Şarkılarla geçti aramızdan

Her ölüm erken ölümdür ama Kazım Koyuncu’nun aramızdan ayrılışı gerçekten erken oldu. Bazı insanları sevmek için çokça neden gerekmez, aramazsınız.

O insanları sevmek için yakından tanımanız, içini dışını bilmeniz, dertleşmeniz ya da birlikte eğlenmeniz de zaruri değildir. Sadece seversiniz. Varlıkları, duruşları, adam gibi adamlıkları yeterlidir. Şarkılarını saymıyorum bile...

Ümit Kıvanç demiş ki: "Hiç tanışmadığım halde, onu kaybettiğimizde bir arkadaşımı kaybetmişçesine üzüldüm. Üzüntümün çokluğundan söz etmiyorum; bir arkadaşımızı kaybettiğimizde hissettiğimiz şey, başka üzüntülerle karıştırılmayacak kadar farklıdır... Kazım, şarkılarla aramızdan geçti. Ne yazık ki hakikat bu. Geçip gitmesin istiyorum."

Böyle demiş ve geçip gitmesini engelleyecek ne yapabilirim diye düşünüp "Şarkılarla Geçtim Aranızdan- Kazım İçin Bir Film" adlı belgeseli hazırlamaya karar vermiş. "Kazım Koyuncu, tam da bu memleketin ihtiyaç duyduğu insanlardandı. Memleket bunu ne kadar fark etti, bilemiyoruz. Ama ben öyle düşündüm. Kazım’ı ’Zuğaşi Berepe’ zamanından beri izliyor, günün birinde yeni ve önemli bir müzikal açılım getireceğine inanıyordum" diyor Kıvanç.

Ama Kıvanç’ın bu filmi yapmaya karar vermesinin ardındaki asıl neden; Kazım’ın; bu memleketin kolay kolay yetiştiremediği insan tipinin harika bir örneği olması. 3 DVD’den oluşan ve 3,5 saat süren belgeselin her saniyesi için harcadığı emeğin sebebinin de, sonucunun da Kazım Koyuncu’nun böyle bir insan oluşu olduğunu söylüyor. Siz de, bu belgesel filmi izlediğinizde Ümit Kıvanç’ın asıl söylemek istediği cümlenin bu olduğunu hemen anlıyorsunuz.

Belgesel dediysek; gözünüzün önüne şöyle bir şey gelmesin; gidenin ardından, insanların "şöyle iyi bir insandı, böyle güzel şarkılar yazardı" dedikleri belgesellerden değil. Bu filmde sadece Kazım Koyuncu konuşuyor, farklı dönemlerinde grup arkadaşlarıyla birlikte çalıp söylüyor. Diğer bir deyişle; Kazım’ın bu dünyadaki kısa müzik serüvenine eşlik eden; çarpıcı ve duygusal anlatımıyla da bir dakika bile kopmanıza izin vermeyen bir film.

Ümit Kıvanç’a tamamen katılıyorum; Kazım Koyuncu bu memleketin müziğine de çok ihtiyaç duyduğu bir adamdı ve yine evet, bu adamlar kolay yetişmiyor. Bırakın, elimizde olmayan nedenlerle onları kaybedişimizi; sanıyorum yaşarken de pek anlayamıyoruz onları. Kazım gibi; kendi müziğini yaratırken hem kendi köklerinden yola çıkabilen hem de bunu rock aracılığıyla haykırabilen iyi müzisyenler ne yazık ki kolay yetişmiyor. Öyle magazin etiketi değil bu işler; Laz Rock falan değil. Basbayağı Türkiyeli rock.

Bugüne kadar Kazım’ın şarkılarıyla tanışmayanlar için müthiş bir deneyim olacak "Şarkılarla Geçtim Aranızdan-Kazım İçin Bir Film". Kazım Koyuncu’yu özleyenler içinse bambaşka bir anlam ifade edecek kuşkusuz. Ümit Kıvanç’a ve Kalan Müzik’e içten teşekkürler.

32 YIL 32 ŞARKI

Avrupa Yakası’nın Şahika’sının sık sık söylediği bir şarkı var, "Olmaz Olmaz Deme". Ülkü Aker’in sözleri ve Selmi Andak’ın bestesiyle döneminin en büyük hitlerinden. Seslendiren Nil Burak...

Yetmişlerin ikinci yarısında başlayan kariyeri; çok iyi bir yorumcu olmasının avantajıyla kısa sürede zirveye çıkan Nil Burak; şimdi müzik hayatının 32. Yılı’nı kutluyor. Hem de en iyi 32 Nil Burak şarkısını içeren iki CD’lik bir koleksiyon albümle. "En İyileriyle Nil Burak" ve "Bir Numaramsın" albümlerinden oluşan özel kutuda Nil Burak’ın en sevilen şarkılarının yanı sıra; hiç duyulmamış şarkıları ve kimi eski şarkılarının günümüz koşullarında yeniden seslendirilip düzenlenmiş versiyonları da yer alıyor.
Yazarın Tüm Yazıları