Kim halkın, kim seçkinlerin partisi

YIL 1945...O gün Meclis’te hava çok gergindi.

Devrim niteliğindeki "Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu" görüşülecekti.

CHP içindeki bazı toprak ağaları bu kanun tasarısına şiddetle karşıydı.

Görüşmeler başlar başlamaz isyan bayrağını çekerek ayaklandılar.

Yasaya göre tarıma elverişli yerlerde 1000 dönümün üzerindeki topraklarla, tarıma elverişsiz yerlerdeki 2000 dönümün üzerindeki topraklar devlet tarafından kamulaştırılacaktı.

Bu topraklar, topraksız köylülere dağıtılacaktı.

Üstelik bu kamulaştırmalarda ödemeler toprakların gerçek bedeli üzerinden değil, arazi vergisi bedeli üzerinden yapılacaktı.

Aralarında Aydın Milletvekili Adnan Menderes’in de bulunduğu büyük toprak sahipleri, yasanın çıkmaması için büyük çaba harcadılar ve sonunda karşı oy kullandılar.

Celal Bayar, Adnan Menderes, Fuat Köprülü, Refik Koraltan ve Emin Sazak bütçeye de ret oyu verdiler.

* * *

Bu 5 milletvekili 7 Haziran 1945’te de "Dörtlü Takrir" (Dörtlü Önerge) verdiler.

Aslında devrim niteliğindeki toprak reformuna karşı oldukları için muhalefet bayrağı açan bu dört milletvekili önergelerini "Ulusça özlenen demokrasiye ulaşmak" amacıyla verdiklerini açıkladılar.

Ve kısa bir süre sonra da CHP’den istifa ettiler.

Demokrat Parti’yi kurarak seçime katıldılar.

1946 seçimlerinde iktidar olamadılar ama 1950 seçimlerini büyük bir çoğunlukla kazandılar.

1950 seçim kampanyası boyunca topraksızlara toprak dağıtılmasına karşı çıkan DP yöneticileri, CHP’yi "Aristokratların partisi" diye suçladılar.

* * *

AKP’yi Demokrat Parti’nin çizgisine oturma stratejisi izleyen Başbakan Erdoğan, Bingöl, Muş mitinglerinde CHP’yi "Seçkinlerin partisi" olarak tanımladı.

Belli ki Erdoğan Menderes’in söylemlerini de taklit ediyor.

"Dokunulmazlıkları kaldıralım, milletvekilleri hesap versin" diyen...

Dar gelirli kesimlerin haklarını savunan...

Yolsuzluklara, Ali Dibo’lara, keyfi özelleştirmelere, ihalelerin yandaşlara verilmesine karşı çıkan...

Devlet kadrolarının partililerle doldurulmasına engel olmak için çaba harcayan...

Laik, demokratik Cumhuriyet’in, Atatürk devrimlerinin arkasında duran...

CHP "Seçkinlerin Partisi"...

Ama bütün bunları yapan, her ilde yolsuzluk çeteleri "Ali Dibolar"a teslim olan, lideri sürekli halkı azarlayan AKP ise "Halkın partisi".

* * *

Nutuk atarak halkçı olunamayacağını Başbakan Erdoğan’a anımsatmak gerekir.

Unutmasın ki Erdoğan’ın devr-i iktidarında Türkiye’de açlık sınırı altındaki insan sayısı 623 bine yükseldi.

Yoksulluk sınırı altında yaşayan insanlar ise 14.6 milyona ulaştı.

Tıpkı Orhan Veli’nin "Vatan İçin" şiirinde üç cümleyle anlattığı gibi...

"Neler yapmadık şu vatan için!

Kimimiz öldük;

Kimimiz nutuk söyledik."
Yazarın Tüm Yazıları