkat çekiyor. Yerdeki her kaza da uçuşun zamanında gerçekleşmesine büyük zarar veriyor...
Southwest’in kralı
Hemen her havayolu şirketi iç hatlarından şikayet ediyor. Oysa artık iç hat hava taşımacılığında büyük gelişmeler yaşanıyor. Pazar her geçen gün büyüyor. Çünkü insanlar konfor ve zaman tasarrufu için uçakları tercih ediyor. Bölgesel uçuşlar için yeni havayolu şirketleri kuruluyor, imalatçılar özel uçaklar üretiyor. Bu gelişmeler Türkiye'yi de yakından ilgilendiriyor. Bir kaç büyük şirket bölgesel havayolu projeleri üzerinde çalışıyor.
Ancak uzun yıllar iç hat taşımacılığına büyük havayolları hep soru işareti ile baktı. Kısa mesafeli uçuşların para kazandırmayacağına eminlerdi. Ama bu fikri havacılığın efsanevi adamı Herb Kelleher kırdı. Kurduğu Southwest Havayolları her yıl hep kar ederek büyüdü, gelişti. Şu an Southwest filosundaki 300'e yakın uçakla Amerika'nın en büyük beşinci havayolu.
Ünlü iç hat havayolunun hikayesi 1966 yılında San Antonio Teksas'da başladı. Rollin King adlı bir iş adamı devamlı zarar eden küçük havayolunun başına geçmesi için Herb Kelleher'a teklif götürdü. Ve havayolu taşımacılığında yeni bir çığır açacak olan Southwest efsanesi başlamış oldu. Organizasyon çalışmaları ve izinlerin alınması sonrasında 18 Haziran 1971'de havayolu üç 737-200 ile seferlerine başladı.
Farkılılığın yolcuyu kendilerine çekeceğine inanan Kelleher kabin hizmetlerinde devrim sayılabilecek bir uygulama başlatmıştı. Öncelikle kabinde sadece bayan kabin memuru görevlendirdi. Hostes kıyafetleri ise -ki bu kıyafetler halen kullanılmaya devam ediyor- portal renkli mini etek, beyaz kemer ve çizmeden oluşuyordu. Uçaktaki her ikramın başında 'aşk' sözcüğü vardı. 'Aşk kokteyli', 'aşk fıstığı'... Anonslarda aşktan sözediliyordu.
Farklılık ve en önemlisi düşük fiyatlar Southwest'i bir anda popüler yaptı. Havayolunun yüksek frekanslı uçuşları ve değişik şehirlere gerçekleştirdiği seferler büyük ilgi gördü. Bugün Southwest, yılda 52.5 milyon yolcu taşıyan bir şirket. Amerika'da 27 eyaletteki 53 havalimanına uçuyor.
Herb Kelleher ise iyi giden işlerin keyfini yaşıyor. Çok espirili bir insan olan Kelleher Southwest uçaklarında Elvis, Al Capone veya Arap şeyhi kıyafetleriyle yolculuk yapıyor. Ve işi denetliyor.
Tolga ÖZBEK
BAŞARININ TEMELİ
Şirket uçtuğu her kente 12 sefer yapıyor. Büyük havalimanlarının yakınlarındaki küçük meydanları tercih ediliyor.
Southwest uçağı yere indikten sonra 10 dakika içinde havalanıyor. Diğer havayollarında bu süre 45 dakika. Böylece uçaklar yerde durmuyor.
Diğer havayolları ile kod paylaşımı yapılmıyor, aktarmalı yolcu alınmıyor.
Şirketin ana üssü yok. Birden çok küçük merkez kullanıyor.
Biletler ucuz. Fiyatların yüzde 50 düşük olması, yolcu talebini yüzde 1500 arttırıyor.
Rezervasyon sistemi yok. Biletler havalimanında satılıyor. Erken gelen biletini alıyor. Boarding yani uçağa biniş süresi kısalıyor. Uçak yolcuyu değil, yolcu uçağı bekliyor.
İkram sınırlı. Kısa uçuşta ikram yok. Uzun uçuşta bir paket fıstık ve peynirli kanepeler sunuluyor.
Hostesler güler yüzlü ve her zaman espirili.
Filoda 737 dışında uçak hiç kullanılmıyor. Şirket yeni nesil Boeing 737-700'lerin verdiği 129 sipariş ile ilk müşterisi.
Lufthansa YES tuttu
Lufthansa Alman Havayolları 30 Kasım'a kadar 12-25 (öğrenciyse 12-31) yaş arasındaki gençlere yönelik indirim kampanyası başlattı.
YES adı verilen kampanya sayesinde gençler Türkiye'den Avrupa'nın herhangi bir noktasına her uçuş için 75 Dolar ödeyerek birden çok bacakta uçabilecekler.
Örneğin İstanbul-Frankfurt, Frankfurt-Paris, Paris-Münih, Münih-Londra, Londra-Frankfurt, Frankfurt-İstanbul uçuşundan oluşan seyahat programını sadece 450 Dolar ödeyerek yapabiliyorlar.
Türkiye'de İstanbul, Ankara ve İzmir'den gerçekleşen uçuşları kapsayan program ile Avrupa'da 100'ü aşkın noktaya uçmak mümkün oluyor.
Gümüşhane Havacılık Şenliği
Gümüşhane'de havacılığı tanıtmak ve sevdirmek amacıyla valilik havacılık şenliği düzenliyor.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda yapılması planlanan şenlikte çeşitli aktiviteleriyle birlikte havacılık sergisi açılacak.
Sergide model uçak, paraşüt gibi havacılık malzemelerinin sergilenmesinin yanı sıra havacılıkla ilgili filmler de oynatılacak.
Maket uçak yapımını da kentte yaygınlaştırmayı hedefleyen Gümüşhane Valisi Mustafa Çetin, şenliğin gelecek yıllarda sürekli hale getirilmesi için de çaba harcayacak.
Vali Çetin, şenliğin daha renkli ve ilgi çekici hale gelmesi için havacılık kuruluşlarından ve şirketlerinden malzeme ve bilgi desteği bekliyor.
Paylaş