Soruşturma

17 ARALIK ve 25 Aralık soruşturmalarıyla ortaya çıkan iddialar hakkında Meclis soruşturması açılmasını fevkalade önemli sayıyorum.

Haberin Devamı

Türkiye bir hukuk devleti ise, adli soruşturmayı “bağımsız ve tarafsız” savcılar yapacak, hiç kimse onlara müdahale edemeyecektir.
Fakat maalesef bazı müdahaleler olmuştur.
Türkiye demokratik bir devletse, haklarında yolsuzluk ve rüşvet iddiaları bulunan bakanların Yüce Divan’a gidip gitmemesine Meclis karar verecektir. Bunun için Meclis’te “adeta savcı gibi” çalışan bir soruşturma komisyonu kurulacaktır. Bu yönde iktidar ve muhalefet tarafından verilen önergeler kabul edildi.
Fakat maalesef iyi yürümüyor.

KOMİSYON GECİKİYOR

Meclis Soruşturma Komisyonu “adeta savcı gibi” çalışacağı için, partilerin komisyona vereceği üyeler hakkında İçtüzük bazı şartlar arıyor: İlgili bakanların akrabası olmamak... İlgili bakanların suçlu ya da suçsuz olduğuna dair önceden beyanda bulunmamak... Ve bir de soruşturma önergesini imzalayarak bir bakıma ihsas-ı rey’de bulunmamış olmak...
Bu vekiller soruşturma komisyonu üyesi olamazlar.
Bu kurallar, siyasetçilerden oluşacak komisyon için konulmuş “tarafsızlık” hükümleridir.
Partiler bu niteliklere sahip vekillerden üç kat fazla sayıda aday bildirecekler, Meclis’te komisyon için seçim yapılacak.
AKP’nin 27 aday göstermesi, bunların içinden 9’unun komisyona seçilmesi gerekiyordu, AKP bugüne kadar üye bildirmedi! AKP baştan beri bu soruşturmalara “paralel darbe” dediği gibi, adli soruşturma olarak da gündemde yer almasını istemiyor.
Bakalım, üye bildirmeyi daha fazla geciktirecek mi?

MUHALEFETİN DURUMU

Muhalefetin hukuk bürolarının iyi çalışmadığını öteden beri düşünüyorum. 17 Aralık ve 25 Aralık soruşturmaları konusunda muhalefet daha önce soruşturma önergeleri verebilirdi. Öyle yapsaydılar bugün soruşturma komisyonu kurulmuş, çalışmalarına başlamış olabilirdi.
Komisyonda bulunacak 4 CHP’li üye için bu partinin 12 aday bildirmesi gerekiyor. Bildirmiş fakat bunlardan 9’u, yukarıda saydığım niteliklere sahip değiller. TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in uyarısı üzerine CHP’nin süratle yeni birkaç isim bildirmesi gerekiyor.
Komisyon’da MHP ve BDP’den 1’er üye bulunacak. MHP’nin bildirdiği üç adaydan biri gereken niteliğe sahip, böylece sorun yok. BDP de yeterli sayıda aday bildirmiş.

NİYE ÖNEMLİ

Konu, “suç işleyen cezasını çeksin, suçu yoksa aklansın” şeklindeki genel adalet prensibi bakımından son derece önemli. Fakat sadece bu değil... Demokrasimizde “kuvvetler ayrılığı” ilkesini ve “denetim” kavramını güçlendirmek için bu Soruşturma Komisyonu fevkalade önemli.
Bilhassa iki konuya dikkat çekmek isterim:
17 Aralık ve 25 Aralık soruşturmalarında yürütme erki yargıya müdahale etti; Adli Kolluk Yönetmeliği bu yönde değiştirildi, savcıların, hâkimlerin, adli kolluk mensuplarının görevleri değiştirildi. Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu’nun bu konuda fevkalade önemli ve muhteşem bir kararı var, ayrı bir yazımda ele alacağım.
Komisyon yürütmenin yargıya müdahalesini de araştırmalıdır. İktidar oylarıyla bu reddedilebilir ama komisyonda tutanağa geçirmek bile önemli bir denetimdir.
Soruşturma Komisyonu’nun hukuka uygun, ciddi ve tarafsız bir soruşturma yapması “kuvvetler ayrılığı” ilkesini ve yargı bağımsızlığını güçlendirecektir. Bu bütün Türkiye’nin lehine olur.
Onun için bu komisyonun çalışmalarını hepimiz önemsemeliyiz ve siyaset değil, hukuk gözüyle bakmalıyız.

Yazarın Tüm Yazıları