Paylaş
CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer’in dün İçişleri Bakanlığı verilerine dayanarak paylaştığı rakamlara göre sadece 7 ayda 49 bin 500 kadın şiddet gördü, her gün 5 kadın öldürüldü.
Aile ve Kadın Bakanlığı ile hakkını teslim edelim başta Hürriyet olmak üzere pek çok özel kurum ve kuruluş büyük işler başarsa da ayıbımız ortada.
BATMAN ÖRNEĞİ
BUGÜN nedeniyle çok kişi çok şey söyleyecek; ancak ben, çoğumuza aykırı gelebilecek bir örnekten, BDP/PKK üzerinden konuşacağım.
PKK, şiddeti dünyada en acımasız kullanan örgütlerden biri olduğu halde BDP, kadınlardan çok ciddi destek sağlamış durumda.
Batman Milletvekili Ayla Akat’ın, “Dünyanın en zor erkeği ile beraber çalışıyoruz; çünkü feodal yapı ve anlayışın egemen olduğu bir coğrafya burası. O nedenle kadına şiddeti önlemek çok daha zor” demesine rağmen bu böyle.
Bu sözlerdeki gerçek ortada durduğu halde BDP/PKK kadın ve kadına şiddeti önleme konusunda kabul etmeli ki hiç de az işler yapmadı.
Bölgede devlet, feodal/aşiret bağı içine sıkıştırılmış kadınla gence özgürlüğünü vermeyi uzun yıllar önce sağlayabilmeliydi; ama bunu yapmadı.
BDP/PKK da bu alana girdi, kadın ve genç kimliği yaratarak ciddi destek aldı. Önceki gün Akat, telefonda heyecanlı bir ses tonu ile şunları anlattı:
“Yeşilalan beldemizdeyiz; en az yüz kadın pankartlar ve sloganlarla kadına şiddeti lanetliyor, arkalarında da 200 erkek. Bu hayal dahi edilemezdi.”
Akat, kadın intiharlarında bir dönem rekor kıran Batman gerçeğini de anımsatıp, “Ama o Batman artık bugün en az kadın intiharı yaşanan il” dedi.
ŞİDDET VAR OLDUKÇA
BUNDA mutlaka devletin çalışmalarının da sonucu olmuştur; ama yerel uygulamalar nedeniyle BDP/PKK de başarıyı üstlenme hakkına sahip.
Batman’da, sokağa çıksın, sosyal yaşama karışsın diye salı günleri belediye otobüsleri kadına bedava yapılmış.
Batman’dan başka örnekler de var; ama BDP/PKK’nın genel kadın politikasına hiç değilse birkaç örnek vererek bakmak daha doğru.
Eşbaşkan uygulaması sadece parti yönetiminde değil, mahalle örgütlerine kadar yaygınlaştırma aşamasına gelmiş durumda.
‘Kadının adı yok’ coğrafyasında bugün il ve belediye başkanı veya yardımcısı olarak binlerce kadın, erkekleri de yönetir güce ulaşmış.
Eşe şiddet uygulayan belediye çalışanının maaşında kesinti yapılıp, o kesinti kadına ödeniyor; şiddetin devamı halinde ise erkeğin işi kadına devrediliyor. Şiddet
uygulayan, çokeşli olan hiçbir erkek yönetici yapılmıyor.
Peki, bütün bunları yapan bir örgütün, hâlâ terör silahını kullanması (Ki iki gün önce de 4 kadın PKK’lı öldürüldü); kadın üzerinden ölümü kutsayan anlayışları
nasıl yüceltilir, anlaşılamaz.
“Kusurluyum” diyerek kendini yakarak intiharı seçen bir kadın PKK yöneticisinin ‘bu acımasız seçiminin’ kutsanması, örnek diye militanlara aktarılması hangi vicdana sığar?
Belki bu yol militan sağlar; ama ‘insanlık’ ebedi ölüme mahkûm edilir.
Sonsöz de Akat’ın: “Şiddet var oldukça aile içi şiddet de yaygın olur.”
Paylaş