Birçok yarışmada jüri olmam için teklifler geliyor. Eskiden de gelirdi. Bazılarında olmayı kabul ettim de.
Ancak kimilerinde öyle laubalilikler, adaletsizler gördüm ki, bu işten soğudum. Siz ne kadar ciddiye alarak yapsanız da işi, jürisi ve organizasyonu sizin kadar ciddi değilse olmuyor, olamıyor.
Yani jüride kim olduğundan tutun da, değerlendirme ölçütlerinin konsensüs ile belirlenmesi, jüri üyeleri ve organizasyonun aynı dili konuşuyor olması çok mühim. Çünkü o yarışmaya yaptığı şarkıyı gönderen insanların bir anlamda hayatıyla, umutlarıyla oynuyorsunuz. Adil olmanız, adil olabilmek için de ciddi ve ölçüt sahibi olmanız şart.
İşte “Jack Daniel’s Müzik Yarışması”nın 2009 ayağı için bana jüri olmam teklif edildiğinde yukarda saydığım nedenlerle tereddüt ettim. Ve aynen yukarda yazdığım gibi sütten ağzı yanan birinin neden yoğurdu üfleyerek yediğini anlatmaya çalıştım. Ancak, kriterler ve jüri üyeleri konusunda beni ikna etmeyi başardılar doğrusu.
Jüri üyeleri benim dışımda Alper Erinç, Haluk Kuruosman, Demir Demirkan, Sebla Koçan gibi güvendiğim müzik insanlarından oluşuyordu. Onlar dışında David Barbe ve Hugh Cornwell adlı yabancı müzik adamları da değerlendirme sürecine katılacaklardı. Jüri üyeleri olarak bir araya gelip yemekli toplantılar yaptık. Değerlendirme ölçütlerini tartışarak belirledik ve herkesin içine sindi sonunda.
20 Aralık Cumartesi yapılan tanıtım gecesinden sonra başvurular 23 Mart 2009 tarihine kadar devam etti. Biz o tarihten 7 Nisan’a kadar önceden belirlediğimiz puanlama sistemi ile 10 grup belirledik ve böylece ön eleme süreci de bitmiş oldu. Şimdi sırada final var. Bu akşam, finale kalan gruplar canlı performansları ile kozlarını paylaşacak. Dereceye giren ilk üç grubu tamamen müzikle ilgili çok özel hediyeler bekliyor.
Doğrusunu söylemek gerekirse uzun süredir reddettiğim jürilik tekliflerini bu yıl dördüncüsü düzenlenen Jack Daniel’s Rock Yarışması sayesinde kabul etmiş olmamdan ötürü büyük keyif duyuyorum. Çünkü bu yarışmayı kazanacak grupların tamamen objektif kriterlerle adilane bir şekilde belirlendiğine dair inanım tam. İyi olan kazansın?
POP FOLK LEBLEBİSİ
Geçen gün elime yeni bir toplama geçti. Artık eski 45’lik toplamalarına alıştık ama bu seferkinin konsepti biraz daha farklı olduğu için sizinle paylaşmak istedim. Odeon Müzik etiketiyle yayınlanan “Pop Folk” adlı toplamada kimler kimler yok ki! Modern Folk Üçlüsü, Erkut Taçkın, Bunalımlar, Cevad Sedef, Esin Afşar, Bora Ayanoğlu, Durul Gence, Ayferi, Güzin ile Baha, Ayla Algan, Tanju Okan; say say bitmiyor.
Bana toplamanın konsepti çok hoş geldi. İçeriği ve parça seçimi konusunda da memnun kaldım. Size de şiddetle tavsiye ediyorum.