Paylaş
En son daha geçen hafta sordum ve “Henüz anons edecek bir ziyaret yok” dediler.
Ama 24 Nisan’dan önce bu konuda resmi bir açıklama yapılması da zaten beklenmiyor.
Niye?
Çünkü o gün Obama yine sabahtan bir başkanlık bildirisi yayınlayacak.
1915 Olayları’nın yıldönümü dolayısıyla “98 yıl önce Büyük Felaket yaşandı” diyecek.
Anadolu’da katledilen Ermenilerin hatırası önünde saygıyla eğildiğini söyleyecek.
Türk tarafı âdet olduğu üzere karşı bir açıklama yapacak.
“Tarihin tek taraflı ele alınmasını kınıyoruz” diyecek.
Ermeni diasporası “soykırım” demediği için Obama’ya yine ateş püskürecek.
Türkler mutsuz, Ermeniler mutsuz, Obama arada kaldığı için mutsuz…
Kimse ne olduğunu anlamadan Büyükelçilik önünde kaldırım savaşı, Beyaz Saray’ın karşısında gösteri derken bir tantanadır geçip gidecek.
Birkaç gün geçtikten sonra da her şey unutulacak ve işler yine eskiye dönecek.
Baktım, 24’ü çarşambaya geliyor.
Araya haftasonu girer…
Herhalde 29’u gibi de söylerler…
“Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Sayın Tayyip Erdoğan, Mayıs’ın şu şu tarihlerinde Washington D.C.’ye gelerek…”
Hem İsrail pürüzü de kalktığına göre…
Elbette çok önemli bir ziyaret olacak.
Daha öncekilerde olduğu gibi yine çok kapsamlı, hayati kararların alındığı kritik bir buluşma yaşanacak.
Ancak bir fark…
Bu seferki temas, plana Türkiye için daha önce hiç yaşanmamış başka bir programın daha eklenmesiyle belki de hepten önemli bir şekle bürünecek…
Çünkü Amerikan Başkanı belki de tarihte ilk kez bir Türk lider onuruna Beyaz Saray’da bir devlet daveti verecek.
State dinner…
Önce meseleyi yakından izleyen bir kaynağım doğruladı bunu.
“Başbakan Erdoğan Obama’dan state dinner istemiş” dedi.
“Beyaz Saray ne demiş” dedim.
“Araştıracağız demişler. Ama bize göre olması zor. Çünkü state dinner’lar devlet başkanlarına verilir. Erdoğan değil Abdullah Gül olsaydı olabilirdi” dedi.
Kapattık.
Birkaç gün geçti.
Bu sefer Yönetim’den üst düzey bir yetkiliye sordum.
“Erdoğan gelince state dinner verecek misiniz” dedim.
“Bu konuda hiçbir açıklama yapamayız. Şu anda anons edilecek hiçbir gezi yok. Detayları da paylaşamayız” dedi konuştuğum yetkili.
“Peki protokol açısından bu mümkün mü? Erdoğan devlet başkanı değil” dedim.
“Öyle olması gerekmiyor. Eğer karar verilirse protokol sorun olmaz” dedi.
Daha önce kimlere Beyaz Saray’da state dinner verildiğine baktığımda ise yetkilinin dediği gibi Erdoğan’ın durumuna en yakın örneğe 2009’da rastladım.
Obama’nın o sene başkanlığının ilk yılında yemin ettikten sonra verdiği ilk state dinner’da ağırladığı Hindistan Başbakanı Manmohan Singh’de.
Sonuçta çok önemli bir gezi olacak Mayıs’ta Başbakan’ın Washington’a gelişi.
Ve bir aksilik çıkmazsa da Amerikalıların 1874’ten beri sürdürdüğü, dost ülkeleri onurlandırmak için düzenledikleri state dinner’la başlı başına tarihi bir özellik kazanacak.
İki tarafın yarı yarıya belirlediği 300’den fazla davetlinin katıldığı…
Amerikan demokrasisinin en değerli ritüllerinden biri o gün Türkiye’yi onurlandırmak için sahne alacak.
Ve kimlerin davet edildiğinden kimin ne giydiğine…
Mönüde ne olduğundan kimin ne konuşma yaptığına…
Kimin hangi masada oturduğundan davet bekleyip de alamayanlara…
Gezinin hiç şüphesiz en önemli kısmı olacak…
Alınacak tarihi kararlar bir yana…
Türkiye Mayıs’ta state dinner magaziniyle tanışacak.
Paylaş