Paylaş
Geçen hafta sonu yine iki günlüğüne Bodrum-Türkbükü’ne kaçtım. Bu kez valizlerimi, hayatımda çok özel bir yeri olan Mavi Suit Otel’e bıraktım.
Hayatımın birçok dönüm noktasına şahitlik eden Mavi’nin en sevdiğim yanı, kendinizi otelde değil de evinizdeymiş gibi hissettirmesi.
Bunda işletmecisi Cemal Yarar’ın payı büyük.
Herkes tarafından sevilen, sayılan, Türkbükü’nde kimine abi, kimine kardeş, kimine dost olan Cemal Bey sayesinde Mavi Otel, Türkbükü tatilcilerinin buluşma noktası haline gelmiş.
Yaptığı isim, kazandığı müdavimlere rağmen yeniliklere devam eden otelin iskelesine bu yıl bir de Mavi Restoran konuşlanmış.
Kadir Usta’nın gemici usulü levreği ve çökertme kebabı gerçekten baştan çıkarıcı. Ayrıca otelde her cumartesi döner, her pazar da meşhur mantı günü...
Oralardaysanız, mantıyı duyunca dümeni Mavi’ye kırmaya niyetliyseniz benden söylemesi, pazarları saat 14:00’te mutfaktan 10 tepsi mantı çıkıyor, ancak yetişen yiyebiliyor, çünkü çok kısa zamanda tükeniyor.
Sadece orası değil, Türkbükü’nün her daim ilgi gören mekanları Arnavutköy Balıkçısı, Atılay Balık, Garo’s ve Miam’da da yoğunluk hakim şu günlerde... Bir de Göltürkbükü’nün girişindeki Doğal Dondurma’yı pas geçmemeli tabii.
Önünde sıra eksilmez ama o sırayı beklemeye değer. Zira hem lezzet hem de mekanın patroniçesi Pembe’nin güleryüzü, bekleyişi çile olmaktan çıkarıyor.
Genel olarak da bayram arifesinde beldede tatilci yoğunluğu ciddi şekilde artmış. Hatta bayramda yüzde 100 doluluğa ulaşılacakmış.
Bölgedeki esnafla da sohbet etme imkanı buldum.
Pandemi sebebiyle ciddi sıkıntı yaşayan esnaf, bayram yoğunluğu sayesinde yaralarını sarmayı umuyor. Ne var ki ağustosta başlayan sezon, ağustos bitmeden son bulacak gibi... Zaman kısa, hayaller büyük.
Elçiye zeval olmaz minvalinde bir de not düşeyim. Sezon kısacık kaldığı için mağdur esnafın İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’dan bir ricası var; mümkünse müzik kapanış saatinin 00:00’dan 01:00’e revize edilmesi...
Bu 1 saatlik ekstra zamanın yaralara merhem olması açısından önemli olduğu görüşündeler. Bu beklentiyi de iletmiş olayım.
Bu pandemi başka
Cumartesi akşamı Pandemi Yalıkavak’taydım. Sahnede Deha Bilimlier vardı.
Deha’nın sahnesi çok iyi, mekandaki tüm müşteriye hakim. Her telden çalıyor, söylüyor. Coştukça coşuyor, misafirlerin coşkusunu da zirveye taşıyor. E etki tepki meselesi. Bu yıl açılan Pandemi Yalıkavak, bir Kemal Üşenmez projesi...
Yalıkavak Marina’nın hemen yanındaki mekan çok güzel dizayn edilmiş ve gördüğüm kadarıyla bunun için ciddi paralar harcanmış.
Mutfak, şef Volkan Çengel’e emanet. Mutfakta kullanılan tüm ürünler de bölgenin lokal üreticilerinden temin ediliyor. Ispanaklı kiş, baklava hamuruna sarılmış dana kaburga ve kapari soslu kılıç balığı ilk tadımda favorilerim arasına girdi.
Bayramın ilk günü yani bugün mekanda Derya Bedavacı sahne alacak. Yarın ve dördüncü gün eğlence tutkunları Deha Bilimlier ile coşacak. Üçüncü günün yıldızı ise Linet. Bu programı da Bodrum tatilcilerine duyurmuş olayım.
Ve son olarak; okurlardan sürekli “Yalıkavak Marina ile ilgili neden bilgi vermiyorsunuz” şeklinde mail’ler alıyorum.
Yalıkavak Marina kısa başlıklarla geçiştirilecek bir adres değil. Fırsat bulabilirsem bayram sonrası ziyaret eder, orayı da tüm detayları ile köşeme taşırım.
Amasyalılardan bayram sürprizi
Amasyalı tasavvuf musikisi sanatçıları, bayram arifesinde sürpriz bir projeye imza attı.
Türkiye’nin dört bir yanındaki sanatçılar, Türkiye’ye sözüyle, bestesiyle Amasyalı olan bir bayram ilahisi hediye etme düşüncesiyle bir araya geldi.
Güftesi Aslan Demir’e ait olan “Önü Bayram Sonu Bayram” adlı segâh ilahinin bestesi Prof. Dr. Hakkı Turabi’ye ait.
Hem ilahi hem de tanıtımında kullanılan Amasya görselleri gerçekten etkileyici.
Çalışmayı merak edenler şu linkten ulaşabilirler: https://youtu.be/X8ld8Ka6MaI
Tüm okurlara iyi bayramlar, iyi tatiller dilerim. Kalın sağlıcakla...
Paylaş