Havayolları gözlerini kadınlara dikti

Kabinde kadınlar için ayrı tuvaletler, özel çantalar, eğlence sistemlerinde farklı kanallar... Havayolu şirketleri artık seyahat eden kadın yolcuları kendine çekebilmek için gökyüzünde rekabeti farklı bir boyuta taşıyor. Kadın yolcu, farklı hizmeti bulduğu havayolunu tercih ediyor

Haberin Devamı

* ÖZEL YOLCU SALONU
Kore Havayolları, first veya business class’ta uçan kadın yolcular için Seul Incheon Havalimanı’nda özel yolcu salonu hizmeti veriyor. İçinde kuaföründen ergonomik uyuma koltuklarına kadar tamamen kadınlar düşünülerek tasarlanan salonda ayrıca makyaj tazeleme üniteleri de yer alıyor. Bebekleriyle seyahat eden anneler için odaların yanı sıra çocuklara göz kulak olacak görevliler de salonlarda bulunuyor. Koreli bir başka havayolu Asiana ise anne adaylarını elektrikli araçlarla uçağa götürüyor.

* BU ÇANTALAR KAPIŞILIYOR
Abu Dabi merkezli Etihad Havayolları, first class’ta uçan kadın yolcular için Swarovski ile seyahat çantası tasarladı. İçinde İsviçreli La Prairie’nin nemlendiricisi, el kremi ve dudak kremi bulunan siyah deri çantalar kadın yolcular tarafından adeta kapışılıyor.

Haberin Devamı

* UÇAKTA ALIŞVERİŞ KEYFİ
Kore Havayolları, iki katlı yolcu uçağı A380’de duty free olarak adlandırılan gümrüksüz satış mağazası açacağını açıkladığında sektör bu fikri ‘kabinde yer kaybı’ olarak görmüştü. Prestij gözüyle bakılan bu projede Kore Havayolları beklenenin üzerinde satış rakamlarına ulaştı. Kadın yolcuların büyük ilgi gösterdiği mağazada en çok kozmetik ürünleriyle parfüm satılıyor. Sıvı yasağı nedeniyle birçok kadın yolcu alışverişini uçakta yapıyor. Havayolu, geçen yıl tüm uçaklarında ulaştığı 230 milyon dolarlık duty free satışıyla bölgede liderliğini koruyor.

* YENİ DERGİLER
Air France ve Lufthansa’da, uzun menzilli uçaklarda kadın yolcular için hazırlanan dergiler kabin memurları tarafından dağıtılıyor. Amerikan Havayolları’nın eğlence sistemindeyse kadınlar için hazırlanan kanallar yer alıyor. Araştırmalar, birçok kadın yolcunun film izlemediğini ancak yemek tarifleri, spor ve çocuk bakımıyla ilgili kanalları ilgiyle takip ettiğine dikkat çekiyor.

* KADINLARA AYRI TUVALET
Kadın yolcuların çoğu uçakta ortak tuvaletlere girmek istemiyor. Bunu ilk keşfeden Uzakdoğulu şirketler son yıllarda teslim aldığı uçaklarda sadece kadınlar tarafından kullanılan tuvaletlere yer veriyor. Hızla yaygınlaşan uygulamayı takip eden havayolları arasında Virgin’in Avustralya’daki şirketinin yanı sıra Brezilyalı GOL Havayolları da bulunuyor. Pembe veya pastel renkli duvar kaplamaları, makyaj için daha iyi aydınlatmaya sahip aynalar, uçaklardaki kadın tuvaletlerinin ortak noktaları.

Haberin Devamı

Bilbao çok yakın ve çok güzel

Bilbao, işadamları kadar Bask bölgesini tanımak isteyenler için de farklı bir nokta. Halen haftalık dört uçuş pazartesi, çarşamba, cumartesi ve pazar günleri karşılıklı yapılıyor. Daha açıldığı anda yüzde 60 doluluk yakalayan hat önümüzdeki sezona her gün uçacak kapasite sunacak gibi duruyor

Bundan birkaç yıl önce “THY, İspanya’da beş ayrı noktaya uçacak” deseler inanmakta güçlük çekerdim. Şirketin İspanya operasyonundaki büyüme, Barcelona futbol takımına sponsorluğuyla başladı. Sadece Madrid ve Barcelona kentleriyle sınırlı uçuş ağına Malaga, Valencia ve son olarak da geçen ay sonunda Bilbao katıldı.
Atatürk Havalimanı’ndan Bilbao’ya Airbus A319’da uçtum. 87 yolcuyla uçağa bindik. Kaptan Pilot Bülent Görgeç, İkinci Pilot Mehmet Hakan Başaran ile Kabin Amiri Neslihan Ceren Tutak, Miray Eren, Tutak, Gülfem Yavuzer, Cem Dinçer ve Ebru Yüksek’ten oluşan ekip bizlere 4 saat 10 dakika sürecek uçuşta eşlik etti. Kabin Amiri Neslihan Ceren ve zarafetiyle uçmaktan çok mutlu olduğum Miray Eren mükemmel bir servis sundular.
Uçaktaki Türk yolcuların önemli bölümü, İspanya’da ekonominin kalbini oluşturan Bilbao’ya iş için gidiyordu. Bask bölgesinin başkenti İspanya’nın kuzeyinde. Henüz kavurucu sıcaklardan nasibini almamış yemyeşil dağların arasından alçalarak önce Bilbao’yu havadan tanıdım.
Kuşkusuz gözlerim Guggenheim Müzesi’ni aradı. Nehrin kenarındaki bu mimari harika, Bilbao’nun marka haline gelmesinin en önemli nedeniydi. Bir kenti marka haline getiren müzeyi biblo gibi görmek çok keyifliydi.

Haberin Devamı

KÜÇÜK TERMİNAL

Denize doğru açılan uçağımız alçalıp Bilbao’ya teker koyduğunda küçük-orta kapasiteli bir havalimanı terminaliyle karşılaşıyorum. Klasik bir Avrupa meydanında hemen Lufthansa, Air France, Iberia’nın yanında Ryanair ve Easyjet uçakları var. Şimdi bu şirketlerin arasında THY kendine yer açıyor.
Kapıda THY’nin Bilbao Ticaret Şefi Cemal Kaya ile tanışıyorum. Henüz birkaç hafta önce atansa da uzun yıllar bölgede yaşaması, çok iyi İspanyolcası sayesinde hemen kendini kabul ettirmiş bu genç adam. Yerinde duramıyor ve Bilbao uçuşlarının ne kadar önemli olduğunu, kısa sürede önemli bir uçuş noktası haline geleceğini söylüyor. Daha soluk almadan dört dörtlük bir brifing alıyorum Cemal Kaya’dan...

Haberin Devamı

GELİŞMİŞ EKONOMİ

Bilbao’nun merkezi ne tam bir İspanya ne de sınıra yakın olduğu için etkilerini hissedeceğimi düşündüğüm Fransa. Kendine özgü bir mimarisi, düzeni var. Tarihle modern yapı iç içe girmiş. Buna İspanya’da pek göremeyeceğiniz yeşillik eklenince Bilbao farklı bir görünüm sunuyor.
Geçmişin ağır sanayii Bilbao’da yerini yüksek teknolojiye bırakmış. Rüzgâr santrallerinin kilit teknolojileri, hızlı trenler, tekstil ve otomotiv endüstrisindeki makine tasarımları buradan çıkıyor. Zaten bölgedeki yüksek gelir de bunun göstergesi. İspanya’nın diğer bölgelerine göre ekonomik krizin etkileri daha az hissediliyor. Kentin bir özelliği de yavaşlığı. Burası gerilimsiz bir kent. İnsan huzur buluyor.

MİMARİ HARİKA

Haberin Devamı

Hemen Guggenheim Müzesi’ne gidiyorum. Kapıda Jeff Koons imzalı ‘Puppy’ heykeli var... Müzenin ilk katındaki 240 tonluk çelik levhalardan çok etkileniyorum. Hiçbir yere bağlı olmadan duran bu gemi gövde parçaları arasında yankılanan sesimle bir şarkı tutturup yürüyorum...
Sonraki katlardaki galerilerdeki resimlerin hangisini anlatsam... Aslında anlatmak müzeye de ihanet olur. Gidip görmek gerek. O havayı solumak o sanatın doruk noktasındaki imzaların hayallerine katılmak gerek.
Bilbao, işadamları kadar Bask bölgesini tanımak isteyenler için de farklı bir nokta. Halen haftalık dört uçuş pazartesi, çarşamba, cumartesi ve pazar günleri karşılıklı yapılıyor. Daha açıldığı anda yüzde 60 doluluk yakalayan hat önümüzdeki sezona her gün uçacak kapasite sunacak gibi duruyor.
Sıcak bir zamanda gidip San Sebastian’a belki de oradan Fransa’da Toulouse’a kadar uzanmak gerek. Plajlarında denize girmek, birbirinden güzel yemekleri tatmak lazım. Yeme içmenin bir doruk noktası olan Bilbao’ya siz de gidin. Bir otele bavulunuzu bırakır bırakmaz sokaklara fırlayın. Kentin dokusu sizi hemen kabulleniyor, yabancı diye itip kakmıyor, sevgiyle sarılıyor. Kendi şehriniz gibi yaşıyorsunuz ama ayrılmak da zor oluyor...

Yazarın Tüm Yazıları