Şehit pilotlar ve Kazım Karabekir

‘Ilımlı’ bilinen ve zaman zaman gerçekten ılımlı davranışlar ortaya koyan Sırrı Sakık’ın, seçildiği gün böylesine kışkırtıcı, ayrıştırıcı konuşması kaygı vericidir.
Bu davranış, PKK etrafında oluşan Kürt milliyetçiliğinin öncelikleri hakkında da bilgi vermektedir: İnsanların hiçbir ekonomik, sosyal sorunu önemli değil, varsa yoksa siyasi ajitasyon! Yeni belediye başkanı Kazım Karabekir adını sileceğini, Pilotlar Anıtı’nı yıkacağını söyleyerek işe başlıyor!

KİM BU ŞEHİTLER?

Ağrı’daki şehitlikte bulunan “Pilotlar Anıtı”nın, Cumhuriyet döneminde yaşanmış Ağrı isyanlarıyla hiçbir ilgisi yoktur.
Türkiye ile İran arasında, Atatürk’le Rıza Şah arasında kurulan dostluk, 1939’da da devam ediyor. İran’daki bir törene katılmak üzere Türkiye pervaneli uçaklardan oluşan bir filo gönderiyor. Dönüş yolunda, 29 Nisan 1939’da fırtınaya kapılan uçaklardan ikisi düşüyor, 2 pilot şehit oluyor. Cenazeleri Türkiye’ye getirilerek Ağrı Şehitliği’ne defnediliyor.


Habere ilişkin 2 Mayıs 1939 günlü Cumhuriyet Gazetesi

Şehit pilotlarımızın isimlerini saygı ve rahmetle anarak buraya yazıyorum:
Fethi Sülker: 2. Tayyare Alayı, 28. Bölük Komutanlığı, Makinist Astsubay
Sıddık Uyar: 44. Bölük Komutanlığı, Sivil Makinist.
Sakık ise “bu pilotların” Ağrı isyanında Kürtleri bombaladığını, öldürdüğünü söylüyor. Halbuki Ağrı isyanları 1926-30 arasındadır. 1939’da hiçbir olay yoktur.
Ağrı isyanlarını bastırmak için uçak kullanıldığı ve bir uçağın düştüğü yolunda da ben bir kayıt görmedim.

BELEDİYENİN YETKİSİ

Pilotlar Anıtı, Ağrı’daki şehitliğin içinde... Şehitlikte Birinci Dünya Savaşı ve Milli Mücadele şehitleri bulunduğu gibi, 1930’da iki yüzbaşının cenazelerinin de buraya defnedildiği biliniyor. Belki bunlar Ağrı isyanlarının bastırılması sırasındadır. Fakat pilotların ve Pilotlar Anıtı’nın isyanlarla hiçbir ilgisi yoktur.
Ayrıca Şehitlik ve içindeki anıt, “Birinci derecede sit alanı”dır. Belediye bu konuda yetkisizdir.
Sakık hiç olmazsa bunu araştıracak kadar içindeki öfkeye hâkim olabilseydi keşke.

NEDEN KARABEKİR?

Sakık’ın Kazım Karabekir adını silmeye kalkmasını da anlamak mümkün değil. Karabekir’in Eylül 1920’deki “Şark Harekâtı” olmasaydı, o topraklar Ermenistan’ın olacaktı. Ermenistan’ın işgali altındaki Sarıkamış, Kars, Ağrı, Artvin ve Oltu çevresi Karabekir’in Şark Harekâtı’yla kurtarıldı.
Siyasi hayata geçildiğinde Karabekir “Takrir-i Sükûn” kanununa karşı çıktı, 1939’a kadar da yasaklı kaldı.
Mustafa Muğlalı adının değiştirilmesini anlıyorum da niye Pilotlar Anıtı’na ve Kazım Karabekir’e düşmanlık yapılıyor? Bunun sebebi ortak değerleri silme ve kültürel ayrışmayı körükleme çabasından başka ne olabilir?!

SÜREKLİ AJİTASYON

Türkiye’de ve Ortadoğu’da Kürt uluslaşması süreci yaşanıyor. Bölgede “Balkan faciaları” tekerrür etmeden bir çözüm geliştirmek niyetiyle “çözüm süreci” başlatıldı... Fakat PKK, silahlı unsurlarının büyük kısmını çekmediği gibi şantiye basmak, yol kesmek, bombalamak, sabotaj yapmak, adam ve çocuk kaçırmak gibi şiddet eylemlerini sürdürüyor.
Diyarbakır Belediye Başkanı Gülten Hanım’dan ana şefkatiyle davranması beklenmez miydi? Aksine, çocukları dağa götürülen anaların feryadına çözüm arayacağına, belediye önünden uzaklaştırdı, çok görünmesinler diye. BDP’den tek insani duyarlık sesi çıkmadı. Kürt hareketi, Kürt halkının çoğunluğuna rağmen, sürekli şiddetle gerilimi yükseltiyor, sürekli siyasi ajitasyonlarla ayrışmayı körüklüyor...
Aidiyeti ne olursa olsun, demokrasiye inanan herkes yüksek sesle bu totalitarizmi eleştirmelidir.