YÖK ve bilim

EĞİTİM ve üniversite hayatımızda evet öğrenci, hoca, okul sayıları büyüyor fakat kalite gittikçe düşüyor.

Haberin Devamı

İktisattaki ‘kötü para iyi parayı kovar’  kuralı gibi...

Hangisini sayayım?

WEF raporuna göre, ortaöğretimin kalitesi konusunda Türkiye uluslararası sıralamada 2008 yılında 91’inci sıradaydı. 2016-2017 raporunda 105’inci sıraya düştü!

SJR indekslerine göre bilimsel yayın sıralamasında İran 2011’den itibaren bizi geçmiş bulunuyor.

Uluslararası Eğitim Enstitüsü’nün (IIE) kurduğu Scholar Rescue Fund (Bilim İnsanı Kurtarma Fonu) direktörü Sarah Willcox başvuruların yüzde 65’inin Türkiye’den geldiğini söylemişti. “Yetişmiş beyinlerin yurtdışına gitmesi” çok konuşulan bir sorundu, artık ajanlarda haber oluyor...

YEKTA SARAÇ’IN SÖZLERİ

YÖK Başkanı Sayın Yekta Saraç’ın son açıklamalarını bir umut ışığı olarak görüyorum. Mesela diyor ki:

“Yükseköğretimde üzerinde iyi çalışılmayan büyük radikal değişikliklerin bazen yıkıcı tesirleri olabilir.”

Haberin Devamı

Bilim felsefecisi Karl Popper’ı ve müşterek hocamız Prof. Mümtaz Turhan’ı çağrıştıran bu ifade, aslında bir hayat kuralıdır. Sadece yükseköğretimde değil, bütün alanlarda “büyük ve radikal” düzenlemeler, üzerinde iyi çalışılmadan yapılırsa yıkıcı olabilir. TEOG’un kaldırılması inşallah böyle bir sonuç doğurmaz.

Prof. Saraç, üniversite giriş sınavlarında büyük ve radikal değişiklik yapılmayacağını, değişikliklerin “öğrencilerimizin çalışma stillerini değiştirici nitelikte asla olmayacağını” söylüyor. Yine haklı olarak sistemlerde “istikrarın söz konusu olması icap ettiğini” vurguluyor. Sadece “mevcut sistemde yalınlaştırma ve sadeleştirmeye” gidileceğini söylüyor.

Prof. Saraç’ın şu sözlerinin de altını çizdim: “Toplum için doğru olanı tespit etmek gerekir...”

Evet “toplum için doğru olan” sistem ve politikalar araştırmalarla ve tecrübelerin sonuçları bilimsel gözle değerlendirilerek tespit edilebilir.

İdeolojilerde ise bütün ‘doğru’lar önceden önyargılar halinde bellidir, bu yüzden yanıltıcıdırlar.

TEMEL BİLİMLER

Evvela “temel bilimler” hangileridir? Cevap fizik, kimya, biyoloji ve matematiktir.

Diğer bütün fen bilimlerinin ve teknolojik gelişmelerin temelinde bu bilimlerin metotları vardır. Fakat mezunlarına hemen iş sağlamadığı için üniversitelerde bu bölümler çok defa boş kalıyordu.

Haberin Devamı

YÖK Başkanı Saraç’ın bu dallarda kalite öncelikli önlemleri daha önce yazmıştım. Şimdi yeni bir uygulama getiriyor: Temel bilim dallarında üniversite sınavlarını ilk üç sırada kazanan öğrenciler için “üstün başarı sınıfları” oluşturuluyor.

Prof. Saraç, “Mülakat yok, sadece puana bakılacak” diye vurguladı.

Çok doğru, ülkemizde mülakat maalesef "bizdenleri  kayırma" uygulamasına dönüştü.

Bu sınıflar 30 kişiyi geçmeyecek, yeterli burs verilecek, “farklı üniversite kültürleri ile tanışmaları için” hocalar değişik üniversitelerden gelerek ders verecek...

“Farklı üniversite kültürleri ” kavramına dikkat!

Çağımızda üniversiteler uluslararası hale geliyor; dünyada en başarılı üniversiteler artık hocaları ve öğrencileriyle dünyaya en açık üniversitelerdir.

Haberin Devamı

Prof. Saraç’ın “aydın bilim insanı” kavramının da altını çizdim. Yüksek teknik bilgilerin ötesinde düşünen ve düşünce üreten, sorumluluk bilincine sahip bilim insanları...

Zira “fen bilimleri”nden başka sosyal ve beşeri bilimlere, hukuka, sanat, edebiyat ve estetiğe, manevi ve ahlaki değerlere de çok ihtiyacımız var.

Yazarın Tüm Yazıları