Ecevit'e sitemdir

Tufan TÜRENÇ

Anlaşılıyor ki toplumun hemen her kesiminde görülen yozlaşmadan Ecevit gibi dürüst, ilkeli politikacı bile etkilenmiş.

Demek ki Türkiye'nin işi sandığımızdan da zor.

Ecevit, 42 yıllık lekesiz siyasal yaşamına üç aylık başbakanlık için böyle bir ödünle gölge düşürmemeliydi.

Milli Eğitim'de onurlu bir sınav veren arkadaşının kellesini isteyen Tansu Çiller'e boyun eğmemeliydi.

İşte Ecevit'e edilen sitemin nedeni bu.

Biliyorum ki milyonlarca insanın yüreğinde bu sitemin kırgınlığı, hatta öfkesi var.

Hiç kuşkunuz olmasın Hikmet Uluğbay'ın üç aylık başbakanlık uğruna Milli Eğitim Bakanlığı'ndan alınmasının fiyakasını Tansu Hanım seçim kampanyasında bol bol yapacak.

Ne yazık ki Ecevit'in verdiği ödünler bununla da bitmedi.

Bağımsız bakanlardan Adalet ve Ulaştırma'ya yapılan atamalarda da Tansu Hanım'ın isteği yerine getirildi.

Çiller'in dolaylı avukatı Adalet, bürokratı ise Ulaştırma Bakanlığı'na getirildi.

Demek ki başbakan olabilmek, Ecevit için bizim tahminlerimizin ötesinde bir önem taşıyormuş.

42 yıllık bilge politikacı, ne yazık ki arkadaşının kellesini veren bir başbakan olarak tarihe geçecek.

Acaba buna değer miydi?

* * *

Hepimiz 55'inci hükümetin düşürülmesinden sonra inanılmaz olaylara tanık olduk.

İnanın bu dönemde gazeteci olarak meslek yaşamımda öğrenemediğim kadar çok şey öğrendim.

Biraz bunları sizlere de anlatmak istiyorum. Belki bazılarını biliyorsunuz, ama mutlaka bilmedikleriniz de vardır.

55'inci hükümet düşürüldükten sonra hükümeti kurmakla görevlendirilen Ecevit, liderlerle görüşmelerini yürütürken Çiller el altından CHP'ye haber gönderdi:

‘‘Benim başbakanlığımda sizinle hükümet kuralım, FP dışarıdan desteklesin.’’

Baykal bu öneriyi kabul etmedi ve ‘‘Çiller'in başbakanlığı olmaz. Biz saygın bir milletvekilinin başbakanlığında geniş tabanlı bir hükümet görüşümüzde kararlıyız’’ dedi.

Görüşmeler sonunda Ecevit, hükümeti kurmakta başarılı olamayınca görevi Çankaya'ya iade etti.

Cumhurbaşkanı liderlerle tek tek görüştükten sonra bağımsız milletvekili Yalım Erez'i görevlendirdi.

Çiller'i çılgına çeviren bu görevlendirmede Yılmaz ile Ecevit'in önerilerinin rolü büyüktü.

* * *

Erez görüşmelere başlar başlamaz Çiller, CHP'ye yine el altından haber uçurdu:

‘‘CHP'li bir milletvekilinin başbakanlığında biz hükümet kuralım.’’

Baykal yine reddetti, ‘‘Geniş tabanlı hükümet konusundaki görüşümüz değişmedi’’ dedi.

Bunun üzerine Çiller, Ecevit'in kuracağı azınlık hükümetine Erez'i ekarte etmek için razı oldu.

Ecevit ile Yılmaz bu önerinin üzerine atladılar ve Erez'i ortada bırakıverdiler.

Görev yine DSP Lideri'ne verildi. Ecevit görüşmelerini sürdürürken bu kez FP'liler, CHP'ye Tansu Hanım onaylı bir haber gönderdi:

‘‘Gelin bir CHP'linin başbakanlığında FP-DYP-CHP hükümeti kuralım.’’

Baykal bunu da reddetti.

Bu arada Çiller, Ecevit'e bazı koşullar öne sürdü ve yüreğine başbakanlık heyecanı dolan DSP Lideri, bunların hepsini kabul etti.

Hikmet Uluğbay Milli Eğitim Bakanlığı'ndan kaydırıldı, bağımsız bakanlar DYP Lideri'nin isteklerine göre belirlendi.

Ve 56'ncı Ecevit hükümeti kuruldu.

İşte böyle, ne diyelim... Toplumumuza, ülkemize hayırlı uğurlu olsun.