Paylaş
Kuruluş hedefi Bodrum Gümüşlük’te bir müzik akademisi açmak olan festival, 31 Ağustos’a kadar sürecek.
Bu yılki konserlerde çok ünlü sanatçılar yer alıyor.
Renkli, heyecan verici ve gelecekte büyük hedefleri olan bir festival.
Bu önemli sanat etkinliğinin yaratılmasında ve gelişmesinde birinci derecede rol oynayan insan bir emekli Orgeneral Aytaç Yalman.
Aytaç Paşa emekli olduktan sonra kendisini tamamen klasik Batı müziğine verdi.
Paşa’yı görevdeyken sadece ismen tanırdım. Emekli olduktan sonra konserlerde pekişen arkadaşlığımız kısa zamanda yakın bir dostluğa dönüştü.
Zaten evrensel çoksesli klasik müziğin birincil işlevi de insanları birbirine yaklaştırmak, barış ortamı yaratmaktır.
Aytaç Paşa emekli olduktan sonra çoksesli klasik müziğe inanılmaz katkılarda bulunuyor.
Festivalleri yönlendiriyor, librettolar, oratoryolar yazıyor.
Hiç kuşku yok ki çoksesli müzik, uygarlığa uzanan önemli bir köprüdür.
Atatürk çoksesli müziğin bu gücünü bildiği için cumhuriyeti kurduktan hemen sonra ilerde konservatuvara dönüştüreceği müzik okulunu yaşama geçirmiştir.
Aytaç Paşa 22-25 Temmuz arasında düzenlenen D-Marin Uluslararası Klasik Müzik Festivali’nin de kurucu ve yönlendiricisi.
5’inci yılını dolduran bu önemli festivalin sponsorluğunu ise Doğuş Grubu yapıyor.
Paşa her yıl festivale davet eder ama bir türlü gidemezdim.
Bu yıl festivali izlemek için büyük bir mutlulukla Bodrum’a gidiyorum.
Ancak yaz aylarında Bodrum’a gitmek başlı başına bir sorun.
Çünkü uçaklarda tüm yerler haftalar öncesinden doluyor.
Yer bulamayınca Aytaç Paşa’ya verdiğimiz sözü yerine getirebilmek için otomobille gitmek zorunda kalacağım.
22 akşamı açılış konserinde dünyaca ünlü piyano sanatçımız Fazıl Say ile keman sanatçısı Patricia Kopatchinskaja’yı dinleyeceğiz.
İki sanatçıya İzmir Devlet Senfoni Orkestrası eşlik edecek.
Festival programında çok ilginç konserler yer alıyor.
Şimdiden izlemek için heyecanlanıyorum.
Her iki festivale emeği geçen başta Aytaç Yalman Paşa olmak üzere herkese bir sanatsever olarak teşekkür ediyorum.
Doğan Uluç’un kitabı
DOĞAN Uluç muhabirlerin duayenidir.
Tam 50 yıl haber peşinde geçen bir ömürdür onunki.
O, mesleğe ilk başladığı dönemlerdeki gibi haber aşkıyla hâlâ baştan çıkabilen bir gazetecidir.
İlk günkü gibi hâlâ haberi patlatınca, hele o haber geniş yankılar uyandırınca büyük keyif duyan, bütün yorgunluklarını unutabilen bir habercidir.
Eşsiz sezgisiyle haberin kokusunu anında alabilen bir habercidir.
“Kupa Ası-Olayların İçinde Olaylar” kitabında Doğan Uluç bütün meslektaşlarını kıskandıracak haberleri nasıl yakaladığını anlatıyor.
Uluç, bir gazetecinin mesleği için döktüğü tüm alın terini bu kitapta ortaya koyuyor. Bizim mesleğin bu eşsiz haber savaşçısının kitabını okurken bir gazetecinin ilginç, heyecan dolu, meşakkatli, büyük özverili yaşamına da bir gazete okuru olarak büyük saygı duyacaksınız.
Paylaş