‘‘Mezedeke’’nin sırrı Çözüldü

Tekin ARAL

‘‘Mezdeke’’ üç genç kızın oluşturduğu bir oryantal dans grubu... Arada bir çeşitli programlarda televizyon ekranlarına da geliyorlar...

Bildiğiniz gibi ‘‘Mezdeke’’nin özelliği, üç dansöz kızın da yüzlerinin sürekli peçeyle örtülü olması, asla görünmemesi... Grup üyesi üç genç kız ne olursa olsun yüzlerindeki peçeleri çıkarmıyorlar...

‘‘Mezdeke’’ geçen hafta Kanal D'de Beyaz'ın konuğuydu...

Beyaz uğraştı, didindi, bin dereden su getirdi ama kızlara peçelerini açtıramadı...

Geçen gece ‘‘Mezdeke’’ bu kez Çarkıfelek'teydi... Kızlar bu defa da yüzlerini göstermediler izleyicilere...

Ama sonunda sizler için duruma biz el koyduk ve bugüne dek kendilerini sır gibi sakyalan ‘‘Mezdeke’’cilerin peçelerini açtırdık...

Karşımızda, Yılmaz'ı, Güneş Taner'i ve Ecevit'i görünce de şaşkınlıktan az daha küçük dilimizi yutuyorduk...

Üç ‘‘Mezdeke’’ mensubu, ‘‘Biz bu işi kendimiz için değil, uzun süredir bütçeyi denkleştirmek için yapıyorduk... Başka çaremiz kalmamıştı’’ dediler...

CİNE 5'ten MEKTUP

Okurlardan sürekli gelen fakslar üzerine, Cine 5'in gece paralı Playboy yayınına geçmesi konusunda geçen gün yazdığımız ‘‘Aboneyiz Abone’’ yazımıza Cine 5'ten bir savunma cevabı geldi...

Bu cevapta sevgili Cine 5 yöneticisi arkadaşlar, abonelerine yeterince film gösterdiklerini, ayrıca Playboy'dan ötürü film yayınlarının kısaldığını iddia edenlerin, Playboy'dan önce de saat 24.00'te ekrana erotik yayınların geldiğini unuttuklarını söylüyorlar...

Oysa şunda yanılıyorlar... Cine 5 aboneleri, Playboy'dan önce filmlerin saat 24.00 civarında bitip daha sonra ekrana bir erotik film geldiğini, sonra da yayının bittiğini unutmuş değiller... Zaten yakınmaları da ta o günlerden başlıyor... Kanalın erken saatte kapanmasına karşı çıkıyorlar...

Ama Cine 5'ciler ‘‘Bundan böyle durumun vaziyeti bu... Paşa gönlü isteyen abone olur... Kalan sağlar bizimdir...’’ diyorlarsa ki, öyle diyorlar... Ona da söyleyecek birşey yok tabi...

ŞOVMEN İBO

İbo bir süre aradan sonra Atv'deki şovuna tekrar başladı...

İbo'nun geçen haftaki konuğu Kayahan'dı...

Kayahan sazı gibi sözü de dinlenebilen bir sanatçı... Bu yüzden katıldığı programlara da renk katıyor...

Biri bıraktı biri söyledi, diğeri bıraktı öbürü döktürdü, iki usta sanırım hayranlarını mutlu eden bir program yaptılar...

İbrahim Tatlıses programda yalnızca şarkı türkü söylerken başarılı değil... Artık işin ustası oldu, espriler patlatıyor, şiirler okuyor, resmen şov yapıyor... Ben size birşey söyleyeyim mi, bu İbo lahmacununu taştan çıkarır valla...

GÖREV ADAMI TEKSOY

Sadettin Teksoy biliyorsunuz televizyonlarımızın asla vazgeçemeyeceğimiz yıldızlarından biri...

Zaman zaman burada sevgili Sadettin'in o abartılı ama sevimli programlarıyla ilgili yazılar yazıyor, hem eleştiri yapıyor hem de hafiften gırgır geçiyoruz...

Yalnız bu arada size şunu da söyleyeyim, biz mi Sadettin'i gırgıra alıyoruz yoksa Sadettin mi bizimle kafa buluyor ben bugüne kadar bunu tam anlayabilmiş değilim...

Ama anlattığı bazı şeyleri yemesek de ben şahsen Teksoy'un programlarını eski deyimiyle şahsına münhasır buluyor, gayet de keyifle seyrediyorum...

Sadettin Teksoy geçtiğimiz hafta geçici görevle Avusturalya'daydı...

Avustralyalı hayranları kendisini tanıyıp rahatsız etmesinler diye Kamçılı Adam gibi başına şapka giymiş kara gözlüklerini takmıştı...

Bize Avustralya'yı tanıttı... Ormanlardaki Türkçe bilen yerlilerin dertlerini dinledi... Nehirdeki timsahları besledi... Ve görevini yapmanın huzuru içinde daha sonra uçağa atlayıp ülkesine döndü...

---