MİLLİ Güvenlik Kurulu (MGK) perşembe günü, İstanbul’da yapılacak NATO zirvesiyle bağlantılı olarak Büyük Ortadoğu Projesi’ni (BOP) ele alacak. Projeye hükümetin bakışı hem Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hem de Dışişleri Bakanı Abdullah Gül tarafından birçok kez ortaya kondu. Perşembe günkü MGK’nın önemi, BOP’la ilgili çalışmalarını tamamlamış olan askerin görüşünü ortaya koyacak olmasında yatıyor., MGK toplantısına yansıyacağı tahmin edilen ‘Büyük Ortadoğu Girişimi’ başlıklı Genelkurmay çalışması, bu konuda önemli ipuçları veriyor. ‘Genel Hususlar’ın başlangıç bölümünü oluşturduğu çalışmada, Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya, Mısır, Suudi Arabistan, Ürdün, Bahreyn gibi bazı seçilmiş ülkelerin bakışı değerlendiriliyor. DIŞINDA KALAMAYIZÇalışmanın ikinci bölümünde, İstanbul zirvesinde ABD’nin, ‘İstanbul İşbirliği Girişimi’ adlı projeyi başlatma niyetine destek veriliyor. Girişime, terörle mücadele; kitle imha silahlarının yayılması; insan, uyuşturucu ve silah kaçakçılığının önlenmesi; ortak tehditlerle mücadele edilebilmesi için önem atfediliyor. Avrupa’nın, ‘Bizim Akdeniz Diyaloğu var ya’ itirazı, girişimin onu derinleştirme ve genişletme amacında olduğu saptaması ile karşılanıyor. Ancak bu girişime NATO zirvesinde start verilmesi için ittifak arasında henüz mutabakat sağlanmış görünmüyor. Bu durumu dün görüştüğümüz Abdullah Gül de teyit ediyor. Çalışmanın ‘Türkiye’nin Pozisyonu’ bölümü önemli ve ‘Jeopolitik konum itibarıyla Türkiye’nin BOP dışında kalması mümkün değildir’ diye başlıyor. ‘Milli menfaatlerimiz, BOP’un başarılı olması halinde bölgeye getireceği barış ve refahla kaçınılmaz biçimde iç içe geçmiş durumdadır’ değerlendirmesi de BOP’a ana bakışı özetliyor. Türkiye’nin demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olarak BOP kuşağındaki birçok ülkeye örnek teşkil edebileceği vurgusu yapılarak da ‘Ilımlı İslam’ tezlerine kapıların kapalı olduğu mesajı veriliyor. BOP’ta yer alması halinde Türkiye’nin, bölgede istikrar ve barışın sağlanmasını kolaylaştıracağı aktarılırken, BOP’un rahatsızlık yaratmasının ise Türkiye’yi zorlayacağı uyarısı yapılıyor. ‘ANCAK TÜRKİYE OLUR’ Projeyi destekleyen Genelkurmay, eksiklikleri de ortaya seriyor. Bu çerçevede, girişimin, dengeli ve başlangıçtan itibaren açık bir hedefe dönük olması; şeffaf, kapsamlı bir işbirliğinin gerçekleştirilmesi; bölge ülkeleri arasında ayrımcılık yapılmaması; katılımın, isteyen her ülkeye açık tutulması; her ülkenin kendi iç dinamiklerinin dikkate alınması; Arap-İsrail sorununa çözüm bulunması önerileri sıralanıyor. Çalışmaya bakıldığında asker BOP’ta rol üstlenilmesini istiyor. Anlaşılan zirvede mutabakat oluşacak, Türkiye BOP’ta aktif rol alacak.Türkiye rolü alınca da hem Batı hem de Arap dünyasına dönüp, ‘Her ikinizin dilinden de çok iyi anlıyorum’ diyecek, aktif tutum takınacak. İslam Konferansı Örgütü toplantısındaki başarıyı somut kanıt gösterecek. Gül’ün dün bize söylediği şu sözleri de, Türkiye’nin önümüzdeki dönemde Ortadoğu’da alacağı aktif tutumu gösteriyor: ‘Türkiye’nin her iki tarafta da gücü, saygınlığı var; yıldızı parlıyor. Ancak böyle bir ülke dünya barışına, medeniyetler harmonizasyonuna katkı sağlayabilir, bu misyonu yüklenebilir.’