Paylaş
1609-1657 yıllarında yaşayan Osmanlı bilgini Kâtip Çelebi, modern bilim alanında bizim öncülerimizden biridir. “Cihannüma” adlı muhteşem ve anıtsal eserinde, Şeyhülislam Bahai Efendi’ye sorup fetva istediği soruları anlatır. Mesela:
-Bir Müslüman, İngiliz gemisine binip 90. enleme vardığında, altı ay gündüz ve altı ay gece olacağı için, beş vakit namazını ve ramazan orucunu nasıl eda edecektir?
-Mekke şehrinden başka bir yerde, bir mekân daha vardır ki orada da kıble dört taraftır diyen birisiyle bunu reddeden birisi iddiaya tutuşsalar, iddiayı hangisi kazanmış sayılmalıdır?
Kâtip Çelebi kitabında Bahai Efendi’den bu konularda fetva, yani cevap alamadığını belirtir, kendisi anlatır.
Esasen coğrafya kitabıdır, Amerika’nın keşfini ve Kolomb’u da anlatır.
‘HAM SOFULAR’
Kâtip Çelebi’nin bütün çabası, evrene bilimsel gözle bakabilmektir. Bilimsel merak ve araştırmaları dine aykırı sananları eleştiriyor. Dine en büyük zararı bunların verdiğini anlatıyor. “Akıllı düşman cahil dosttan daha iyidir” diye yazıyor. Savaşa “küçük cihat”, bilime “büyük cihat” diyor.
Astronomiyle ilgili izahlarına şöyle başlıyor: “Ham sofular aşağıdaki konuları dine aykırıdır diyerek reddetmesinler ve bunların dine aykırı kandırmaca bilgiler olduğunu sanmasınlar...”
Kâtip Çelebi mesela “Ay tutulması yeryüzünün güneş ile ay arasına girmesiyle ayın yok olmasından ibarettir. Çünkü ay ışığını güneşten alır...” diye yazıyor.
Dünya merkezli Batlamyus ve Pisagor evrenleriyle güneş merkezli Tycho Brahe ve Kopernik evreni hakkında uzun izahlarda bulunuyor.
Hâlâ dünya merkezli düşünüyor ama güneş merkezli evreni de çok ciddiye alıyor. Farklı teorileri “üzerinde düşünülsün, çalışılsın” diye anlattığını belirtiyor.
BİLİM KAHRAMANLARI
Kâtip Çelebi, okurlarına bu konuların itikadi meseleler olmadığını hatırlatıyor, Müslümanların itikat endişesine kapılmadan serbestçe araştırma yapmasını istiyor. Bilimsel araştırma yapanları “fazilet ve irfan meydanının kahramanları” olarak niteliyor.
Okurlarını ikna etmek için, İmam Gazali’ye de atıfta bulunuyor. Gazali güneş ve ay tutulmalarının, yıldız hareketlerinin itikadi değil normal astronomik olaylar olduğunu yazmış, aksi yönde Hz. Peygamber’e atfen söylenen hadislerin “sahih olmadığını”, uydurma olduğunu belirtmişti. Kâtip Çelebi “sahih olsa bile, onu tevil etmek” gerektiğini yazıyor.
İslam dünyasının Gazali yüzünden geri kaldığı şeklindeki görüşün kanıtsız bir klişe olduğunu belirtmeliyim bu vesile ile.
CİHANNÜMA HAKKINDA
Erken yaşta bir sabah kahvesini yudumlarken kalpten vefat eden Kâtip Çelebi’nin “Cihannüma” adlı büyük eseri, içindeki astronomik çizim ve haritalarla birlikte, İbrahim Müteferrika tarafından basılmıştı.
Osmanlı asırlarını tamamen karanlık çağ gibi görmek yanlıştır. Kâtip Çelebi bu bilgileri Latince kitaplardan ve mesela Seydi Ali Reis’in kısaca “Muhit” denilen eseri gibi ‘yerli’ kaynaklardan almıştı. “Cihannüma”yı günümüz Türkçesiyle ve mükemmel bir baskıyla 2010 yılında İBB yayınladı; ben bu baskıdan okudum. O zaman bana da gönderdiği için Sayın Kadir Topbaş’a teşekkür ederim. “Cihannüma”nın bol çizimli bir baskısını da Fuat Sezgin’in önsözüyle Boyut Yayınları 2013’te çıkardı.
Çelebi’nin “Fi Mizan’ül Hak” adlı eseri de günümüz Türkçesiyle yayınlandı.
İzmir’de bir üniversitemize Kâtip Çelebi adının verilmiş olması kadirşinaslıktır.
DÜZELTME: Prof. Dursun Koçer’in açıklaması: Antalya’daki rasathane dünyanın 4. büyük rasathanesi değil, buradaki robotik teleskoptan dünyada sadece 4 tane vardır. Brahe’nin rasathanesi Hollanda’daydı.
Paylaş