Paylaş
Yani iktidardaki “muhafazakâr burjuvazi”nin çocuklarının çocukları için. 50 yıl sonrasına yani. Dedelerinin iplemeyeceğini biliyorum.
Diyeceğim o ki, Cesaria Evora öldü. Müziğin “çıplak ayaklı diva”sıydı kendisi.
Gözlerini kapatıp sallanarak şarkılar söyleyen bu tatlı kadın, Cabo Verde’nin sefaletinden geliyordu. Çoğu Morna şarkıcısı gibi.
Kocalar eskitti, incindi ve incitti, sonunda erkeklere küsüp kendini müziğe verdi. 40’ından sonra şöhreti yakaladı.
Sesini ne zaman duysam, aklıma Afrika’ya giden geminin güvertesinde ağlayan esmer kadın gelir.
O kadın kimdir bilmem. Bu yazıyı 50 yıl sonra kimin okuyacağını bilmediğim gibi.
Ama bir mucize olur da eline geçerse bilsin: Cesaria’nın çıplak ayaklarıyla sonsuzluğa yürüdüğü şu aralık gününde, muhtemelen henüz doğmadı bile.
Dedesi ise Cesaria falan görecek halde değil. Bir taraftan memleketi değiştirmekle, diğer taraftan çeki-senedi döndürmeye çalışmakla meşgul.
Her sabah ayağına gelen gazetenin kültür sayfasını okuyacak hali bile yok.
Böyle şeyler parayla-pulla ya da iktidarla olmaz. İnsanın Cesaria Evora’nın ölümüne üzülecek hale gelmesi için üç kuşağın harcanması gerekir.
Depremler gerekir bu arada, fırtınalar, altüst oluşlar, düşüp ayağa kalkmalar, sıfırdan başlamalar...
Ayıptır söylemesi, “burjuva” olmak gerekir yani. Cebinizde para olsa da olmasa da...
Bu yüzden diyorum ki: Ey 50 yıl sonrasının çocukları, Cesaria Evora öldü. Üstelik sizden iyi olmasın, çok da iyi insandı.
Anneden hayat dersleri
Avukat Sedef Erken’in röportajını Kelebek’te okumuşsunuzdur: Otizmli oğlu Ozan okula gidemiyor.
Her okul geri çeviriyor çünkü.
Açıkça söylemiyorlar ama Ozan otizmli olduğu için böyle yaptıklarını anlamak zor değil.
Sedef’te ise vazgeçecek göz yok. Olayı gündeme taşımaya kararlı: “Hadi bizim alternatifimiz var, peki aynı durumdaki fakir-fukara ne yapacak?”
Gerçi etraftaki “tahsilli eşeklere” bakınca okula gitmemek avantaj gibi duruyor ama olsun.
Arkandayız Sedef, sakın vazgeçme! Sen bizim Erin Brockovich’imizsin!
Ekonomik kriz bitmiştir
Soluk benizliler Irak’tan çekilmeye başladı. Geride yüz binlerce ölü Kızılderili bırakarak.
İşin İktisadi kısmı ayrı fena: Savaşın maliyeti 1 Trilyon dolar. Buna Afganistan’ı da ekleyin, işte tarihin en büyük prodüksiyonu!
“Peki kimin cebinden çıktı bu para?” diye sorarsak, küresel krizin esas nedeni çıkıyor.
Masrafları bütün dünya ödemiş!
Biz yine de çocukları vuran mermilerin bizim paramızla alındığını unutalım ve iyi tarafından bakalım: Amerika çekildiğine göre, ekonomik krizin bir ayağı çukurda demektir!
tatlı Sözlük
Aşk: Her durumda yeniden başlayabilmek.
Paylaş