YÖK'ün 16 kahraman demokrat adamı!

YÖK Genel Kurulu'nun yaptığı değerlendirmenin bir örneğini kabile devletlerinde bile göremezsiniz.

Ben merak ediyorum, sadece 13 oy almış (oyların 0.5'i) bir adayı birinci sıraya yerleştiren profesörler, üniversitelerine döndüklerinde öğrencilerinin yüzüne nasıl bakacaklar?

Öğrencilerine dürüstlüğü, erdemliliği, ilkeliliği, onurlu insan olmayı nasıl öğretecekler?

Diyeceksiniz ki, ‘‘Canım oylar gizli kullanıldı. Kimin ne oy verdiği belli değil ki’’...

Haklısınız...

Yalnız insanlar başkalarını aldatabilirler, ama kendilerini asla...

Sorarım size...

Öğrencilerinin yüzüne gönül rahatlığıyla hiçbir şey olmamış gibi bakabilecek, hatta yalan söyleyip ben seçimde yüzde 57 oy alan adaya oyumu verdim diyebilecek bilim adamından bu ülkeye ne yarar gelir?

Yazık!.. Çok yazık!..

Ülkenin 16 seçkin profesörü, bu kadar ilkesizlik içinde olurlarsa gerisini siz hesap edin.

* * *

YÖK Genel Kurulu ile ilgili biraz ayrıntı vermek istiyorum.

Çünkü bu olayı, toplumsal ahlakımızın ve demokrasi anlayışımızın hangi düzeylere indiğini göstermesi bakımından çok önemsiyorum.

YÖK Genel Kurulu iki eksikle 20 kişi olarak İstanbul Üniversitesi'nin rektör adaylarını belirlemek için önceki gün toplandı.

Önlerine gelen liste şöyleydi: Kemal Alemdaroğlu 1268 oy, Mesut Parlak 886 oy, Dinçer Uçak 13 oy.

Diğer üç kişinin oyları birle iki arasında değişiyordu.

İlk tur oylamada, katılanların yarısından fazlasının oyunu (15) bir tek Kemal Alemdaroğlu aldı ve ilk aday olarak belirlendi.

İki adayın daha belirlenmesi gerekiyordu. İkinci tura geçildi.

İkinci turda Alemdaroğlu'na karşı olanlar, Dinçer Uçak'ta birleştiler. Böylece Uçak 16 oy alarak birinci sıraya oturtuldu.

Mesut Parlak da üçüncü oldu.

Seçimde 13 oy alan Dinçer Uçak birinci, Kemal Alemdaroğlu ikinci, Mesut Parlak üçüncü olarak Çankaya'ya sunuldu.

Şimdi gözler bu 3 adaydan birini rektör olarak atayacak olan Sezer'de.

Bakalım geçen yıl 9 Eylül Üniversitesi rektör seçimindeki titizliğini mi gösterecek, yoksa 19 Mayıs Üniversitesi'nde sadece 71 oy alan üçüncü adayı seçme yanlışını mı tekrarlayacak?

Bu olayda 13 oy alan bir profesörün, Türkiye'nin en büyük üniversitesine rektör olarak atanabileceğini düşünemiyorum.

En yakın rakibine 382 oy fark atan Kemal Alemdaroğlu’nun rektör olarak atanması hukuk devletinin de, demokrasinin de gereğidir.


Façyo da tarih oldu

BOĞAZ'ın en güzel balık lokantalarından biriydi Façyo.

Ama artık yok. Satıldı.

Façyo artık bir zamanlar Sarıyer'in ünlü balık lokantası Urcan olarak devam edecek.

Bir zamanlar bizim çok sık gittiğimiz bir mekándı Façyo. Rahmetli Namık Sevik, İstanbul tarafında Façyo'dan başka yere gitmezdi.

Bizi de toplar götürürdü.

Ne güzel insanlarla rakı içtik Façyo'da.

Ne eşi bulunmaz sohbetlere tanık olduk.

Façyo geçelerini bir oturup yazabilsem...

Namık Sevik'i, Çetin Altan'ı, Ömer Sami Coşar'ı, İslam Çupi'yi, Turan Güneş'i, Mete Akyol'u, Turhan Aytul'u, Nezih Alkış'ı ve daha saymakla bitmeyecek kadar dostu bir anlatabilsem...

Façyo yok artık. Orada yaşanan ve hiç ölmeyecek anılarla birlikte tarih oldu gitti.
Yazarın Tüm Yazıları