Bahçede yaşayan köpeklerin ağaç diplerini ve bahçenin muhtelif bölgelerini kazması; evde yaşayan köpeklerin de zaman zaman koltukları, halıları ve kendi yataklarını kazma davranışı dikkat çekicidir. Peki köpekler bu davranışı neden gösterirler?
- Stres ve sıkılma: Özellikle az gezdirilen ve yeterli seviyede ilgi gösterilmeyen köpeklerde akut ya da kronik strese bağlı olarak kazma davranışıyla karşılaşabiliriz. Stres kazma davranışının en önemli tetikleyicilerinden biridir.
-Eğlenceli olması: Yavru ve çocukluk döneminde olan köpekler başta olmak üzere kazma davranışı tüm köpekler için eğlenceli bir davranıştır. Bu durumu çocukluğumuzda deniz kenarında kumsalda kürek ve kovayla oynamamıza benzetebiliriz.
- Kaçış hedefli: Özellikle bahçede yaşayan köpeklerde bahçe çitlerinin altını kazarak firar etmek hedefli olarak da kazma hareketi ile karşılaşabiliriz.
- Doğumun habercisi: Gebe köpekler, doğum zamanı yaklaştığında ve sancılar başladığında iç güdüsel olarak takıntılı bir şekilde kazma hareketi yaparlar. Bu yavruları için doğum yeri hazırlama hedeflidir.
- Serinlemek amaçlı:
Dostumuzun sağlığı, bizim ve çevrenin sağlığı açısından düzenli kontroller açısından elzemdir. Peki dostumuz için alacağımız sağlık hizmetlerinde hangi kriterleri göz önünde bulundurmalıyız? İşte yanıtı:
* YAKINLIK: Yaşadığımız bölgeye yakın olan veteriner sağlık merkezleri, zaman kaybının engellenmesi ve acil müdahale açısından tercih sebebi olmalıdır.
* ULAŞILABİLİRLİK: Köpeğinizin sağlığı konusunda merak ettiklerinizi, kafanıza takılan ayrıntıları danışmada ve mesai saatleri dışındaki acil durumlarda ulaşılabilirlik önemli bir kıstastır.
* DONANIM: Dostunuz için seçtiniz veteriner kliniğinin teknolojik açıdan yüksek donanıma sahip olması teşhis ve tedavinin başarısında önemli rol oynayacaktır.
* TEMİZLİK VE HİJYEN: Sağlık hizmetini sunan kliniğin hijyen kurallarına uyan ve temizlik konusunda titiz olmasına köpeğimiz ve kendi sağlığımız açısından önem vermeliyiz.
* UZMANLIK: Seçtiğimiz kliniğin belli dallarda uzman veteriner hekim istihdam etmiş olması kriterlerimizin arasında olmalıdır.
* YAKLAŞIM:
Bu iki farklı türün bir arada uyumlu ve huzurlu bir birliktelik yaşaması sorumluluğumuz altında olan dostlarımızı iyi tanımamız, ihtiyaç ve alışkanlıklarını bilmemizden geçer.
- Köpekler gezmeye, koklamaya ve oyun oynamaya ihtiyaç duyarlar. Bu ihtiyaçlarının gün içerisinde birkaç kez tekrarlanarak giderilmesi gerekir. Aksi takdirde yaşayacakları stres uyumsuz davranışlar olarak geri dönecektir.
- Bizlerden daha yüksek seviye etçil olan köpeklerimizi onlara özel hazırlanmış rasyonlarla günde en az iki defa beslememiz gerekir.
- Dostlarımız sahip odaklı yaşayan canlılardır. Bir arada olmak ve dirsek temasına olan ihtiyaçları doğaları gereğidir. Uzun süreli yalnızlıklar onları strese sokar.
- Kendi yaşantımıza adapte etmeye çalıştığımız köpeklerimizin birlikte yaşamın getirdiği kuralları öğrenebilmesi için bizler tarafından eğitilmesi gerekmektedir. Uyumlu yaşamak için köpeğinizin eğitimine vakit ayırmalısınız.
- Köpeğinizle olan iletişimde köpeğin ihtiyaç duyduğu netlik ve kararlı davranışlardır. Sertlik ve ceza sistemleri dostunuzu mutsuz eder ve uyumsuzlaştırır.
Köpeğin davranışla ilgili bir rahatsızlığa sahip olup olmadığının tespitinde iyi bir konsültasyon en önemlisidir ve ilk adımı oluşturur. Bu aşamadan sonra izlenmesi gereken yolları ise şöyle sıralayabiliriz.
- Köpek sahibinin konsültasyon esnasında anormal olduğunu düşündüğü davranışları veteriner hekime ya da davranış uzmanına aktarması.
- Hekimin dinleme, gözlem ve uygun gördüğü testleri yapması.
- Davranış problemi olduğu düşünülen kurgunun istenmeyen davranışlardan ayırt edilmesi.
- Davranış değişiminin kökeninde yatan sebebin patolojik olgular olma ihtimalinin elimine edilmesi.
Bu ırklara mensup köpekler çoğunlukla ortalama bir insandan daha ağır ve daha cüsselidirler. Danua, kangal, mastif, saint bernard, malaklı gibi köpekler iyiliklerinden dolayı dev ırk olarak anılırlar. Büyük ya da dev ırk bir köpeği sahiplenmeden önce ve sahiplendikten sonra yetiştirmede bilinmesi gereken bazı önemli hususlara dikkat etmek gerekir.
- Büyük ve dev ırklar bebeklikten olgunluğa kadar olan sürede yüksek ivme ile büyüme gösterirler. Yetişkinlikte 1 metrenin üzerinde omuz yüksekliğine ve 90 kilonun üzerinde ağırlığa ulaşabilirler. Bu ırklara sahip olmak isteyenlerin büyük ve bahçeli bir eve sahip olması köpeğin konforu açısından gereklidir.
- Ortopedik anlamda hızlı büyüyen bu ırklar iskelet sisteminin sağlığı ve direnci açısından kalsiyum, D vitamini, glukozamin ve kondroatin gibi destekleyici gıda takviyelerine ihtiyaç duyarlar.
- Yemek tüketimleri cüsselerine paralel olarak çok olan bu ırkları beslemek daha yüksek maliyet gerektirir.
Bizlerden farklı alışkanlıkları olan köpekler ev yaşantısına adaptasyonda bazen güçlük çekebilirler. Onları bu yaşantıya daha stressiz uyumlandırabilmek için yapabileceklerimizi şöyle sıralayabiliriz:
- Ev içerisinde köpeğin kendini iyi ve güvende hissedeceği, içinde yumuşak yatağı ve oynayabileceği oyuncakları içeren sınırlı bir alanının olması özellikle evde yalnız bırakılacağı zaman kendine ve çevreye zarar vermemesi için önemlidir.
- Evde yüksek sesli müzik ve onu tedirgin edecek gürültülerin engellenmesi.
- Lezzetli ve kemirebileceği atıştırmalıkların ara ara verilerek stresin azaltılması.
Bu ekipler, olası senaryolara hazırlıklı olan bu konuda eğitim almış donanımlı insan gücü ve de muazzam burunlarıyla yorulmadan çalışan arama köpeklerinden oluşmaktadır. Bu felakette de bir kez daha şahit olduk ki hiçbir teknolojik alet bir arama köpeğinin mucizevi burnunun hassasiyetini yakalayamamaktadır. Peki bu kahraman köpekler nasıl yetiştiriliyor?
- Yavru ya da yetişkin olsun arama köpekleri oyuncu, sosyal algıları kuvvetli, çevik ve güçlü sinir sistemine sahip olan köpekler arasından seçilirler.
- Yavruluktan itibaren koku duyusunu, canlı insan arama ve tespit etme yönünde kullanmayı öğrenirler.
- Katı bir itaat, zorlu engelleri aşabilme hedefli çeviklik yönünde eğitilir ve sürdaim egzersize edilirler.
- İdarecisi ile ekip arkadaşı olma ve birlikte iş birliği içinde çalışmaya yönlendirilirler.
Enkazlardan sağ çıkarılarak hayata yeniden tutunanlar ise evlerini ve yakınlarını kaybetti. Bu durum bölgede yaşayan sahipli ve sahipsiz köpek ve kediler için de hemen hemen aynı şekilde gelişti. Aralarında enkazda can veren sahiplerini kaybeden ve evsiz kalanlar oldu. Deprem felaketinden sağ kurtulan bu hayvanlara sahip çıkmak ve onlara yeni hayatlar sunmak bizlerin sorumluluğunda olmalıdır. Dostlarımıza yardımcı olurken dikkat etmemiz gerekenleri şu şekilde sıralayabiliriz:
KLİNİKLERE NAKLEDİLMELİ
*Bölgede kurtarılan hayvanların güvenli yerlere taşınması.
*Tedaviye ihtiyacı olanların tespit edilerek geçici kliniklere nakledilmesi.
*Enkazdan çıkartılanların muayene edildikten sonra su, yemek, ısınma gibi ihtiyaçlarının karşılanması.