Evet ama yetmez!

anadalı Avril Lavigne’in tüm dünyada fırtınalar kopardığı 2002 yazından aklımızda kalan ‘Complicated’ adlı hit şarkısı ve toplamda 16 milyon fiziksel satışa ulaşmış ‘Let Go’ albümüyse, o en yüksek zamanlarındaki algısından da biraz söz etmek lazım.

Aslında bir liste popçusu gibi görünmesinin haklı bir sebebi var: Çok popülerdi ve zirvenin gediklisi olmuştu.

Öte yandan, onu hızla bu kadar büyük isim yapan etmenlerin başında o dönem için gayet inandırıcı şekilde, starlığı umursamayan bir genç kız idolü olmayı başarması da var.

 ***

Bu inandırıcılık, hem iyi şarkı yazarlığından hem de yarattığı sound’un müzikal anlamda punk ve rock’tan afiyetle ve kararında beslenmiş olmasından ileri geliyor. Ben bu ‘antistarlık’ projesinin müzikal kuvveti ve içerik yönetimi açısından başarısına hep şapka çıkarmış biriyim.

Kademeli olarak düşüşe geçti

Ancak bu tür sivri ve iddialı projelerin -hele bir de çağ tamamen dijitalleşmeden ortaya çıkmışsa- devamlılığını, dönüşümünü, rekabet koşullarına direncini uzun vadeli olarak kurgulamak zor bir iş.

2000’lerin büyük starlarının tamamı bu acıyı yaşadı. Hepsi hızla dijitalleşen sanat ortamında kendilerini yeniden tanımlamakta zorlandılar.

Yerlerine hazırlanan ‘yeniyetme’lerin süratine ulaşmaları ya da onlarla aşık atmaları zor olduğundan hazım sorunları yaşadılar.

 ***

Avril’in zirvedeki yalnızlığı biraz daha kısa sürdü diğerlerine göre... Kademeli olarak düşüşe geçti; müzikal ve ticari etkileri birdenbire olmasa da hep azaldı. Sanatsal üretim açısından da bunu dijital bir dille ifade etme noktasında zayıf kaldı.

Şimdi 18-19 yaşlarında İngilizce sözlü pop müzik dinleyen genç bir kıza “Avril Lavigne dinler misin” diye sorsanız dünyanın her yerinde gelen yanıtlar aşağı yukarı şöyle olacaktır: “Küçükken çok severdim.” Bence bu yanıt, durumu özetlemeye yetiyor.

Head Above Water
Avril Lavigne
BMG

Yetişkine uymuyor, gence demode kalıyor

O zaman, uzun süredir albüm yapmayan, iddiasız teklilerle idare eden, 30’larının başında ‘lyme’ hastalığı (kene ısırığıyla geçen bir tür bakteri sebep oluyor) geçiren Avril Lavigne; kapağında gayet yetişkin tavrı ama çırılçıplak haliyle poz verdiği yeni albümü ‘Head Above Water’la (albümün, hastalığının psikolojik sonuçlarından ilham aldığı da düşünülünce) kime hitap etmeyi planlıyor?

Elbette bu çağın gençlerine değil. Yani Avril, sonunda kendini hazır hissetmiş ve ciddi bir şarkıcı-şarkı yazarı olduğunu ispatlama sevdasına düşmüş.

Güçlü balatlardan oluşan şarkılarına ve Avril’in vokal becerisinin farklı renklerini görme fırsatı sunan yeni albüme karşın bunu başarması kanımca çok zor.

 ***

Albümün bir kimlik ve ifade sorunu olduğunu, çağın stile dair beklentilerini karşılayamadığını yani Avril’in bu anlamda dönüşümünü gerçekleştiremediğini görüyorum. Yetişkin kategorisinde bir retro soul/R&B kategorisi varsa oraya uymuyor, retro olmayan bir sound’un listelerine girme adayıysa çok demode kalıyor, özeti bu.

‘Head Above Water’; albüme adını veren parça, Nicki Minaj eşlikli ‘Dumb Blonde’ ve ‘Tell Me It’s Over’ gibi çok dinlenenlerine rağmen Lavigne’e yepyeni bir başlangıç için yeterli olacak güçte değil ne yazık ki... Kötü albüm diyemem ama bu yetmez diyebilirim.